KARAR TV ekranlarında Ahmet Taşgetiren, Fehmi Koru ve Mehmet Ocaktan, Devlet Bahçeli’nin DEM Parti’ye olan çözüm çağrısını değerlendirdi. Taşgetiren, geçmişte çözüm süreci muhalifi olan Bahçeli’nin yeni süreci başlatmasının ümit verici olduğuna değinirken Fehmi Koru ise DEM Parti’nin taleplerini sıraladı. Sürecin olumsuz sonuçlanacağını düşündüğünü kayda geçiren Mehmet Ocaktan ise AK Parti’nin çözüm mantığından uzaklaştığına dikkat çekti.
UMUT GÖR
Karar Gazetesi yazarları, Ahmet Taşgetiren, Fehmi Koru ve Mehmet Ocaktan gündemin önemli konularını ‘Buradan Bakınca’ programında değerlendirdi.
MHP lideri Devlet Bahçeli’yle başlayan ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’la devam eden çözüm çağrılarının değerlendirildiği programda Kürt meselesinin çözüm konusu masaya yatırıldı.
‘YAPILAN MÜZAKERELER ZOR BİR KONU’
Ahmet Taşgetiren yaşanılan sürecin birçok boyutlu parametresi olduğunu ifade ederek gelinen durumu özetledi, “Geçmişte yapılan çözüm süreci büyük bir umutla başlamıştı. O dönem kurulan akil insanlar heyetinde bulunmuştuk. Çözüm süreci adımları Dolmabahçe’de masanın devrilmesiyle bitmişti. O dönem de muhalif bulunan Bahçeli’nin süreci başlatması ümit veriyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Bahçeli bir süredir konuşmalarında ‘İç cepheni tahkimi’ konusunun üzerinde duruyor. DEM Parti çağrısı da bu döneme denk gelince ‘acaba çözüm süreci mi geliyor’ konusu akıllara geliyor. AK Parti’nin MHP ile ittifak kurması sonrası Kürt toplumunda aldığı oyların büyük ölçüde gitmesine de neden oldu. Şimdi bu durum yeniden düzeltilebilir mi konusu gündeme geliyor. DEM Parti’de ‘yol temizliği’ altında kısa dönemlik sonuçlar almaya çalışıyor gibi. Suriye konusunda Türkiye bir sıkışmışlık içerisinde. Dış Kürtler Türkiye’nin henüz nereye oturtacağını netleştiremediği konular arasında duruyor. Yaşanılan müzakereler zor bir konu. Ancak her noktadan bu konu çözülmesi önem arz ediyor.” diye belirtti.
‘YOL TEMİZLİĞİ ALTINDA SOMUT BEKLENTİLERİ VAR’
DEM Parti Eş Genel Başkanlarının düzenlediği basın toplantısına katılan Fehmi Koru, izlenimlerini aktardı, “DEM Parti’nin Bahçeli’nin uzattığı eli nasıl değerlendireceği önemli bir konuydu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in de konu hakkında destek açıklamaları yapması sürecin ciddiyetini artırmıştı. DEM Parti Eş Genel Başkanlarının basın toplantısında bu konuyu gözlemleme şansım oldu. DEM Parti genel olarak konuya olumlu yaklaşıyor. Tabi ‘yol temizliği’ adı altında bazı somut beklentileri var. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi ve Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmasını bekliyorlar. Cezaevlerinde uygulanan tecritlerin kaldırmasını talep ediyorlar. Özgürleşme yolunda gündeme getirilen adımların sağlıklıca yerine getirilmesini bekliyorlar. PKK’nın silah bırakması konusunda ise konunun muhataplarının kendileri olmadıklarını belirtip İmralı ve Kandil’i işaret ediyorlar. Silahların bırakılması adına Türkiye adına görüşmelerin başlaması gerektiğini aktarıyorlar. Eş Genel Başkan Tuncay Bakırhan, birinci çözüm sürecine atıfta bulunarak, geçmişteki çözüm süreci başarıyla tamamlanmış olsaydı Türkiye bugün başka bir ülke olurdu. Bu derece büyük sorunlar olmazdı dedi.”
‘PYD’NİN TÜRKİYE’Yİ TEHDİT EDECEĞİ BİR YANILSAMA’
Eş Genel Başkanların, PYD’nin Türkiye’ye yönelen tehdidini “yanılsama” olarak yorumladığını belirten Fehmi Koru şu ifadeleri kullandı, “Eş Genel Başkanlar, Bu durumun Türkiye’deki yanlış algılamadan kaynaklandığı belirtiyor. PYD’nin Türkiye’ye tehdit teşkil etmesi bir yanılsamadır diye ifade ediyorlar. O yanılsama sebebiyle bir tehlike görülüyor ve Türkiye bunu çok büyütüyor. Halbuki Kürtlerle ‘hasım’ değil ‘hısım’ olunmalı dediler.”
‘BURADAN ÇÖZÜM ÇIKACAĞINI DÜŞÜNMÜYORUM’
Yaşanılan çözüm süreci çağrılarının gerçekçi olmadığını ifade eden Mehmet Ocaktan, AK Parti’nin çözüm mantığından uzaklaştığını söyledi, “Türkiye, Kürt sorununu elbette çözmesi gerekiyor. Bu yaşanılan süreci olumsuz değerlendiriyorum. Bahçeli’nin DEM Partililere el uzatırken olan tavrı da üstenci bir bakış açısıydı. Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Bahçeli’nin söylemelerinde de olağanüstü bir şey yok. Türkiye her dönem ‘silahları bırakın’ çağrısı yapmıştı. Buradan bir çözüm çıkacağını düşünmüyorum. Çünkü Türkiye Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin kararlarını uygulamıyor. Ayrıca AK Parti’nin geçmişte Kürtlerle olan gönül bağı güçlüydü. Şimdi bu gönül bağlarını kaybetmiş durumda. Demirtaş’ın dışarı çıkacaklarını düşünmüyorum. Demirtaş, dışarı çıkması bir siyasetçi olması nedeniyle AK Parti açısından bir tehlike işaretidir. DEM Partililerin yaklaşımı olumlu. Onlara uzatılan bir diyalog zemini var, karşı çıkmaları düşünülemez. Ancak Türkiye çözüm mantığından uzaklaştı. AK Parti’nin mantalitesi değişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan yeniden aday olabilmek adına ya erken seçim ya da anayasa değişikliği yapmak zorunda. Bu sebeple DEM Parti’yi hatta tutmak istiyor olabilirler.” dedi.