Prens William ve Prens Harry'nin anneleri Prenses Diana'nın ölümüne katkı yapmakla BBC'yi suçlaması sonrası başlayan soruşturma tamamlandı. Muhabirinin yanıltıcı taktiklerinin üzerini örttüğü sonucuna varıldı. BBC suçunu kabul edip özür diledi.
İngiltere'de Prens William ve Prens Harry, anneleri Prenses Diana ile röportaj yapabilmek için sahte belge düzenleyen muhabiriyle ilgili gerçeklerin üzerini örttüğü ortaya çıkan BBC'yi, annelerinin ölümüne katkı yapmakla suçlamıştı.
BBC'nin 1995 yılında Panorama adlı programda yayınlanan röportajı vermesi için Prenses Diana'nın ikna edilme sürecine dair bağımsız soruşturma tamamlandı.
BBC mütevelli heyeti 18 Kasım 2020'de iddiaların eski yüksek yargıç Lord Dyson başkanlığında bağımsız bir soruşturmada ele alınmasını istemişti.
Dyson'ın yürüttüğü soruşturmaya göre, BBC muhabiri Martin Bashir, kraliyet ailesinin Prensesi izletmek için bazı kişilere ödeme yaptığını gösteren sahte banka hesap özetleri hazırlatıp, bunları hem Diana hem de kardeşi Charles Spencer'a gösterdi.
Böylece Bashir, Diana ve kardeşinin güvenini kazanarak röportajı alırken, o dönem haber müdürü olan eski BBC Genel Müdürü Tony Hall ise olayın üstünü örttü.
Soruşturma metninde, o dönem Hall liderliğindeki iç soruşturmada Bashir için "dürüst ve onurlu bir adam" denildiğine ancak muhabirin "ciddi ve açıklanamayan yalanlarının" dikkate alınmadığına dikkat çekildi.
Bashir'in dürüst olduğu gibi bir sonuca varılamayacağı kaydedilen metinde, BBC'nin, "olayın örtbas edilmediği" yönündeki iddiası da reddedildi.
BBC ÖZÜR DİLEDİ
Raporun ardından açıklama yapan BBC Genel Müdürü Tim Davie, Prenses Diana'dan röportaj alınmasında izleyicilerin beklediği standartların çok gerisinde kalındığının açık olduğunu belirterek, "Bunun için çok üzgünüz" dedi.
Davie, BBC'nin, o sırada olanları sonuna kadar araştırmak için daha fazla çaba sarf etmesi ve bildikleri konusunda daha şeffaf olması gerektiğini kaydetti.
Ayrıca Davie, Prens Charles'a gönderdiği bir mektupta, Bashir'in, Prens, personeller ve kraliyet ailesinin diğer üyeleri hakkındaki "korkunç ve gerçek dışı iddiaları" için özür diledi.
Bu arada, röportaj sayesinde büyük üne kavuşan Martin Bashir, rapor yayınlanmadan önce istifa etti.
Sahte belgelerin, derinden pişmanlık duyduğu bir eylem olduğunu kaydeden Bashir, ancak bunların Diana'nın röportaj verme kararında etkisi olmadığını savundu.
'ANNEMİN ÖLÜMÜNE KATKI YAPTI'
Prenses Diana'nın oğlu Prens William da rapora ilişkin yaptığı açıklamada, Bashir'in röportajı elde etmek için yaptığı "düzenbazlığın" annesinin mülakatta söylediklerini büyük ölçüde etkilediğini belirtti.
"Röportaj, anne ve babamın ilişkisini daha da kötüleştirdi ve o zamandan beri sayısız insanı incitti." diyen William, BBC'nin iç soruşturmadaki eksikliklerinin annesinin son yıllarında yaşadığı "korku, paranoya ve izolasyona" önemli ölçüde katkıda bulunduğunu bilmesinin, tarif edilemez bir üzüntü verdiğini vurguladı.
Prens, BBC'nin, 1995 yılında ilk kez dile getirilen şikayetleri doğru bir şekilde araştırmış olsaydı 1997 yılının ağustos ayında ölen annesinin kandırıldığını anlamış olacağını ve bu durumun kendisini son derece üzdüğünü kaydetti.
PRENS HARRY: SÖMÜRÜ KÜLTÜRÜ CANINI ALDI
Prens Harry ise "Annemiz hayatını insanlara hizmet etmeye adamış inanılmaz bir kadındı. Dayanıklı, cesur ve tartışmaya mahal vermeyecek şekilde dürüsttü. Bir sömürü kültürünün ve etik olmayan uygulamaların dalgalanma etkisi, nihayetinde canını aldı" dedi.
'BU EVLİLİKTE ÜÇ KİŞİYİZ'
1995 yılında yapılan Panorama mülakatı BBC açısından büyük bir "atlatma haber"di. Daha önce İngiltere Kraliyet Ailesi'nin önde gelen bir mensubu hiçbir zaman Kraliyet Ailesi ve kendi özel hayatı hakkında böyle samimi itiraflarda bulunmamıştı.
Prenses Diana mülakatta meşhur "Bu evlilikte üç kişiyiz" cümlesini kullanmış ve şunları söylemişti:
- Eşi Prens Charles'ın -şu an eşi olan Cornwall Düşesi- Camilla Parker-Bowles ile ilişki sürdürmesinin kendisine olan inancını ve güvenini sarstığını
- Kendisinin de bir ilişkisi olduğunu
- Bulimia ve kendine zarar verme gibi psikolojik sorunlar yaşadığını
- Prens Charles'ın kral olması halinde bu görevine uyum sağlayamayabileceğini
- Prens Charles'ın yanında çalışanların kendisine karşı bir savaş yürüttüğünü söylemişti.
Panorama programını 20 milyon kişi izledi ve İngiltere gündeminde fırtınalar koptu. Kısa süre sonra Kraliçe İkinci Elizabeth, oğlu Prens Charles ile Prenses Diana'ya birer mektup yollayarak boşanmalarını istedi.