İnsan vücudunun aşk ve cinsellik dürtüleri esnasında salgıladığı bir hormonun alzheimer hastalığına çare olabileceği ortaya çıktı. Son gelişmelerin ışığında alzheimer hastalığının ilacı için bilim insanları çalışmalarını sürdürüyor. İşte, alzheimer hastalığını engelleyebilecek o hormon...
Bilim insanları, 'aşk hormonu' olarak adlandırılan 'oksitosine' hormonunun duygusal bağların güçlendirilmesi ve psikolojik refahın karar.com artırılmasında büyük rolü olduğunu açıkladı. Bilim camiası, alzheimer hastalığına şifa olabilecek oksitosine hormonuyla ilgiliğ çeşitli araştırmalarını sürdürüyor.
OKSİTOSİN HORMONU NE İŞE YARIYOR?
Oksitosin, hipotalamus tarafından üretilip hipofiz bezine gelen ve hipofiz bezinin arka bölümünden bazı uyarılar sonucu salgılanan protein yapıda bir hormon.
Beyinde kimyasal bir haberci görevi üstlenen oksitosin insan davranışlarının birçoğunda önemli bir role sahip. Oksitosin hormonunun hem fizyolojik hem de psikolojik etkileri bulunuyor.
Gazete Kolektif'te yer alan habere göre, bu hormonun üreme sistemi üzerinde, doğum ve doğum sonrası dönemde karar.com fizyolojik etkileri; annelik içgüdüsü, bağlanma ve cinsellik konuları üzerinde ise psikolojik etkileri görülülüyor.
AŞK, ALZHEIMER'I ÖNLEYEBİLİR
Sosyal işlevlerinin ötesinde, oksitosinin artık öğrenme ve hafıza gibi bilişsel süreçler üzerindeki önemli etkisi de kabul ediliyor. Yapılan araştırmalar sonucunda bilim insanları, oksitosinin hafızayı güçlendirmeye yardımcı olabileceğini ve alzheimer gibi hafıza kaybı ile ilişkili hastalıkların tedavisinde potansiyel bir rol oynayabileceğini gösteriyor.
Tokyo Bilim Üniversitesi'nden araştırmacılar, dönüm noktası niteliğindeki bir çalışmada, oksitosinin hayvanlarda hafızayı nasıl karar.com etkilediğine dair yeni bilgiler ortaya çıkardı. Bu keşif, bunama gibi insan bilişsel bozukluklarının tedavisinde derin etkilere sahip olabilir.
Bilim insanları oksitosin tarafından aktive edilen nöral yolları ve sinyal mekanizmalarını araştırmaya başladı. Bu araştırmalar, hormonun beyin üzerindeki etkilerinin ve iyileştirici potansiyelinin daha iyi anlaşılmasını sağlıyor.
