Adını Feriha Koydum dizisiyle yıldızı parlayan Sedef Şahin’in estetikleri konuşulmaya devam ediyor. Sosyal medyada en çok konuşulan isimler arasında yer alan Sedef Şahin, takipçileri tarafından Gigi Hadid’e benzetildi. İşte Sedef Şahin’in yıllar içindeki değişimi…
Hazal Kaya ve Çağatay Ulusoy'un başrollerinde yer aldığı Adını Feriha Koydum dizisinde Cansu karakterini canlandıran Sedef Şahin, şimdilerde estetikleriyle sık sık gündeme geliyor. Güzel oyuncunun son hali ünlü manken Gigi Hadid’e benzetildi. Son projesi olan 'Diriliş Ertuğrul'da 'Maria' karakteriyle ekranlarda yer aldı. Verdiği kilolarda takipçilerinin gözünden kaçmazken son hali herkesi şaşırttı. İşte Sedef Şahin’in yıllar içindeki değişimi…
SEDEF ŞAHİN'İ GÖRENLER TANIYAMADI
1992 doğumlu olan güzel oyuncunun son halini görenler estetik mi yaptırdı? sorularının yanıtını arıyor. Bazı takipçileri Sedef Şahin en son görüntüsü ne "Adını estetik koydum" şeklinde yorumlar yaparken geçtiğimiz aylarda Gigi Hadid ile benzetildi.
Değişimi ile sık sık gündemde yer alan güzel oyuncunun makyajsız paylaşımı da gündemde yerini aldı. Şahin paylaşımının altına"O zaman mutlu haftalar... Makyaj yok, filtre yok, beğenen böyle beğensin!" notunu düştü. Yaptırdığı estetikler ile çok konuşulan Sedef Şahin'in son halini görenler şaşkına döndü.
SOSYAL MEDYANIN DİLİNE DÜŞTÜ
Sedef Şahin’in yaptırdığı estetik operasyonlar takipçilerinin dikkatinden kaçmadı. Geçtiğimiz yıllarda ekrana gelen Adını Feriha Koydum dizisi birçok eleştiriye konu olsa da başarılı yapımlar arasında yer alıyor. Dizinin peşine çekilen Emir'in Yolu isimli devam dizisi ise kısa sürede ekranlara veda etti.
EMİR'İN YOLU HAKKINDA KONUŞTU
Adını Feriha Koydum dizisinin devamı olarak çekilen Emir'in Yolu projesine inandığını aktaran Sedef Şahin, inanmasaydım projede yer almazdım dedi. Projeye başlarken yapımcı Fatih Aksoy’un diziyi iki proje olarak planladığını aktaran Şahin, yoğun talep üzerine devam kararı aldıklarını belirtti. Sonradan izleyicilerin Feriha Emir aşkına çok sevdiğini anladığını belirten Şahin, dizinin devam etmeme sebebinin bu olduğunu aktardı. Sedef Şahin izleyicilerin Feriha yerine başka bir kızı yakıştıramadıklarını aklarını aktardı. Şahin, “Denemeden hiçbir şey bilinmiyor, biz de denedik, yanıldık ve bitirdik.”dedi.
Dizide (Adını Feriha Koydum) borderline kişilik bozukluğu olan bir karakteri (Cansu) canlandırdın. Hem çok fırsat sunan hem de yapaylığa çok teşne bir roldü. Rolü kabul ederken size cazip gelen bu muydu?
Sedef Şahin, role başlarken böyle bir etikete sahip olmadığını belirtti. Hiç kimsenin Cansu'nun bu kadar ileri gideceğini bilmediğini söyleyen Şahin, bir bölümde bana borderline kişilik bozukluğu etiketi yapıştırıldığını dile getirdi. Daha sonra bu hastalığı araştırmaya başladığını aktaran güzel oyuncu diziye başlarken Cansu'nun kendi elinde olduğunu ancak etiketin yapıştırılması ile birlikte karaktere göre oynamak durumunda kaldığını belirtti. Sedef Şahin, “Cansu psikoloji üzerine beni besleyen, eğiten bir rol olduğu gibi ben Cansu'yu oynadığım için de çok mutluyum çünkü antikahraman yaratmak da her oyuncuya nasip olmuyor. Birçok izleyici "ben de Cansu gibiyim diyerek" beni kendisiyle özdeşleştirdi ve tüm kötülüklerine rağmen Cansu'yu sevdi. Bu yüzden de iyi ki onu oynadım diyorum.”dedi.
Sit-com'larda oynadıktan sonra dram geçişi siz de nasıl bir değişim yarattı?
Dram oynamak istediğini belirten Şahin, şimdiye kadar 3 sitcom, 1 drama komedi oynadığını ve artık drama oynamak istediğini belirtti. Komedide zamanlamanın önemli olduğunu vurgulayan Şahin, komedi ritmini alıştığını ancak dramın oyunculuğuna daha büyük katkı sağladığını belirtti. Başlarda zamanlama konusunda sıkıntı yaşadığını aktaran Şahin, daha sonra ritme ayak uydurduğunu dile getirdi. İzleyicilerin dramaya daha çok inandığını belirten Sedef Şahin, Adını Feriha Koydum dizisinden sonra herkesin kendisine Cansu diye seslendiğini aktardı. Şahin, “Dramla daha fazla özdeşleşiyor belki de izleyici, ben de bu inandırıcılığı deneyimlemiş oldum.”dedi.
Bunda çoğu komedi dizisinin uyarlama olmasının da etkisi var mı sizce?
Eve ayakkabıyla girme gibi detayların izleyicilerin gözünden kaçmadığını aktaran Sedef Şahin, Belalı Baldız, Sevgili Dünürüm gibi birçok uyarlamada rol aldığını söyledi. Şahin, “Belki uyarlarken bize ait bir şeyler unutuluyor belki de dram ve komedinin matematik farkından bu içselleştirme farkı oluyor.” şeklinde konuştu.
"BELALI BALDIZ'IN YERİ BENDE ÇOK AYRI"
Oynadığınız dizilerden sizin için en özeli hangisi?
Kendisi için özel olduğuna inanmadığı projeler içerisinde yer almadığını aktaran Şahin, kreşendo olmasına özen gösterdiğini belirtti. Çok küçük yaşta bu işe girdiğini vurgulayan Sedef Şahin, kendisi için en önemli yapımın Belalı Baldız olduğunu aktardı. İlk kadrolu oynadığı oyun ve oyuncu olmaya karar verdiği dizi olduğunu söyleyen Şahin, Belalı Baldız dizisinin yerinin çok ayrı olduğunu dile getirdi.
Birlikte oynadığınız aktörde aradığınız özellikler neler?
Şimdilerde yetenekten çok yakışıklılığa daha çok önem verildiğini vurgulayan Şahin, kimilerinde ise ben herkesi oynatırım yanılgısının olduğunu belirtiyor. Ancak yetenekli insanların kamera karşısında daha çok fark edildiğini söyleyen Şahin, tipten çok karşısındaki kişinin oyunculuğuna önem verdiğini söyledi. Şahin “ Rol arkadaşımın repliğini söylemeden gözlerinden okumak isterim, o zaman oynamak çok daha keyifli oluyor.”ifadelerini aktardı.
Yıldız Kenter ile 150 oyunda sahne paylaşmak şanstan öte bir referans. Nasıl oldu anlatır mısınız?
Şanslı bir oyuncu olduğunu dile getiren Şahin, “Yıldız Hoca ilk kez bir odition yapmaya karar vermiş ve ilan yayınlamışlar. İlanda da "İki kişilik oyun için Yıldız Kenter karşısında oynayacak partner arıyor" diyor.”ifadelerini aktardı. İlanı gördükten sonra başvuruda bulunduğunu aktaran Şahin, 17 yaşında oyuna girme ihtimalinin olmadığını ancak Yıldız Kenter'in karşısında görünmesi gerektiğini düşündüğünü söyledi.
148 kişinin içinden Yıldız Hocanın kendisi ile oynamaya karar verdiğini söyleyen Şahin, üç sezon boyunca 150 oyun oynadığını dile getirdi. Yıldız hocanın kendisine sahnede çok destek olduğunu ve önünü açtığını aktaran Sedef Şahin, rüya gibi bir tecrübeydi ifadelerini kullandı.
Tiyatro için yeni projeler var mı?
Yeni bir oyuna hazırlandığını ancak teknik problemler nedeniyle oyunsuz kaldığını aktaran Şahin, vücut dilinin ön planda olduğu bir oyunda oynamak istediğini söyledi. İnandığı ve derdi olan bir textle sahnede olmak istediğini ifade eden Şahin, kadın oyuncu olarak Türkiye sinemasında kadın karakterlere ve kadın hikayelerine olan bakışı merak ettiğini aktardı.
Sedef Şahin, “Biraz erkek dominant projeler izliyoruz. Kadın edilgen rollerde ekrana geliyor, halbuki gerçek hayatta da düğümler kadınlar üzerinden ilerliyor ancak projelerde aklımızda kalan hep erkek karakterler. Türkiye toplumunda olan problemlerin projelere de yansıdığını düşünüyorum.”şeklinde konuştu.
Kendi yaşamınızın bir senaryo olduğunu düşünseniz, şimdi o senaryonun neresindesiniz?
Kırılma noktasında olduğunun altını çizen Sedef Şahin, çocuk oyuncu olarak insanların aklında yer edindiğini aktardı. Şimdilerde yetişkin karakterlere geçiş yaptığını vurgulayan Şahin, proje seçmenin önemli olduğunu dile getirdi.
AŞK HAKKINDAKİ DÜŞÜNCELERİNİ PAYLAŞTI
Yaptığınız en çılgınca şey nedir?
Setten çıktıktan sonra köpeğiyle Cunda’ya gittiğine, hiç uyumadan araba kullanarak İstanbul'a döndüğünü vurgulayan Şahin, 2 gün uykusuz bir şekilde sete gittiğini belirtti. Çok disiplinli bir oyuncu olduğunu aktaran Şahin, iş yaparken böyle kararlar almadığını bu nedenle kendisi için en çılgın kararın bu olduğunu dile getirdi.
Aşk sizin için ne ifade ediyor?
Şahin, “ Aşk olmazsa olmaz... Sadece bunu ilişki olarak düşünmüyorum, "Her şey aşktan" cümlesine inanıyorum. Yaptığım her şeyi aşkla yapıyorum.”şeklinde konuştu. Şahin, ilişki açısından düşünüldüğünde ise aşık olduğunda daha mutlu, verimli ve hayat dolu olduğunu ifade ediyor. Aşık olmayı sevdiğini ve aşk kadını olduğunu belirten Şahin, aşkın kolay bulunduğuna inanmadığını dile getirdi.
Hiç aşık oldun mu?
Sedef Şahin konuşmasını şu sözlerle sonlandırdı:
“Bir kere aşık olduğumu zannettim ama olmamışım, aşk her şeye rağmen karşındakinin mutluluğunu istemek... Ben sanırım hiç aşık olmadım.”