Vatandaş kimden hesap sorsun

Vatandaş kimden hesap sorsun

İstanbul’da sorumluluk alanlarındaki bölünmüşlük nedeniyle kapanan yollar için herkes birbirini suçladı. İstanbul’da TEM Bakanlığın, E-5 İBB’nin, Kuzey Marmara Otoyolu ise işletici firmanın sorumluluğunda. Cevap bekleyen iki soru: Hazine garantili otoyolları açık tutmakla yükümlü şirkete ceza kesilecek mi? Yeni havalimanını işleten konsorsiyum mahsur kalan yolcuların zararını karşılayacak mı?

ÖZGE KAR

Beklenen karda vatandaşlar yolda mahsur kalırken, Atina’nın kapanan özel otoyolun işletmecisine soruşturma başlatıp mağdurlara tazminat ödemesi ‘Türkiye’de durum ne’ dedirtti. Kuzey Marmara Otoyolu ve İstanbul Havalimanı’nı işaret eden KARAR yazarı Prof. Uğur Emek “YİD projelerinde işletme sorumluluğu 7/24 özel şirketlere ait. Yükümlülüğünü yerine getirmeyen şirkete para cezası verilir” dedi.

YOLLARIN SORUMLULUK HARİTASI BELLİ AMA KRİZ SUÇLAMALARLA YÖNETİLDİ

CHP’li Ahmet Akın da Kuzey Marmara Otoyolu’nun kapanmasına rağmen şirketin günlük geçiş garantisini almaya devam ettiğini vurguladı. 15 milyonluk İstanbul’da karayolu sorumluluk alanları da kaosu derinleştirdi. Karayolları, İBB, ilçe belediyeler ve özel sektör arasındaki bölünmüşlük siyasi çekişme konusu yapıldı. ‘Sorumluluk haritası’ belli olmasına rağmen kriz karşılıklı suçlamalarla yönetilmeye çalışıldı.

KARLA GELEN ESARETİN HESABINI KİM VERECEK

İstanbul’u etkisi altına alan kar yağışı nedeniyle kapanan yollarda binlerce kişi mahsur kalırken ‘Vatandaşın mağduriyetini kim giderecek?’ sorusu gündeme geldi. ‘Yap İşlet Devret’ projeleriyle özelleştirilen yollarda sorumluluğun firmalara ait olduğu belirtildi. Söz konusu şirketlerin gerekliliklerini yerine getirmediği vurgulanarak ‘İşletmeler yolda kalan vatandaşların zararını karşılamalı’ çağrısı yapıldı.

2701karar-sonnss.jpg

Türkiye’de günlerdir etkisini sürdüren kar yağışı, özellikle 15 milyon nüfusluk İstanbul’da hayatı felç etti. Şiddetli yağışın etkisiyle İstanbul Havalimanı’nda uçuşlar ertelendi. Kuzey Marmara Otoyolu’nda ulaşıma ara verildi.

Birçok vatandaş özel aracında yollarda mahsur kaldı. Milyonların mağduriyet yaşadığı süreçte ‘sorumluluk kimde’ tartışması başladı. Belediyeler ‘Yap İşlet Devret’ projesiyle özel şirketlere devredilen yolların söz konusu firmaların sorumluluğunda olduğunu belirtti.

Firmalar ise ‘Sorumluluk karayolları ve belediyelerde’ dedi. Karşılıklı tartışmaların başladığı süreçte ‘Mahsur kalan yolcuların mağduriyeti giderilsin’ çağrıları yapılırken KARAR yazarı Uğur Emek, özelleştirilen yollara dikkat çekti. Ulaşımın bir kamu hizmeti olduğunu söyleyen Emek “Kamu hizmeti 7 gün 24 saat gördürülmelidir. YİD projelerinde 7/24 işletme sorumluluğu özel şirketlere aittir. YİD sözleşmelerinde hizmet performans standardı belirlenir, performans standart altında kalırsa şirketlere idari para cezası verilir” dedi. CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın ise Kuzey Marmara Otoyolu’nun iki gün boyunca ulaşıma kapanmasına rağmen hazineden garanti ödenek almaya devam ettiğini söyledi.

Kuzey Marmara Otoyolu’nda denetim yapılmadığını belirten CHP’li Akın “Kar tüm ülkeyi etkiliyor ama nedense ilk devre dışı kalan ilk kapanan yap işlet devret modeliyle yapılan altyapı projeleri oluyor. Rekor bir ek maliyet çıkarılan ve bunun sonucu rekor bir araç geçiş garantisi verilen Kuzey Marmara Otoyolu saatlerce kapalı kaldı. Otoyol kapalı kalırken; günlük geçiş garantileri ise açık kalmaya devam etti. Günler öncesinden uyarılar yapılmıştı. Yap işlet devret modeli ile yapılan en pahalı karayolunun kapalı kalması halkın paralarının nasıl çarçur edildiğini gösteriyor” ifadelerini kullandı.

KOMŞU ATİNA’DA YOLDA KALANLARA 2 BİN EURO

Türkiye’de olduğu gibi komşu Yunanistan’ı da kar fırtınası vurdu. Atina’nın en büyük çevre yolu olan paralı Attiki Odos otobanında önceki gün yüzlerce araç mahsur kalmış, sürücülere yardım için asker devreye girmek zorunda kalmıştı. Yunanistan kamuoyundan yükselen tepki üzerine şirket, mahsur kalanlara 2 biner euro tazminat ödeme kararı aldı. 1999’dan beri şirketin CEO’luğunu yapan Bill M. Halkias’ın istifası da, yolda mahsur kalanların tamamının kurtarılması sonrası geldi. Halkias ‘bütün mekanizmanın başındaki kişi olarak’ istifa etmeyi gerekli gördüğünü, CEO’luk görevini ve yönetim kurulu üyeliğini bıraktığını açıkladı. Türkiye ile aynı durumun yaşandığı Atina’da çağrıların karşılık bulması ‘benzer girişimler Türkiye’de neden yapılmıyor?’ sorusunu gündeme getirdi.

‘YENİ HAVALİMANI BÜYÜK BİR PLANSIZLIK ESERİ’

Uçuşların iptal edilmesiyle İstanbul Havalimanı’nda yaşanan yolcu mağduriyetleri gündemdeki yerini korurken İBB Meclis Üyesi Suat Sarı, konuya ilişkin KARAR’a konuştu. Havacılık sektöründe 17 yıl geçirdiğini belirten Sarı “TAV gibi alanında yetkin bir firma varken IGA gibi 3 yıllık bir işletmenin terminal işletmeciliğinde beceriksizliği ortaya çıktı. Kurallara göre insanları uçakta 6 saatten fazla bekletemezsiniz; mutlaka otele götürmek, yeme-içmesini temin etmek zorundasınız. Onu da yapmadılar. Burada da IGA’da suç var” dedi. Dünyanın her yerinde havalimanı çevresine önce raylı ulaşım sistemi döşendiğini belirten Sarı “İstanbul Havalimanı’nın etrafında 2-3 yataklı otel dışında hiçbir şey yok. İnsanlar bu durumda gidecek yer bulamıyorlar. Büyük bir plansızlık var. Halbuki biz 2024 yılında havalimanını açsaydık Atatürk Havalimanı’nda bu hizmet olacaktı. Çünkü o gün Atatürk Havalimanı’nda kar 10 santim iken İstanbul Havalimanı’nda 45-50 santimdi. Daha zor ve iklim şartlarına göre mantıksız bir havalimanı orası” diye konuştu.

ASIL MUHATAP SORUMLULUĞU ÜSTLENMİYOR

İstanbul’u vuran kar fırtınasının etkisiyle yeni havalimanında pistlerin kapatılması ve çatıların çökmesi, binlerce yolcuyu mağdur etti. Havalimanının işletmecisi İGA’nın sorumluluğu kabul etmeyerek topu inşaatı yapan İspanyol firmaya atması ise “Vatandaşa yaşatılan mağduriyetin sorumlusu kim” tepkilerine yol açtı.

Türkiye’de son dönemde neredeyse her alanda uygulamaya sokulan ‘yap işlet devret’ projelerine ilişkin tartışmalar sürerken İstanbul Havalimanı’ndaki Turkish Cargo’ya hizmet veren tesisin çatısı yoğun kar yağışı ve fırtına nedeniyle çökmüştü. O anlar güvenlik kameralarına yansırken bir kişinin çatının altında kaldığı görülmüş, THY Basın Müşaviri Yahya Üstün “Oluşan durumdan hiçbir çalışma arkadaşımız zarar görmemiştir, süreç yakından takip edilmektedir.” ifadelerini kullanmıştı. Ancak, uzmanların ‘Buraya yapılacak havaalanı kış şartlarını kaldıramaz’ uyarılarına rağmen inşa edilen havalimanında pistlerin kapanması, çatıların çökmesi sorumlulukların yerine getirilmediğini gösterdi.

Yeni havalimanının işletmecisi ​İstanbul Grand Airport (İGA), kar fırtınası sırasında çöken Türk Hava Yolları’na (THY) ait kargo binasıyla ilgili sorumluluğu kabul etmeyerek topu üstlenici firmaya attı. İGA tarafından yapılan açıklamada “İstanbul Havalimanı sınırları içinde bulunan ve çatısı çöken geçici kargo binası, işletmemize ait olmayıp THY’ye ait Turkish Cargo geçici hizmet binasıdır. Terminale 6 km uzaklıkta bulunan binanın inşaatının yapımı İGA ile ilişkisi bulunmayıp, söz konusu bina İspanyol bir firma tarafından yapılmıştır” ifadelerine yer verildi. Söz konusu açıklamaya “Vatandaşın yaşadığı mağduriyetin sorumlusu kim” tartışmalarına yol açtı.

Öte yandan, hükümet tarafından ‘Mega Proje’ olarak lanse edilen havaalanın gerekli altyapı sistemleri kurulmadan, ulaşım ve metro hattı sağlanmadan kullanıma açılması da uçuş iptalleri esnasında yaşanan mağduriyetin büyümesinde etkili oldu.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (17)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
17 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN