Firuz Bağlıkaya, yönetim kurulu başkanı olduğu TÜRSAB hakkında “orada kokuşmuş bir yapı var” diyen Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a tepki gösterdi. Bağlıkaya yazılı açıklamasında, “Sayın Bakan bunca yıl bakanlık yapmasına rağmen STK’larla kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütü arasındaki farkı ayırt edemiyor. Eğer kasıtlı yapılmıyorsa cahilliktir. STK olsaydık, yıllardır kurumun içinde mesai yapan Bakanlık müfettişleri kurumu denetleyemezdi.” ifadelerine yer verdi.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un TÜRSAB hakkındaki ifadelerine sosyal medyada yayımladığı açıklamayla yanıt verdi. Bakan Ersoy’un TÜRSAB’a “şahsi husumeti” olduğunu ifade eden Bağlıkaya, “Kurumumuz ile Bakanlığımızı karşı karşıya getirme konusundaki ısrarı sürüyor.” dedi.
‘KASITLI YAPILMIYORSA CAHİLLİKTİR’
Firuz Bağlıkaya, Bakan Ersoy’un yeterince bilgili olmadığını öne sürerek, “Sayın Bakan bunca yıl bakanlık yapmasına rağmen STK’larla (Sivil Toplum Kurumu) kamu kurumu niteliğindeki meslek örgütü arasındaki farkı ayırt edemiyor. Turizmde on beş bin üyeli bir meslek örgütü olan TÜRSAB, dünya çapında bilinen ve örnek gösterilen en büyük turizm örgütüdür. Kamu kurumu niteliğindeki meslek birliğimizi önemsizleştirme ve sıradanlaştırma gayretiyle derneklerle bir tutmak, eğer kasıtlı yapılmıyorsa cahilliktir. Dediği gibi TÜRSAB, kamu kurumu niteliğinde bir meslek birliği değil de STK olsaydı, yıllardır kurumun içinde mesai yapan Bakanlık müfettişleri kurumu denetleyemezdi.” yorumunu yaptı.
‘TGA’YI KENDİ DÜKKANI GİBİ ÇALIŞTIRIYOR’
Bakan Ersoy’un “Mecbur olmasa kimse TÜRSAB’a üye olmaz" ifadesine cevap veren Bağlıkaya, meslek örgütlerine üyeliğin kanunun bir gereği olduğunu hatırlatarak, “Kendisine sormak lazım, belge alma zorunluluğu olmasaydı bir tek turizm tesisi Bakanlıktan belge alır mıydı? Sayın Bakan’a, dükkânı gibi çalıştırdığı TGA’ya (Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı) ödeme yapmayı neden gönüllülük esasına bağlamadığını da ayrıca sormak gerekiyor!” dedi.
‘KÖTÜ KOKULAR TÜRSAB’DA DEĞİL BAKANLIKTA’
Bakan Mehmet Nuri Ersoy, TÜRSAB için “Maalesef orada kokuşmuş bir yapı var. Aklınca muhalefet yapıyor. Siyaseten muhalefet yapması doğru değil, tarafsız olması gerekiyor.” demişti.
Bağlıkaya ise “kötü kokular”ın TÜRSAB da değil Bakanlıkta olduğunu, Ersoy’un kendi şirketlerine bazı avantajlar sağladığını iddia etti:
“Bunca zorlama denetimlere rağmen bizde bulamadığınız o "kötü kokular" esas sizin döneminizde şirketlerinize verdiğiniz tahsislerden ve sağladığınız avantajlardan kaynaklanıyor olabilir mi? Anlaşılıyor ki Sayın Bakan şahsi saplantısı olan TÜRSAB’ı bölme ve yok etme projesinden vazgeçmemiş ve yeni bir atağa hazırlanıyor.”
‘TÜRSAB’I ZİYARET ETMEYEN TEK TURİZM BAKANIDIR’
Kültür ve Turizm Bakanı’nın TÜRSAB ile şahsi husumeti olduğunu savunan Bağlıkaya, “Kurumumuz ile Bakanlığımızı karşı karşıya getirme konusundaki ısrarı sürüyor. Bizler defalarca ziyaret etmemize rağmen kendisi, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde TÜRSAB’ı bir kez bile ziyaret etmemiş tek turizm bakanıdır. Devlette ve sektörde tek bir kişi yok ki Sayın Bakan’ın TÜRSAB’a ve başkanına olan husumetini bilmesin!” açıklamasında bulundu.
‘BAKAN, KENDİ ŞİRKET VE MARKALARIYLA TEKEL OLUŞTURDU’
Ersoy’un bakan olduğu günden beri TÜRSAB’a düşmanlık ettiğini ve turizm sektöründe bir tekel oluşturmaya çalıştığını ileri süren Firuz Bağlıkaya, “Kamu gücünü kullanarak turizm sektörünü, reklam gücünü kullanarak medya sektörünü; olağan artışı yansıtırken bile abartılan, rakiplerle hiç mukayese edilmeyen istatistiklerle hükümeti şahsi ikbali için yanıltmaktan vazgeçmiyor. Meselenin aslı şudur: Sayın Bakan, iç turizmde kendi şirket ve markaları ile oluşturduğu tekele karşı, TÜRSAB’ın 15 bin seyahat acentasının hakkı için verdiği mücadeleden ve seyahat acentalarının varlığından rahatsızdır.” dedi.
BAKAN ERSOY NE DEMİŞTİ?
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, iki gün önce Gaziantep’te katıldığı Kültür Yolu Festivali’nde gazetecilerle bir araya gelerek TÜRSAB hakkında şu ifadeleri kullanmıştı:
“TÜRSAB sektörün en büyük STK’sı değil. Otel STK’ları sektörün en büyük STK’sıdır. TÜRSAB dışında tüm STK’lar gönüllülük esasına dayanır. Zorunluluğu kaldırın TÜRSAB bir tane bile üye bulamaz. Maalesef orada kokuşmuş bir yapı var. Siyaseten aklınca muhalefet yapıyor. Siyaseten muhalefet yapması doğru değil, tarafsız olması gerekiyor. Siyaset yapacaksanız, atlama taşı olarak kullanmak istiyorsanız o dönemler geçti artık.”