Türkiye, leziz yemekleriyle dünyayı kendine hayran bırakırken aynı zamanda kendine özgü yetişen ürünleriyle dikkat çekiyor. Özellikle kuruyemiş türünde farklı çeşitler sunan Türkiye, 3 lezzetiyle dünyayı peşinde koşturuyor. İşte, Taste Atlas tarafından da “dünyanın en iyisi” olarak tanımlanan o kuruyemişler…
Türkiye’de yetişen bazı kuruyemişlere dünyanın birçok noktasından talep patlıyor. Türkiye topraklarında yetişen bu lezzetler Taste Atlas’ın da merceğine girerek, dünyanın en iyileri seçildi. İşte o kuruyemişler…
ANTEP FISTIĞI
Gaziantep kökenli bir kuruyemiş olan Antep Fıstığı, ideal iklim ve toprak koşulları sayesinde canlı yeşil renginde, yoğun, karmaşık ve narenciye aromasına sahip bir yemiştir. Genelde Eylül ayında yerel çiftçiler tarafından toplanır ve baklavada kullanılacaksa uçucu yağ ve protein içeriği Eylül’e göre daha yüksek olduğu için hasadı Ağustos ayında yapılır.
Her yıl Ekim ayında, ziyaretçilerin bu lezzetli kuruyemişlerin tadını çıkarabilecekleri Antep fıstığı festivali de düzenlenir.
AYDIN KESTANESİ
Türk kuruyemişlerinin en yaygın olanlarından biri de Büyük Menderes Nehri yakınlarındaki yüksek ovalardan 1000 yıldır yetiştirilen, Aydın kestanesidir. Kestane, yüksek mineral ve besin içeriğinden dolayı kışın oluşan zihinsel ve fiziksel yorgunluğu almak için kullanılan doğal güç gıdası olarak bilinir.
Aydın kestanesi diğer kabuklu meyvelere göre daha az yağ içerir ve zengin bir linoleik asit kaynağıdır. Kestanenin kökeni bilinmiyor ancak Anadolu’daki Türk bölgesi olma ihtimali yüksektir ve Anadolu’dan Yunanistan üzerinden Akdeniz’in geri kalanına yayıldığı düşünülmektedir.
GİRESUN FINDIĞI
Giresun’un tombul fındığı, Giresun’da yetişen, güzel tadı ve farklı aroması ile bilinen bir fındıktır. Büyük ve yuvarlak olan fındık kolay kırılan pürüzsüz ve parlak bir kabuğa, dolgun, yağlı, etli ve lezzetli bir iç yapıya sahiptir. Giresun'un dağlık bölgesindeki toprak besin açısından zengin olduğundan Giresun tombul fındığı demir, potasyum, kalsiyum ve çinko, B, C, A ve E vitaminleri, omega-3 yağları, lifler, proteinler ve antioksidanlarla doludur.
Giresun fındığı genelde yaz aylarının sonunda hasat edilir ve çiğ ya da kavrulmuş olarak tüketilir. Fakat genellikle Türk yemeklerinde, özellikle baklava ve lokum gibi tatlılarda kullanılmaktadır.