Erdoğan: Rusya'nın Donetsk ve Lugansk kararı kabul edilemez

Erdoğan: Rusya'nın Donetsk ve Lugansk kararı kabul edilemez

Rusya'nın Ukrayna’nın ayrılıkçı bölgeleri olan Donetsk ve Lugansk'ın bağımsızlığı tanıma kararını 'kabul edilemez' olarak değerlendiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarafları sağduyu ve uluslararası hukuka riayete çağırıyoruz" ifadelerini kaydetti.

Erdoğan, Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nden Senegal'e giderken uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

Erdoğan, Rusya-Ukrayna gerilimine ilişkin taraflara sağduyu ve uluslararası hukuka riayet çağrısında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ayrıca elektrik faturaları, market fiyatları ile 6 parti liderinin buluşmasına ilişkin açıklamalar yaptı.

20220222-2-52273578-73917283-copy.jpg

20 Şubat'ta başladığı Afrika turu kapsamında resmi ziyaretlerini devam ettirdiğini anımsatan Erdoğan, ilk olarak Kongo Demokratik Cumhuriyeti'nde Cumhurbaşkanı Felix Tshisekedi ile verimli istişarelerde bulunduklarını belirtti.

Böylece Tshisekedi ile son 6 aydaki üçüncü ikili görüşmelerini gerçekleştirdiklerini ifade eden Erdoğan, farklı alanlarda imzaladıkları üç yeni anlaşmayla ilişkilerin ahdi zeminini de tahkim ettiklerini söyledi.

Ayrıca özel sektörler arasındaki iş birliklerini geliştirecek 4 anlaşma imzalandığını hatırlatan Erdoğan, "Toplam 7 anlaşma imzalanmış oldu. Beraberimizde getirdiğimiz 1 milyon 730 bin doz aşıyı Kongo Demokratik Cumhuriyeti makamlarına salgınla mücadelelerine destek amacıyla teslim ettik. Bunlardan 130 bin dozun yerli aşımız TURKOVAC olmasından ayrıca iftihar ediyoruz. Üçüncü Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi'nde söz verdiğimiz üzere aşı hibemizi ileride 15 milyona tamamlayacağız." diye konuştu.

RUSYA'NIN DONETSK VE LUGANSK KARARI

Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilime yönelik ABD'nin provokatif açıklamalarının, Avrupalı liderlerin tansiyonun düşürülmesi girişimlerinden sonuç alınamadığının hatırlatılması ve "Türkiye'nin, sizin başlattığınız bir süreç var. O ne aşamada? Buradan diplomasinin hala bir şansı var mı?" sorusunun yöneltilmesi üzerine Erdoğan, şunları söyledi:

"Şu an itibarıyla Amerika'nın açıklamaları ve özellikle Münih Konferansı'ndaki garipliklerin hepsi nereye çalıştı, nereye çalışıyor belli değil. Bana göre Münih Konferansı da zaten sadece bir NATO Zirvesi olmaktan öteye geçmedi. Biz bu krizde en başından beri tansiyonun düşürülmesi için samimi bir gayret sergiledik. Krizin çözümüne ilişkin mesajlarımızı net bir şekilde ortaya koyduk. Son gelişmeler üzerine Dışişleri Bakanlığımızın yaptığı açıklamada da Rusya’nın sözde Donetsk ve Luhansk cumhuriyetlerini tanıma kararının Minsk Anlaşmalarına aykırı olduğu belirtildi. Bu kararın Ukrayna'nın siyasi birliğinin, egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açık ihlali anlamına geldiği vurgulandı. Biz Rusya'nın bu kararını kabul edilmez olarak değerlendiriyoruz. Taraflara sağduyu ve uluslararası hukuka riayet çağrımızı yineliyoruz."

'KARADENİZ ÜLKESİ OLMANIN YÜKLEDİĞİ SORUMLULUKLARI BİR KENARA BIRAKAMAYIZ'

"Ukrayna'da bir savaş çıkarsa bunu bir şekilde Karadeniz'in istikrarsızlaşması olarak görebiliriz. Doğu Akdeniz gibi… Batı daha çok Karadeniz'e yoğunlaşacak. Türkiye için yeni tür tehdit endişesi taşıyor muyuz? Karadeniz’e bu kadar krizin yoğunlaşması bizim için ne tür yeni tehditler oluşturur?" sorusu üzerine Erdoğan, "Biz aynı zamanda Karadeniz ülkesiyiz. Karadeniz ülkesi olmamız nedeniyle birçok tedbir paketinin oluşturulması şart. Biz de bu tedbirlerimizi zaten alıyoruz, aldık. Bu şekilde çalışmalarımızı sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Karadeniz ülkesi olmanın bize yüklediği sorumlulukları bir kenara bırakamayız. Bu anlayışla yolumuza devam edeceğiz." dedi.

'BİZ DE BU BULUŞMADA YERİMİZİ ALIRIZ'

Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri artı Türkiye ve Almanya ile ortak zirve önerisine yönelik değerlendirmesi sorulan Erdoğan, "Böyle bir teklif eğer uygulama alanı bulursa biz tabii ki böyle bir teklifin içerisinde de yer alırız. Bunu zaten daha önce de ifade ettim. Bana göre olması gereken de budur. Sayın Zelensky'nin bu teklifi, olumlu bir yaklaşımdır. Bu olumlu yaklaşımı eğer gerek Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi üyeleri, gerekse diğer ülkeler kabul ederse biz de bu buluşmada yerimizi alırız." diye konuştu.

HERZOG'UN TÜRKİYE ZİYARETİ

İsrail Cumhurbaşkanı Herzog'un mart ayında yapacağı ziyaretten bölge, Filistin ve Türkiye-İsrail ilişkileri bakımından beklentisi sorulan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Sayın Herzog'un bu ziyaretini gerçekten biz de önemsiyoruz. Bu ziyaretle birlikte Türkiye-İsrail ilişkilerindeki atılan adım, bundan sonra diğer boyutlarda da görülebilir. Filistin sorununda özellikle bu yapılaşmalarla ilgili atılan adımlarda çözüm noktaları belki gündeme gelebilir. Temennimiz odur ki bu ziyaretle birlikte bu işi güçlü kılacak adımları atalım. Burada bir diğer önemli konu, Türkiye-İsrail ilişkilerinde doğal gazdan tutun diğer birçok konuya varıncaya kadar adımların atılmasıdır. Bir ara bu adımları atma noktasına gelmiştik fakat o zamanki İsrail Başbakanı’nın bu işe olumsuz bakışıyla o süreci devam ettiremedik. Ama şu anda belki çok daha farklı gelişmeler olabilir. Temennimiz odur ki Türkiye-İsrail arasında bu adımı atmak aramızdaki ilişkileri güçlü kılabilir ve böylece bölgeyi geleceğe yönelik bir barış havzasına dönüştürebiliriz."

SUUDİ ARABİSTAN'LA İLİŞKİLER

"Körfez ülkeleriyle atılan yeni adımlar çerçevesinde Suudi Arabistan ile nasıl bir aşamadayız? Yakın tarihte bir temas, bir ziyaret söz konusu olabilir mi?" sorusu üzerine Erdoğan, "Biz elbette Suudi Arabistan'la da ilişkilerimizin geliştirilmesini istiyoruz. Dışişleri Bakanımız geçtiğimiz yıl Riyad'ı ziyaret etti. Mevkidaşıyla başka görüşmeler de yaptı. Kardeşim Kral Selman'la telefon görüşmelerimiz olmuştu. Hastalığımız çerçevesinde kendilerinden de geçmiş olsun mesajı aldık. Önümüzdeki dönemde olumlu diyalogumuzu devam ettirme ve ilişkilerimizi somut adımlarla ilerletme arzusundayız." cevabını verdi.

'YUNANİSTAN'A BU İSİMLERİ BİLDİRDİK'

Yunanistan'daki Lavrion kampının, terör örgütü PKK'ya eleman temini için harekete geçirildiğine ilişkin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıklamaları hatırlatılarak konuyla ilgili bir adım atılıp atılmayacağı sorusu da Erdoğan'a yöneltildi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yaklaşık 7-8 aydır Lavrion kampına eleman aktararak orada eğitip, oradan da Irak üzerinden tekrar PKK'ya ve diğer taraflara sevk etmeye yönelik bir altyapı var. 7-8 ay öncesine kadar böyle bir şey söz konusu değildi. Biz isimleri tespit ettik. Dışişleri üzerinden Yunanistan'a bu isimleri bildirdik. 'Şu isimler sizin tarafa geçti, burada da PKK eğitimi alıyorlar, isim isim şunlardır.' dedik. Bunun üzerine bir hareketlenme var. İkinci bir şey daha var, terör örgütünün kırsalda hareketsiz kalınca şehir içerisinde eylem yapmak konusunda bir atakları var. Bunu birkaç kez Suriye'den Nusaybin hattından, Kızıltepe hattından içeriye sevk etmek suretiyle yapmaya çalıştılar. Bu hatlar engellendi. Bunlar engellenince bu sefer Yunanistan üzerinden talimatlar vermeye başladılar. İki ayağı var. Hem adam eğitmek ve sevk etmek hem de yurt içerisindeki terör örgütünün şehir içine hareketliliğini Lavrion kampı üzerinden sağlamak gibi iki hamleleri var. Bu iki hamlelerini de Yunanistan'a bildirdik."

6 PARTİNİN 28 ŞUBAT'TA AÇIKLAYACAĞI MUTABAKAT

"6 muhalefet partisi 28 Şubat'ta kendi ifadeleriyle güçlendirilmiş parlamenter sisteme dönüş için hazırladıkları mutabakatı kamuoyuna duyuracaklar. Toplantıyı da Bilkent Otel'de yapıyorlar. Sembolik olarak onun da şöyle bir önemi var. Sizin 2001'de partinin kuruluşunu açıkladığınız yer. Bu benzerlikler nasıl yorumlamak lazım? Bir de Kılıçdaroğlu, diğer 5 lider tarafından kendisine teklif edilmesi durumunda Cumhurbaşkanı adayı olacağını açıkladı. Değerlendirmeniz nedir?" sorusuna Erdoğan, şu yanıtı verdi:

"Yeter ki kararı hep birlikte kesinleştirsinler de vatandaş bunlara 'Artık yetti be.' demesin. Geldikleri nokta bu. Tabii Ahlatlıbel'den memnun mu kalmadılar da Bilkent’e kaydırdılar bu işi, o da ayrı bir konu. Bizim Cumhur İttifakı olarak bu noktada herhangi bir sıkıntımız yok. Biz şu anda Cumhur İttifakı olarak AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi, Büyük Birlik Partisi, yolumuza devam ediyoruz. Bundan sonra Cumhur İttifakı içerisinde güçlendirme noktasında bazı gelişmeler olursa bu da tabii bizim tarafımızdan olumlu bir şekilde değerlendirilir. Biz herhangi bir sıkıntıya düçar olmadan yolumuza kararlı bir şekilde devam ediyoruz.

BUNLARIN ÖNCE MASANIN ALTINDA KİMLERİN OLDUĞUNU BULMALARI LAZIM

Şimdi bunlarda bir taraftan bakanlıkların vesaire paylaşımı da başladı. Tabii bu paylaşım nereye kadar, nasıl gidecek bir de o var. Onları da vatandaşımız izliyor. Ama bizim bu konuda da bir derdimiz yok. Biz şu anda Cumhur İttifakı olarak herhangi bir sıkıntı yaşamadan yolumuza devam ediyoruz, devam edeceğiz. Ama onlar, masanın altında kim var, masanın etrafında kimler var şu anda bunu konuşuyorlar. Bunların önce masanın altında kimlerin olduğunu da bulmaları lazım. Dışarıda bıraktıkları bir siyasi parti var. O siyasi parti nasıl bir tavır koyacak, o da ayrı bir konu. Biz bununla fazla meşgul olmayalım, nasıl olsa milletimiz bu işi çözüyor."

CUMHUR İTTİFAKI GENİŞLEYECEK Mİ?

"Cumhur İttifakı'nın güçlendirilmesi gibi bir ifadeniz oldu. Cumhur İttifakı genişleyecek mi? Sözlerinizi öyle mi anlamalıyız?" sorusunu Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Genişlemeye uygun bir durum söz konusu olursa bu değerlendirilir. Ama tabii şu anda Millet İttifakı'nın içerisinden herhangi birini almayız. Şu anda Cumhur İttifakı olarak biz gerek Devlet Bahçeli Bey gerek Mustafa Destici Bey ile gerekli değerlendirmelerimizi yaparız, ona göre atılması gereken adım varsa bu adımı atarız. Ama şu anda AK Parti olarak kendi tasarrufumuz içerisinde Millet İttifakı'nın içerisinden herhangi birisini aramıza katamayız. Çünkü orası bir zillet ittifakıdır. Bundan alıp da biz Cumhur İttifakı'mızı lekeleyemeyiz." şeklinde yanıtladı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "28 Şubat tarihi konusundaki ısrar için ne söylersiniz?" sorusuna şu karşılığı verdi:

"Biz 28 Şubatları onlar gibi yaşamadık. Biz işi tam göbeğinde yaşadık. Bu beyefendi, bazı şeyleri birbirine karıştırıyor. 15 Temmuz’da havalimanından kaçıp giderken tanklar ona nasıl yolu açtı? Tankların arasından nasıl bir koruma altında Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine gittiğini herkes biliyor. On binler havalimanında toplandığı zaman oradan nasıl kaçıp gitti ve daha sonra yaptığı açıklamalarda ne dedi? 'Haberim olsa ben de beklerdim.' dedi. Bu adam yalancı. Haberi yokmuş, haberi olmadığı için de beklememiş ve hemen Bakırköy Belediye Başkanı'nın evine kahve içmeye gitmiş."

'MÜSLÜM BABA GİBİ, TAM DAMARDAN BİR SORU OLDU'

"İki hafta önce Kılıçdaroğlu elektrik faturasını ödemeyeceğini söyledi. CHP zihniyeti zaten bu ülkeye verdiği zararın faturasını ödememişti. Fatura ödememe alışkanlığı buradan mı geliyor?" sorusu üzerine Erdoğan, şu cevabı verdi:

"Müslüm Baba gibi, tam damardan bir soru oldu. Zaten Cumhuriyet Halk Partisi, tarih boyunca hep bu millete fatura ödetti, hala ödetmeye devam ediyor. Ama şunu bilmesi lazım ki artık o dönemler geride kaldı. Şu anda Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarda. Sen elektrik faturasını ödememe yoluna mı gidiyorsun? Atılacak adım bellidir. Bir daha sen bu millete bedel ödetemezsin. O tarih oldu. Ondan sonra sokaklara çık bağır. Ankara'dan İstanbul'a da bir daha kolay kolay yürüyemezsin. Bir de bu işin bu yönü var."

ELEKTRİK FATURALARINDA DÜZENLEME NASIL OLACAK?

Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçen haftaki Bakanlar Toplantısı'nda elektrik faturası konusunda vatandaş lehine düzenlemeler yapılacağı noktasındaki mesajlarına işaret edilerek bu konuda masadaki formülün netleşip netleşmediği yönündeki soru üzerine, şu bilgileri paylaştı:

"210 kilovatsaate kadarki indirimli tarifede ve 210 kilovatsaatin üstündeki birim fiyatlarda vatandaşlarımızın lehine olacak yeni bir düzenleme imkanı üzerinde şu anda çalışılıyor. Esnaf ve sanatkarlar için de indirimli bir tarife söz konusu olabilecek. Sivil toplum kuruluşlarının elektrik aboneliği de ticarethane statüsünden konut statüsüne dönüştürülecek. 1 Mart itibarıyla bu uygulamaya geçmeyi planlıyoruz. Bu adım da milletimizin sesine kulak verdiğimizin göstergesidir. Vatandaşlarımızı rahatlatacak çözümler sunmaya devam edeceğiz."

MARKETLERDEKİ KDV İNDİRİMİ

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Marketler de gündemdeki yerini koruyor. KDV indirimine gittiniz ama buna rağmen marketler önce zam yaptı, sonra sözde o indirimler geldi. Vatandaşlar da marketlere çok tepkili. Bir yandan çalışmaları biliyoruz, halihazırda cezalar kesiliyor. Vatandaşların tepkisi cezaların yetersiz olduğu yönünde. Nasıl bir süreç işleyecek?" sorusu üzerine, "Vatandaşlarımız müsterih olsun." vurgusunu yaptı.

Gerek Ticaret Bakanlığının gerekse Hazine ve Maliye Bakanlığının KDV indirimlerinin fiyatlara yansıtılıp yansıtılmadığıyla ilgili incelemeleri sıkı bir şekilde yaptığına işaret eden Erdoğan, şöyle konuştu:

"Burada ciddi bir denetim ve yaptırım mekanizmamız söz konusu. Bunun haricinde bir ürünün fiyatının önce 50 liradan örtülü bir şekilde 100 liraya çıkarılıp sonra da yüzde 40 indirim yapıldığı söylenerek 60 liraya satılması gibi uygulamaların da önünü kestik. Bu yolla enflasyona da aslında önden bir yükleme yapılıyordu. Yine yüksek fiyatlarla alakalı kurulumuz şikayet ya da denetimler sonucu herhangi bir tespiti olması durumunda gerekli cezaları kesiyor ve bunların tahsili sağlanıyor. Aynı şekilde stokçuluğa yönelik tespitlerde de gerekli müeyyideler uygulanıyor. Serbest piyasa ekonomisinin sağladığı alanların suistimaline, vatandaşımızın aldatılmasına ve hakkının yenmesine asla müsaade etmeyiz. Cezalarla ilgili bazı artırımlar söz konusu oldu. Tekrarı halinde bu cezalar daha da artırılarak uygulanır."

'Hal Kanunu ile alakalı bir taslağımız var'

Hal Yasası'na ilişkin soruya karşılık Erdoğan, tüketiciye yönelik üzerinde çalıştıkları 4 düzenleme bulunduğunu bildirdi. Bunlardan birinin tüketiciyi korumaya yönelik bitme aşamasında bir düzenleme olduğunu dile getiren Erdoğan, "İkincisi e-Ticaret'le alakalı düzenleme. Üçüncüsü perakende ve dördüncüsü de Hal Kanunu. Bunların hepsi birlikte düşünülebilir. Hal Kanunu'yla alakalı bir taslağımız var ama arzu ettiğimiz neticeyi alabilmek için sıralı bazı adımların gerçekleşmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı.

Bu arada Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının büyük illerin büyük hallerinin çıkışlarında kontrol noktaları oluşturduğunu aktaran Erdoğan, burada hem Hazine ve Maliye Bakanlığının hem de Ticaret Bakanlığının denetim elemanlarının bulunduğunu anlattı.

Ürünlerin halden çıkışından markete ulaştığı fiyata, kamyonların taşıdıkları miktara kadar bir denetimin söz konusu olduğunu bildiren Erdoğan, şöyle devam etti:

"Halleri tam anlamıyla kayıt altına almak istiyoruz. Çıkacak olan düzenlemeyle hem hal içerisindeki yönetimin regüle edilmesini hem oraya üreticilerin girmesini sağlayacağız. Yani orada belli bir kotada üretici birliklerine bir kontenjan vereceğiz ve onların hallere girmesini sağlayacağız ki fiyatların dengelenmesinde bir rol oynayabilsinler. Tabii taslağımız var ama bu düzenlemeleri yapıp akabinde onu geçireceğiz. Bir sıralaması ve bir mantığı var kendi içerisinde."

HABLEMİTOĞLU CİNAYETİNİN KİLİT İSMİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Ukrayna'dan getirilen Necip Hablemitoğlu cinayetinin kilit ismi Nuri Gökhan Bozkır'ın Ankara Emniyet Müdürlüğünün 12 günlük çabası sonucunda itirafçı olduğunun, cinayeti nasıl işlediğini bütün ayrıntılarıyla anlattığının ancak verdiği isimlerle bu işin kapatılacağı, sonuca götürülemeyeceği gibi iddiaların gündeme getirildiğinin hatırlatılması üzerine Nuri Gökhan Bozkır'ın Ukrayna'dan MİT marifetiyle Türkiye'ye getirildiğini ve Emniyet Müdürlüğünde sorgulandığını anlattı. Erdoğan, şunları kaydetti:

"Sorgusu sonrası tutuklanarak cezaevine gönderildi. Birtakım ifadelerde bulundu. Söylediklerinin o ölçeklere oturup oturmadığı, neyi tarif edip etmediği, ifadede bulunduğu kişilerin o tarihteki baz ve HTS kayıtlarıyla nerede olduğuyla beraber değerlendirilecek. Ama meselede bir FETÖ izi olduğu ilk başta da bugün de o dosya içerisinde netleşmiş durumda. Onun için Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı da bu konuda ciddi bir şekilde analiz ortaya koyuyor. Emniyet de öyle. Birlikte bir çalışmayı devam ettiriyorlar."

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (25)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
25 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN