Şişli Belediye Başkanı Emrah Şahan: “Vatandaşımız rahat olsun, SGK borcumuzu da hizmet borcumuzu da öderiz”

Şişli Belediye Başkanı Emrah Şahan: “Vatandaşımız rahat olsun, SGK borcumuzu da hizmet borcumuzu da öderiz”

Geçtiğimiz hafta Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CHP’li belediyelerin SGK borcunu açıklamasının ardından başlayan tartışmalar büyüyor. 1.8 milyar TL borcu olduğu belirlenen Şişli Belediyesi, en fazla borcu olan ilçe belediyesi oldu. Şişli Başkanı Emrah Şahan gündemdeki SGK borçları, sokak köpekleri yasası gibi bir çok konuda KARAR’ın sorularını yanıtladı.

SEMA KIZILARSLAN

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, CHP’li belediyelerin SGK borcunu gündem etmesiyle başlayan ve iktidar ile muhalefet arasında giderek büyüyen polemiğin ardından, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan “en büyük üçüncü borcu olan” şehirleri açıkladı.

Buna göre en fazla borcu olan belediyeler Ankara, İzmir, İstanbul, Adana ve Şişli.

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Şişli Belediye Başkanı seçilen Emrah Şahan, belediyenin borçları ile ilgili KARAR’ın sorularını yanıtladı.

"ŞİŞLİ BELEDİYESİ BORCUNU ÖDER, ÖDEYECEK DE TABİİ Kİ"

-SGK borçları siyasi bir mesele olarak açıldı. Bu yüzden siyasi bir mesele olarak tartışılmaya devam ediyor. Son 5 yılda ciddi oranda artan, 120 milyondan 1.8 milyara çıkan bir borç var. Üstelik Şişli Belediyesi bir ilçe belediyesi. Genelde CHP’nin bu meseledeki argümanı, Bursa Belediyesi gibi AK Parti’den CHP’ye geçmiş şehirlerden borç kaldığı şeklinde. Ancak Şişli, çok uzun bir süredir CHP’de. Bu yıllanmış vergi borcu ile ilgili ne düşünüyorsunuz?

Birincisi şöyle bir durum var: Çoklu krizlerle toplum olarak mücadele ediyoruz. Ve bu toplumun, ülkenin gerçek bir sorunu var: Enflasyon. Yoksulun daha yoksullaştığı, zenginin de daha zenginleştiği bir süreçteyiz. Bakın, son bir yılda ultra zengin oranının dünyada kendi nüfusuna oranla en fazla arttığı ülke Türkiye. Ve biz derin bir yoksulluk konuşuyoruz. Gerçek gündem, karnını doyuramayan ve bunun için okula gidemeyen ilkokul ve ortaokul öğrencileri, büyük kentlerde yaşam maliyetleri çok arttığı için üniversite tercihi yapamayan öğrenciler. Gerçek gündem işsizlik. Belediyelerin SGK'ya olan borçları üzerinden bir yapay tartışma yaratılıyor. Yine bir kutuplaştırma, yine bir ötekileştirme.

Bakın, devlet, devlete, kamu, kamuya borcunu öder. Şişli Belediyesi'nin 1.8 milyar borcu vardır. Şişli Belediyesi borcunu öder, ödeyecek de tabii ki. Ama şunu da görmezden gelmeyelim: 18 yılda 220 milyar dolar bir avuç firmaya aktarıldı. Yine bu firmalara 128 kez vergi ve harç indirimi yapıldı.

Bakın, basın açıklamamda da söyledim. Devletin, çiftçinin bankasından tekil bir şirkete verdiği krediyi hâlâ tahsil edemediği bir devletten bahsediyoruz. Konunun bir de bu tarafı var. Yurttaşın esas gündemi yoksulluk.

Burada belediye nerede? Her şey tek adamın ağzında olduğu için yurttaşından koptu iktidar. Biz bu yüzden Kent Lokantası açıyoruz. 2019-2024 arasında Ekrem İmamoğlu öğrenci burslarını, yurtları bu kadar önemsedi ve açtı. Bu yüzden kreş açıyoruz. Herkesi eşitlememiz lazım. Hikaye bir eşitlenme hikayesi. Hikaye gerçekten yoksulun yanında olma hikayesi. Çünkü lastik patladı artık. Biz bu yamayı Kent Lokantası açarak, kreş açarak, kütüphane açarak yapıyoruz.

Bize düşen görev, yurttaşın gerçek konularına ilişkin sorunlara çözüm üretebilmek, çözüm enstrümanları geliştirmek ve bunu en güçlü şekilde yerelde yapmak. 2019-2024 arasında İstanbul'da büyük bir başarı gösterdiğimiz için, sadece SGK borcu değil, yasal, yönetimsel, hukuksal tüm engellemelere rağmen başarılı olduğumuz için bugün İstanbul'da 26 belediyeyi aldık. Cumhuriyet Halk Partisi yerelde iktidardır.

Bu borç tartışmalarının bir taraftan gerçek gündem olmadığını, konuşulacaksa da konunun diğer boyutlarının konuşulması gerektiğini, şimdiye kadar devletin alması gerektiği ve almadığı borçlarında hesabını vermesi gerektiğini ısrarla söylüyorum.

"AK PARTİ YİNE YANILDI"

-Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 14 aydır görevde ve bir ekonomi modeli uyguluyor. AK Parti cephesinde argümanlardan biri de şu: Bu modelde kemerler sıkılacak, vergiler daha da artırılacak ve herkes bir şekilde elini taşın altına koyacak ki ekonomi kısa bir zamanda düzelsin. Bu anlamda SGK borçları da şu an gündeme alındı. Buna ne dersiniz?

Evet, doğru. Ama buradaki durum şu: Bunu belediyelerin SGK borcu üzerinden konuşmaktansa, biraz önce bahsettiğim gibi, affedilen vergi borçları, affedilen SGK borçları, devletin bankalarından verilerek tahsil edilemeyen krediler üzerinden konuşamadıkları için buradan konuşuyorlar.

Çünkü AK Parti yine yanıldı. Çünkü kendi yarattıkları ekonomi politikaları içerisinde şu anda toplum boğuluyor. Ve bunun bedelini seçmen ve yurttaş ödüyor. Bütün bu tartışmalar dışında bize düşen görev, bunu bir siyasi kutuplaşma, siyasi ötekileştirme, bir siyasi malzemenin ötesinde sorunu çözmek ve artık yerelde hizmet etmek. Çünkü vatandaş çok yorgun.

Israrla, bütün ötekileştirme politikalarına rağmen, tüm kamu kurumlarının doğru bir akılla çözüm üretmesi lazım.

Ekonomik krizin etkilediği belediyelerden biri de tabii ki Şişli Belediyesi. Şişli, gelişmişlik endeksinde Türkiye'de bir numaradır ama Şişli'nin üçte ikisi yoksuldur. Şişli'de çok derin yoksulluğu yaşadığımız mahalleler var. Bu, bize belediyenin üzerindeki yükün ne kadar fazla olduğunu gösteriyor. Fakat konunun teknik boyutunu tartışacaksak, bu konu 2019'da çıkan "taşeronları kadroya geçiriyoruz" kandırmasıyla belediyelerin sürüklendiği bir çıkmaza doğru gider. Şişli de buradan nasibini almıştır.

Fakat Şişli yurttaşlarıma sesleneyim; bu borçlar ödenir. Bunlar da geçer. Bunları düşünmesinler. Vatandaşlarımızın gerçek konuları ve gerçek sıkıntıları var. Biz onlara çözüm üretmek zorundayız. Biz o çözümler için çalışacağız. O çözümleri üretmek için geldik bu koltuğa. Bu yüzden hiçbir bahane olamaz bizim için. Biz buna inat sosyal demokrat, halkçı ve vatandaşın gerçek hayatına dokunan projeler üreteceğiz.

"BİZE GELEN HERHANGİ BİR HACİZ BİLDİRİMİ YOK"

-SGK borçları meselesini ilk duyduğunuzda ne hissettiniz, canınız sıkıldı mı?

Hayır, canım hiç sıkılmadı. Benim odaklandığım şey başka. İşe odaklanmış durumdayım. Tabii ki kurumun finansı önemli. Tabii ki kurumun bu krizlerini biliyorum. Tabii ki kurum bir kriz içerisinde, bunun da farkındayım. Ama bu bana has bir şey değil. Bütün kurumlarda var. Bunu aşarız. Şişli'nin bu potansiyeli var. Şişli herhangi bir ilçe değil. Şişli İstanbul'un merkezi. Şişli, Türkiye'nin gayri safi milli hasılasının yüzde 7'sinin olduğu bir ilçe. Şişli Belediyesi borcuyla değil, hizmetiyle anılacak bir belediye.

-Size gelen herhangi bir haciz bildirimi oldu mu?

Bize gelen herhangi bir haciz bildirimi de yok.

“BU PATLAK LASTİĞE YAMA YAPA YAPA GİDECEĞİZ. EN SONUNDA DA LASTİĞİ DEĞİŞTİRECEĞİZ”

-Başkanlık adaylığınız döneminde SGK borçları gibi bir takım sorunların önünüze çıkacağını tahmin etmiş miydiniz?

Tabii ki. Çünkü 2019-2024 arasında İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin yaşadıklarını unutmayın. Bu ülkede İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi, sonra seçim iptal edildi. Dolayısıyla olmaz dediğimiz bir şey yok. Ama ısrarla şunu ekliyorum: Vatandaşımız müsterih olsun. Yurttaş rahat olsun. Biz hiçbir şeyi mazeret gösteremeyiz. Bu dönem, "engellendik" diyeceğimiz bir dönem değil. Artık iktidarız. Dolayısıyla bir iktidar özgüveniyle, Sayın Genel Başkanımızın da dediği gibi, iş üreteceğiz. Bu patlak lastiğe yama yapa yapa gideceğiz. En sonunda da lastiği değiştireceğiz inşallah.

"SOKAK HAYVANLARI MESELESİN DE BİR KAMU YÖNETİCİSİ OLARAK HER İKİ TARAFINDA SESİNİ DUYMAK ZORUNDAYIZ"

-Gündemde sokak köpekleri konusunda meclisten geçen yasayla birlikte yasayı uygulamayan belediyelere bir yaptırım olacağı meselesi de var. İktidar, CHP’yi sıkıştırmaya ve kıskaca mı almaya çalışıyor sizce? Bu yasayı uygulamayacağınızı söylediniz. Peki Şişli Belediyesi ne yapacak? Bu sorunla ilgili nasıl bir çözüm ve strateji izleyecek? Şöyle değerlendirmeler var: “Sokak köpekleri mevzusu ile birlikte AK Parti yine çoğunluğun ve halkın sesi oldu, CHP ise yine elitistlerin ya da daha orta-üst sınıfın temsilcisi oldu.” Bu yoruma ne dersiniz?

Toplumda böyle bir şey kalmadı artık. Kimsenin buna mecali de yok. Buna izin vermememiz gerekiyor. Onun için "ortak akıl" diyorum. Onun için "gerçek müzakere masaları", yurttaşı duyan, sivil toplumu duyan, yereli duyan, ilçesi, büyükşehri, bürokrasisi, sorunu yaşayan vatandaşı duyan bir normda siyaset üretmemiz lazım.

Seçim çalışmaları sırasında Şişli Camii'nin önünde bir meydan tasarımı yaptık. Şişli’li bir yurttaşımız geldi ve "Burada bir tasarım yaptınız ama bu güvercinlerin yıkanabileceği bir havuz yapmadınız. Dolayısıyla bu tasarım yanlış" diye bir şikayetini belirtti. Doğru bir hassasiyetti. Çünkü oranın gerçeği de oydu.

Aynı gün Kuştepe'de köpek ısırdığı için hastaneye kaldırılan, ağır yaralanan bir çocuğumuzu da ziyaret ettik. İkisi de aynı ilçede. Aralarında 1-1,5 km mesafe var bu iki olayın. Bu konuyu elitizmin popülist bir malzemesi haline dönüştürmeden, bir ortak akılla yürüteceğimiz, hayvanların yaşam hakkını savunacağımız ama ilgili tüm aktörlerle beraber masada konuşacağımız bir norma taşımak zorundayız.

Türkiye'de çok uzun süredir her konu tek adamın ağzından çıkıp karara bağlanarak yasalaştığı için hala buna alışamadılar. Bu konunun aktörleriyle beraber Türkiye Belediyeler Birliği, ilçe belediyeleri, büyükşehir belediye birlikleri, veteriner hekimleri odası ve konunun aktörleri ve paydaşları ile birlikte hareket ederek çözüm yoluna gideceğiz. Konu yerelde farklılıklar gösteriyor.

Bir ilçede bu konu başka türlü konuşulurken, başka ilçede bambaşka türlü konuşulabiliyor. Ama temelde tabii ki savunacağımız şey bir yaşam hakkıdır. Hayvanların yaşam hakkıdır. Ama bunu konuşurken de yurttaşın bu konuyla ilgili taleplerini, isteklerini, şikayetlerini ya da zorlandığı yerleri de duyarak çözümler üretmek zorundayız. Fakat bu, "Ben dedim oldu," diye olmaz. Bu, ortak akılla olur.

Bir tarafta güvercin havuzunu dert edenler var, bir tarafta oğlunu köpek ısırdığı için yoğun bakıma kaldırılmış bir annenin feryadı var. Bir kamu yöneticisi olarak her ikisini de duymak zorundayız.

"VATANDAŞIMIZ BORÇLAR KONUSUNDA MÜSTERİH OLSUN. BİZ DEVLETE OLAN BORCUMUZU DA ÖDERİZ, MİLLETE OLAN HİZMET BORCUMUZU DA ÖDERİZ"

-Başkanlık görevine gelişinizde 4. ay dolmak üzere. 4 aylık süreçte neler yaptınız?

Tabii, çok iş yaptık. 100 günde 50 projemiz var. Şişli’nin kendi potansiyelini, kendi kalkınma potansiyelini değerlendirdiğimiz işler bunlar. Mesela Perpa'da istihdam ve kalkınma merkezi açtık. Perpa, beş bine yakın şirketin olduğu, günlük yüz bin insanın sirkülasyonuna girdiği, yıllık 10 milyar dolarlık hacmi olan bir yapı. Biz burada bir İstihdam ve Kalkınma Merkezi açtık. Hedefimiz on bin yeni istihdam.

Kentsel dönüşüm çok önemli bir konu. Kuştepe'yi hep ayrı tutuyorum. Mahmut Şevketpaşa ve Kuştepe'de iki kentsel dönüşüm ve planlama ofisi açtık. Mış gibi açmıyoruz. Bu iki, üç yıl içerisinde orada neyi konuşacağız, nasıl bir programlama yapacağız, bunlar belli. Ayrıca, 11 mahallede 366 hektarlık bir alana ilişkin planlama çalışmalarımızı bitirdik ve Eylül'de bunları hayata geçiyoruz. Burada özellikle kentsel dönüşüm ve planlama çalışmalarıyla hem sahayı hem yurttaşı motive edeceğimiz bazı kararlar alıyoruz. Bu kararların, özellikle bu alanda dönüşümü çok hızlandıracağını düşünüyoruz.

İBB Miras ile çok güzel bir ortaklık başlattık. Şişli Mirası'nı açtık. Feriköy'de bir su deposunu hem bir kütüphaneye, hem bir etkinlik alanına, vatandaşların gelip rahat nefes alabileceği, faydalanabileceği bir sosyal tesise çeviriyoruz. Projeyi çok hızla bitireceğiz. Çok önemsediğimiz bir iş.

Emekliye pazar yardımını çıkarttık. Bunu da çok önemsiyoruz. Emeklinin geçim sıkıntısı çektiğini biliyoruz. Gelecek hafta itibariyle muhtemelen ilk ödemeleri hızlıca yapacağız. Yeni kent kafelerimizi hizmete açtık. Gezici kent kafe hizmeti açtık. Gezici kent lokantasını açtık. Gençler evden çıkarken termoslarına bir kahve koyup çıkıyorlar. Yani dışarıdan kahve içemiyorlar, dışarıdan bir şey alamıyorlar. Onlara çok ucuza, uygun fiyata kahve ve yanına biraz atıştırmalık verdiğimiz bir gezici kent kafe yaptık.

Kimseyi yalnız bırakmıyoruz. İşimiz bu, eşitlemek. Ekrem Başkan'ın da söylediği gibi, bu kentin çocuklarını eşitlemek en büyük işimiz. Bunu yerelden yapmak, kadını eşitlemek, çocuğu eşitlemek, genci eşitlemek en büyük işimiz. Bunlar yaptığımız ilk 100 günde yaptığımız 50 projenin sadece bir kısmı.

Biz, yereldeki iktidarımızı çok güçlü kullanarak buna ilişkin çözümler üreteceğiz. Ürettiğimiz çözümlerle de inşallah sonrasında lastiği değiştireceğiz. Halledeceğiz; 2019-2024 arası bunun ispatıdır. Şu 100 günlük süreçte Şişli'de yaptıklarımız da bunun ispatıdır. İspat etmeye de devam edeceğiz.

Vatandaşımız borçlar konusunda müsterih ve rahat olsun. Biz devlete olan borcumuzu da öderiz, millete olan hizmet borcumuzu da öderiz. Ve bizden beklenilen hizmeti, bizden beklenilen çözümleri de üretiriz.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR (1)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
1 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN