Jeofizik Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Övgün Ahmet Ercan, Marmara Bölgesi’nde iki büyük depremin yaklaşmakta olduğunu belirterek İstanbul ve Tekirdağ için önemli uyarılarda bulundu. Ercan, bu depremlerin 17 Ağustos 1999 Gölcük Depremi’nden daha yıkıcı olabileceğini ifade etti.
İSTANBUL’UN EN YÜKSEK RİSKLİ BÖLGELERİ
Mynet’ten Ufuk Dağ’ın haberine göre, Prof. Dr. Ercan, İstanbul’un Avrupa Yakası’nda olası bir depremin zarar verme riskinin yüzde 65 olduğunu, Anadolu Yakası’nda ise bu oranın yüzde 35 olduğunu belirtti. Depremin merkez üssünün Avrupa Yakası’nda olacağını vurgulayan Ercan, özellikle Küçükçekmece ve çevresindeki yoğun yapılaşmanın büyük tehlike oluşturduğunu söyledi. Suriçi, Fatih, Zeytinburnu, Küçükçekmece, Bakırköy, Bağcılar, Güneşli ve İkitelli gibi bölgelerin yüksek risk taşıdığını belirtti.
ANADOLU YAKASI’NDA RİSKLİ BÖLGELER
Anadolu Yakası’nda da tehlikeli bölgeler olduğuna dikkat çeken Ercan, Fenerbahçe’nin Kurbağalıdere kesimleri, Maltepe ve Kartal sahil bölgeleri, Tuzla ve Adalar’ın bazı kesimlerinin risk altında olduğunu ifade etti.
TEKİRDAĞ İÇİN UYARI
Marmara Ereğlisi önünde 7-7.2 büyüklüğünde bir deprem beklediğini açıklayan Ercan, Tekirdağ’daki yazlık bölgelerin ciddi risk taşımadığını ancak genel olarak bölgenin büyük bir yıkımla karşı karşıya kalabileceğini söyledi. Bu depremin Tekirdağ’a yakın olacağını ve büyük bir etki yaratacağını belirtti.
İSTANBUL’UN EN GÜVENLİ BÖLGELERİ
Ercan, İstanbul’un en güvenli bölgelerinin şehrin kuzeyinde yer aldığını belirtti ve yeni havalimanının bu bölgeye yapılmasının yerleşimi kuzeye kaydırdığını söyledi. Ancak, İstanbul’un yoğun yapılaşma yükünü kaldıramayacağını ve kentsel dönüşümün değil yapısal dönüşümün zorunlu olduğunu vurguladı.
DEPREMLERİN SÜRESİ VE ETKİSİ
Ercan, ilk depremin 20-35 saniye, ikinci depremin ise 30-40 saniye süreceğini belirtti. Marmara Bölgesi’ndeki sarsıntıların 2-3 yıl boyunca devam edeceğini öngördü. İstanbul’un yapı yoğunluğunun, depremin küçük bile olsa büyük etkiler yaratabileceği konusunda uyarıda bulundu.
Ercan, “İstanbul’daki dönüşümler zengin semtlerde yapılıyor, yoksul semtlerde ise maalesef gerçekleşmiyor” diyerek ekonomik adaletsizliğin depremlerin etkisini artırdığına dikkat çekti.
