Altı yaşında bir çocuğun ailesi tarafından evlendirilip yıllarca cinsel istismara uğradığına ilişkin iddia Türkiye’yi ayağa kaldırdı. Dosyadaki mağdur ifadesi ve ses kaydıyla ortaya çıkan korkunç gerçeklere rağmen davanın beş ay sonraya ötelenmesi ve vahim olayda henüz gözaltı kararı dahi alınmaması toplumdaki infiali büyüttü.
‘MAĞDURUN RIZASI’NA ATIFLA TAKİPSİZLİK VERMİŞ
Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşındayken dini nikâhla evlendirdiği kızı H.K.G.’nin (24) istismar davası Türkiye’yi sarstı. İnfial yaratan olaya ilişkin dava dosyasındaki detaylar toplumdaki öfkeyi körükledi. Fail Kadir İstekli’ye 67, anne ile babaya 22 yıl istenen davanın ilk duruşmasının beş ay sonra yapılacak olması da tepki çekti. Ayrıca genç kız 14 yaşındayken 2012’de 39 gün içinde takipsizlik verilen soruşturmada ‘mağdurun rızası’na ve ‘karı-koca hayatı’na atıf yapıldığı ortaya çıktı.
‘ÇOCUKLAR EVLENİYOR DİYE DÜŞÜNÜYORDUM’
Ses kayıtları da kan dondurdu. Konuşmalarda İstekli’nin çocuğa her gün istismarda bulunduğunu teyit ettiği ifadeler yer aldı. Şu an 24 yaşında olan H.K.G. savcıya verdiği son ifadede “Ben çocuklar küçükken evleniyormuş gibi, herkes böyleymiş gibi düşünüyordum. Wattpad’den tanıştığım bir abla ‘devlet seni korur’ deyince, kaçtım” ifadesini kullandı. Karar yazarı-hukukçu Figen Çalıkuşu ise “Tüm kadınlar duruşmaya katılmalı. ‘Neden bir tane tutuklu yok’ sorusunu hep birlikte sormalıyız” diye konuştu.
SKANDALDA NE GÖZALTI NE DE TUTUKLANAN VAR
Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşındayken dini nikâhla evlendirdiği kızı H.K.G.’nin cinsel istismar davası Türkiye’yi sarstı. Olaya ilişkin detaylar toplumdaki öfkeyi körükledi. Faile, anne ve babaya hapis istenen davanın ilk duruşmasının beş ay sonra yapılacak olması da eleştirildi. Dosyadaki mağdur ifadesi ve ses kaydıyla ortaya çıkan gerçekler toplumdaki infiali büyüttü. Vahim olayda henüz gözaltı kararı dahi alınmaması tepkileri artırdı.
İsmailağa Cemaatine baplı olan Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in 6 yaşındayken dini nikâhla evlendirdiği kızı H.K.G.’nin (24) istismar davası Türkiye’yi sarsmaya devam ediyor. İnfial yaratan olaya ilişkin dava dosyasındaki detaylar da toplumdaki öfkeyi körüklüytor. Fail Kadir İstekli’ye 67, anne ile babaya 22 yıl istenen davanın ilk duruşmasının beş ay sonra yapılacak olması da tepki çekti. Ayrıca genç kız 14 yaşındayken 2012’de 39 gün içinde takipsizlik verilen soruşturmada ‘mağdurun rızası’na ve ‘karı-koca hayatı’na atıf yapıldığı ortaya çıktı. Öte yandan dava dosyasına da eklenen ses kayıtları da kan dondurdu. Konuşmalarda İstekli’nin çocuğa her gün istismarda bulunduğunu teyit ettiği ifadeler yer aldı.
"ÇOCUKLARIN EVLENMESİ NORMAL SANIRDIM"
H.K.G., ifadesinde “Kadir İstekli, evlendiğimizi söyledi. ‘Evliler böyle oyun oynarlar, ama bu oyun kimseye söylenmez’ dedi. Çocukların evlenmesi normal sanıyordum. Wattpad’den tanıştığım bir abla, ‘devlet seni korur’ deyince, kaçtım” şeklinde konuştu. Savcılık, 4 saat 42 dakikalık ses kaydını bilirkişiye deşifre ettirirken, dava dosyasına da giren ses kaydının dökümü de ortaya çıktı. Dökümde Kadir İstekli’nin “Seni çok isteyen vardı H.K., Demek bi çekiciliğin var işte” dediği yer aldı.
"KEŞKE 6 YAŞINDA ... GİRMESEYDİK"
Dava dosyasına giren ses kaydının dökümü ise şöyle: H.K.G: Ahaa. O zaman keşke 6 yaşında ilişkiye girmeseydik, kesin mutlu olurduk biz ya dimi. Kadir İstekli: Yani orası öyle dediğin gibi de. (...) Öyleydi, böyleydi, öyle olsaydı, böyle olsaydı, olmuyo işte. H.K.G: Ama üzülüyo insan yani. 6 yaşında birlikte olmaya başladık diye mi bırakamadın sonradan beni yoksa. Kadir İstekli: Niye. Niye bırakcaktım ben seni. Ya ben seni seviyorum, sen anlamıyon. Senin anlamadığın nokta şurası işte. Malsın sen. H.K.G: Hocam inanılır gibi bir şey değil ki. Küçüçük bi çocuğu insan nasıl sever. Kadir İstekli: Üffff. Ya anlamıyo musun. Ufacık bi daire. Bi sen bi ben dimi ve benim kendi akranlarım var.
‘NE OLDU 7/24 ..... Mİ GİRİYODUK BİZ’
Kadir İstekli: Düşün işte düşün ya. Geliyordum sana ders yaptırıyordum. Yani sen orda olduğun zaman sıkıntı yok. Uyuyordum, mesela film seyrediyordum. Oydu, buydu orda mutluydum ben da. Yan tarafa gittin, bi saat gelmedin, kızıyo muydum. Kızmıyo muydum? Ne oldu 7/24 ilişkiye mi giriyoduk biz. H.K.G: Her gün yani. Kadir İstekli: A tamam da. 7/24’mü. H.K.G: Evet. Kadir İstekli: Ne oldu 10 dakika git yan tarafa. 1 saat kal, 2 saat kal, 3 saat kal. Ama yok da olmuyodu işte da. Hatırlamıyo musun. İlla bana gelip tak, tak kapıya vuruyodun. Garip bi olay, yine aynıyım, değil miyim sor bakım bana.”
İLK SORUŞTURMA 39’GÜNDE KAPATILDI
H.K.G’nin istismar edildiği gerekçesiyle 2012’de başlayan soruşturma 39 gün sonra takipsizlik kararıyla sonuçlandı. Kararda ‘rıza’ya atıf vardı. Ancak 2012’de çocuk olan H.K.G’nin soruşturma sırasında yapılan kemik testi muayenesine ailesi tarafından 21 yaşındaki birinin koyulduğu ortaya çıktı.
8 GÜN OLDU BİR GÖZALTI BİLE YOK
Öte yandan olayın ortaya çıkmasının üzerinden 8 gün geçmesine rağmen şimdiye kadar ‘yargı’ devreye girmedi. Aradan geçen sürede infial uyandıran olaya ilişkin ne gözaltına alınan ne de tutuklanan oldu.
TWEET ATSA SABAHA KARŞI ALINIRDI
Düşünce ya da hakaret suçlarında işletilen hukuki süreç korkunç bir karanlığın gün yüzüne çıktığı davada işletilmedi. Yıllarca çocuğa istismarda bulunan fail ile buna yol veren aileye üyeleri hakkında harekete geçilmedi. Sosyal medyada “Burada bir mesaj paylaşan anında gözaltına alınıyor, bu vahim olayda herkes kör-sağır” paylaşımları yapıldı.
‘NEYİ BEKLİYORSUNUZ? DÜNYAYI BAŞLARINA YIKIN
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Hiranur Vakfı kurucusu Yusuf Ziya Gümüşel’in, altı yaşındaki kızını “imam nikahıyla” evlendirip çocuğun cinsel istismara uğramasına sebep olduğu olaya ilişkin iktidara seslendi: “6 yaşında çocuğun tecavüze uğraması konusunda daha neyi bekliyorsun ey saray hükümeti? Fotoroman’ı geç, ondan kimse bir şey beklemiyor zaten, devlet hemen gerekeni yapsın. Bunu yapanların, buna vesile olanların, dünyayı başlarına yıkın! Neyi bekliyorsunuz? Neyi seyrediyorsunuz?”
‘HİÇBİR KİŞİ, AİLE, PARTİ, CEMAAT TARİKAT MİLLETİN ÜSTÜNDE DEĞİL’
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu “Bize göre; hiçbir kişi, aile, dernek, vakıf, parti, cemaat, tarikat milli egemenliğin üstünde olmaz ve olamaz. Amacımız; toplumda en yüksek hürriyetin, en yüksek eşitlik ve adaletin sağlanması ve korunması ise işte tam da orada çocuklar ve kadınlar ayrı bir yerde duruyor. Eşitlik duygusu çok kıymetlidir. Eşitlik duygusunun bir başka tarifi; hiç kimsenin arkada kalmaması, herkesin aynı yolculuğu, eşit duygularla, eşit temelleri edinerek yürüyüşünün sağlanması meselesi. Bu konuda tavizler verilmesine, görmezden gelinmesine asla müsaade etmeyiz. Örneğin; bir çocuğun evlendirilmesi, çocuk istismarının normal kabul edilmesi, çocukların fiziki ya da psikolojik bütünlüğünü hiçe sayan anlayışlara müsaade etmemiz mümkün değildir” dedi.
