Türkiye’nin birçok yeri binlerce yıllık önemli kalıntılarla dolu. Bunlardan biri de o ilimizde ortaya çıktı. Tam 7 bin 450 yıl önce toprağa gömüldüğü öğrenildi. İşte konuya ilişkin detaylar…
Kahramanmaraş’ın Türkoğlu ilçesindeki Domuztepe Höyüğü’nde gerçekleştirilen kazılarda, 7 bin 450 yıllık tarihi eserlere ulaşıldı. Hacettepe Üniversitesi Arkeoloji Bölümü’nden Doç. Dr. Halil Tekin’in liderliğindeki ekip, bu süreçte devasa silolar ve ilginç buluntularla karşılaştı. Domuztepe’nin, Göbeklitepe ile Sümer’i birbirine bağlayan önemli bir halka olduğu ifade edildi.
DOMUZTEPE’DE YENİ BULUNTULAR
Hacettepe Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Halil Tekin, Domuztepe Höyüğü’nde sürdürülen kazı çalışmalarında milattan önce 5450 yıllarına ait (yaklaşık 7 bin 450 yıl öncesine) tabakada 3 metre çapında üç silo kalıntısına ulaşıldığını belirtti. Kazılar, 30 yıldır devam ederken, her aşamada daha büyük ve etkileyici bulgular ortaya çıkıyor.
Tekin, "Bunlar tek sıra taş temelli ve üst kısımlarının ahşap, saz ve dallarla kaplı olduğunu düşünüyoruz" diyerek bulguların büyüklüğüne dikkat çekti.
DEVASA SİLOLAR VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ
Tekin, iklimsel değişikliklerle ilgili bulguların da ortaya çıktığını belirtti. "Şiddetli bir kuraklık yaşanmış, ısı artmış, yağış seviyesi düşmüş ve insanlar ciddi bir biriktirme ihtiyacı hissetmiş" diyen Tekin, bu nedenle devasa siloların ortaya çıktığını ifade etti. Önceki kazılarda 20 metre doğuda dört büyük silo bulunduğunu hatırlatan Tekin, "Kazılar sürdükçe, höyüğün birçok yerinde devasa silolarla karşılaşmak normal" şeklinde konuştu.
SÜMER’İN ERKEN EVRESİNE AİT BULUNTULAR
Dönemin sosyal hayatını yansıtan önemli bulgulara da ulaşıldığını belirten Tekin, siloların yanında sayma amaçlı nesneler olduğunu, bunların taş veya pişmiş topraktan yapılmış objelerle kayıt tutulduğunu aktardı. "Yani yazının üç boyutlu halini görüyoruz" diyen Tekin, bu bulguların erken Sümer dönemine işaret ettiğini vurguladı.
GÖBEKLİTEPE İLE SÜMER’İ BAĞLAYAN HALKA
Domuztepe’nin, "Göbeklitepe ve çağdaşlarından sonra ne oldu?" sorusuna yanıt arayışında önemli bir yer olduğunu söyleyen Tekin, "Domuztepe, bu soruların yanıtını bulmamıza yardımcı olacak potansiyele sahip" dedi. Ayrıca, Domuztepe’nin, Göbeklitepe ile Sümer’i birbirine bağlayan önemli bir halka olduğunu belirtti.
MÜHÜRLERDEKİ GEOMETRİK ANLATIMLAR
Kazı çalışmalarında damga mühürlere de ulaşıldığını aktaran Tekin, bu mühürlerin dönem sanat anlayışı ve sembolizmi hakkında ipuçları sunduğunu ifade etti. "Mühürler, ticari malzemelerin mülkiyetini sağlamak için kullanılıyordu ve üzerlerindeki desenler, o dönemin sanat anlayışını yansıtıyor" dedi.
Kazı çalışmalarının önümüzdeki yıllarda yeni ve güçlü kanıtlar sunmaya devam edeceği öngörülüyor. Domuztepe’nin keşifleri, sadece Türkiye’nin değil, dünya tarihinin yeniden yazılmasına katkıda bulunacak gibi görünüyor.
