İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, sokak hayvanlarıyla ilgili kapsamlı bir yol haritasını kamuoyuyla paylaştı. İmamoğlu, "Tek bir sokak hayvanının bile uyutulmasına asla izin vermeyeceğiz" ifadelerini kullandı.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda yapılan değişikliklere yönelik sert eleştirilerde bulundu. İmamoğlu, bu yeni düzenlemenin toplum vicdanında derin yaralara yol açacağını belirterek, "Bu anlayış hukuken, ahlaken ve vicdanen kabul edilemez" dedi. İmamoğlu, İBB olarak sokak hayvanlarının korunması için atacakları adımları da açıkladı.
"TEK BİR SOKAK HAYVANININ BİLE UYUTULMASINA İZİN VERMEYECEĞİZ"
İmamoğlu, açıklamalarında, "İBB Başkanı olarak, bu süreçle ilgili stratejik yaklaşımımızı 5 başlıkta özetlemek ve vatandaşlarıma söz vermek istiyorum: Bu süreçte, tek bir sokak hayvanının bile uyutulmasına asla izin vermeyeceğiz." ifadelerini kullandı. İmamoğlu, kısırlaştırma, aşılama ve barınma imkanlarını geliştireceklerini vurguladı.
İmamoğlu, mevcut yasaların eksik uygulandığını ve denetim yapılmadığını belirterek, "Zaten 5199 sayılı yasanın hükümleri eksik uygulanmış, denetim yapılmamış, merkezi idare tarafından kanunun uygulanmasına yeterli kaynak sağlanmamıştı." dedi. Bu eksikliklerin sokak hayvanlarının korunmasında ciddi problemlere yol açtığını ifade etti.
"4 MİLYON CİVARINDA SAHİPSİZ KÖPEK VAR"
İmamoğlu, Türkiye'de 4 milyon civarında sahipsiz köpek bulunduğunu belirterek, "Ülkemizde son 20 yılda, yerel yönetimler tarafından, toplam 322 bakımevi inşa edilmiştir." dedi. Ancak mevcut bakımevlerinin kapasitesinin yetersiz olduğunu vurguladı.
"YENİ YASA İLE BARINMA SÜRESİ BELİRSİZ"
Yeni yasada barındırma süresinin belirsiz olduğunu ifade eden İmamoğlu, "Yeni yasa ile ‘yakala-aşıla-kısırlaştır-sahiplendirilinceye kadar barındır’ olarak belirlenmiştir." dedi. Ancak bu sürenin sonunda ne olacağına dair açık bir hüküm bulunmadığını belirtti.
İmamoğlu, bu sorunların çözümünde toplumsal dayanışma ve yardımlaşma kampanyalarıyla sokak hayvanları için sürdürülebilir çözümler geliştireceklerini ve bu yasanın hukuken, ahlaken, vicdanen uygulanabilir bir versiyonunu hazırlamak için uzmanlarla, meslek örgütleriyle ve sivil toplum kuruluşlarıyla iş birliği yapacaklarını ifade etti. "Bu yapacağımız çalışma ve bu ortaklaşa üreteceğimiz, birlikte bu sorunu çözme yolculuğunun da tam da bu ayrışmayı da ortadan kaldıracağına yürekten inanıyorum." dedi.
EKONOMİK KRİZ VE BÜTÇE SORUNLARI
İmamoğlu, yerel yönetimlerin bütçe oluşturma sürecinin zorluklarına değinerek, "Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik krizde, bu sürede böyle bir bütçeyi yerel yönetimlerin oluşturması imkansızdır" ifadelerini kullandı. Hayvan bakımevleri için gereken finansmanın yüksekliğine dikkat çekti.
ÇALIŞTAY VE İŞ BİRLİĞİ
İmamoğlu, yeni yasanın getirdiği sorunları ele almak amacıyla 39 ilçe belediyesi ile birlikte bir çalıştay düzenlediklerini belirtti. "39 ilçe belediyemizin Veteriner İşleri Müdürlüğü ve diğer yetkilileriyle gerçekleştirdiğimiz bu çalıştayda, pek çok konuda fikir birliğine vardık" dedi. Bu çalıştayda, hayvan bakımevi projesinin tanıtıldığını da vurguladı.
İBB'NİN HAYVAN REHABİLİTASYON ÇALIŞMALARI
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin hayvan rehabilitasyon çalışmaları hakkında bilgi veren İmamoğlu, "Son 8 yılda İstanbul’da kuduz vakasına rastlanmadığını memnuniyetle söylemek isterim" dedi. Ayrıca, "Sahiplen İstanbul projemiz kapsamında, sivil toplum kuruluşları ve gönüllülerle iş birliği yaparak, projeler geliştirdik" şeklinde konuştu.
SOKAKTA YAŞAYAN HAYVANLAR İÇİN YENİ PROJELER
İmamoğlu, "Sokakta Yaşayan Can Dostlarımız İçin Destek ve Popülasyon Yönetim Projesi" ile hayvanların sağlık hizmetlerine erişimini artırmayı hedeflediklerini açıkladı. Proje kapsamında belirledikleri 6 temel amacı şöyle sıraladı:
1-Sahipsiz hayvanların sağlık hizmetlerine erişimini artırmak.
2-Kısırlaştırma ve aşılamalar yoluyla sokakta yaşayan hayvanların sayısını denetim altına almak.
3-Paydaşlarla iş birliği halinde etkin bir performans ortaya koymak.
4-Sokakta yaşayan hayvanlara yönelik olumsuz tutumları değiştirmek.
5-Etkin bir iş birliği sağlamak.
6-Kurumsal yapıyı geliştirmek ve mevzuat değişikliği sağlamak.
İmamoğlu, gelecekteki hedeflerini de şu şekilde açıkladı: "Kısırlaştırma ve aşılamalar yoluyla, sokakta yaşayan hayvanların sayısını sürdürülebilir bir şekilde denetim altına almak ve mutlak popülasyon kontrolünü sağlamak." Ayrıca, "Kurumsal yapımızı geliştirmek, hayvan ve insan sağlığını daha güçlü korumak amacıyla Veteriner Hizmetleri ve Veteriner Halk Sağlığı Dairesi’nin kurulabilmesi için mevzuat değişikliği yapılmasını sağlamak" dedi.
KAPASİTE ARTIRIMI HEDEFİ
“4 bin 869 hayvan barındırma kapasitesi bulunuyor. 2 yıl içinde kapasitemizi, hayvanlara eşzamanlı sağlık hizmeti sunacak ve tedavilerini sağlayacak şekilde, 20 bine çıkarmayı mutlak hedefliyoruz.” diyen İmamoğlu, bu hedefe ulaşmak için tesis, ekipman ve insan kaynağı kapasitesinin geliştirilmesi gerektiğini vurguladı. Ayrıca, “Kapasitemizi, öncelikle yardıma ihtiyaç duyan hayvanlar ve kısırlaştırma vakaları için kullanacağız.” ifadelerini kullandı.
İLÇE BELEDİYELERİYLE İŞ BİRLİĞİ
İmamoğlu, ilçe belediyeleriyle iş birliği yaparak, “İlçe belediyelerimiz de çözümün aktif parçası haline gelecek.” dedi. İlçe belediyelerinin mevcut kapasitesinin artırılması için destek sağlayacaklarını belirten İmamoğlu, “2026 yılının sonuna kadar 20 bine, 4 yıllık proje sonunda ise 40 bine ulaştırmayı hedefliyoruz.” şeklinde konuştu.
KISIRLAŞTIRMA VE SAHİPLENDİRME KAMPANYASI
İBB, yıllık ortalama 33 bin kısırlaştırma yaptığını belirten İmamoğlu, “Bu projeyle yılda 50 bin ve 4 yılın sonunda 200 bin hayvanın kısırlaştırılmasını ve aşılanmasını hedefliyoruz.” dedi. Ayrıca, “Kısırlaştırma ve sahiplendirme işlemlerinin kırsal bölgeler de dahil olacak şekilde ülke genelinde bir kampanyaya dönüştürülmesi için, en etkin tanıtım ve girişimler noktasında etkin bir kurum olacağız.” ifadelerini kullandı.
SAHİPLENDİRME HEDEFİ
İmamoğlu, İstanbul’da yılda 5 bin sahiplendirme hedeflediklerini belirterek, “İmkânı olan vatandaşlarımızın ve özellikle kurumsal firmaların bu konuda bizlere daha aktif katkı vermelerini bekliyoruz.” dedi. Ayrıca, “Her fabrika mutlaka bu konuda harekete geçebilir, sanayi tesisleri, iş merkezleri gerçekten bu konuda çok etkin davranabilirler.” şeklinde ekledi.
