İBB, İstanbul'un Fethi'nin 571'inci yıl dönümü kutlama töreni gerçekleştirdi. Törende konuşan İBB Başkanı İmamoğlu, "İstanbul hiç kimseye ait değil, 16 milyon hemşerimizin 86 milyon vatandaşımızındır" ifadelerini kullandı.
İstanbul'un Fethi'nin 571'inci yıl dönümü, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin (İBB) Maltepe miting alanında düzenlediği organizasyonla kutlandı.
Gösterilerin ardından İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu, konuşmasını yaptı.
'İSTANBUL'UN FETHİ TARİHİN AKIŞINI DEĞİŞTİREN BİR FETİHTİR'
İmamoğlu konuşmasında "Dünya tarihi fetihlerle doludur ama İstanbul'un Fethi tarihin akışını değiştiren, çağ açan kapatan çok özel bir fetihtir" dedi.
İmamoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
FATİH SULTAN ÇOK YÖNLÜ BİR ENTELEKTÜELDİ
"Fatih Sultan Mehmet, 21 yaşında İstanbul'u fethetmek için yola koyulurken hedeflerini toprakları değil gönülleri fethetmek olarak tanımlamıştı. Bu büyük bir fark, büyük bir devlet insanı. Aynı zamanda bir askeri deha olmanın yanı sıra çok yönlü bir entelektüeldi. Çok iyi eğitim almıştı. dünyayı biliyordu, tanıyordu.
Onun amacı insanlara boyun eğdirmek değil; herkes için onurlu bir hayat sağlamaktı. Fatih Sultan Mehmet İstanbul'da herkesin inanç ve geleneklerini koruyan adil ve hoşgörülü bir yönetim kurdu. Hiçbir bağnazlığa geçit vermedi. İslam'ın sevgi ve hoşgörüye dayalı özüne sahip çıktı. Manevi değerleri yüceltti. Medeniyetimize güç ve değer kattı. Orta Çağ'ın karanlığındaki batı dünyasına örnek oldu. İstanbul'u doğu ve batı kültürlerinin buluştuğu güçlü bir dünya başkenti haline getirdi.
ADALETİN HOŞGÖRÜNÜN SİMGESİ OLDU
İstanbul o zaman adaletin, hoşgörünün simgesi oldu. Bu şehre sahip çıkmak Fatih Sultan Mehmet Han'ın yeni bir çağ açan değerlerine sahip çıkmaktır. Bu şehre sahip çıkmak İstanbul'u işgalden kurtarıp yeniden milletimize armağan eden Mustafa Kemal Atatürk'ün değerlerine sahip çıkmaktır.
Atatürk, 'İstanbul tarihimizin ve medeniyetimizin özetidir' demişti. Bu ne demek biliyor musunuz? Hiç kimseye ait değil, 16 milyon hemşerimizin 86 milyon vatandaşımızındır, hepimizindir demektir.
Onlar girdikleri savaşı kazandıkları için değil barışı kazandıkları için büyüklerdir, eşsizlerdir."
