"Halkı kin ve düşmanlığa tahrik" gerekçesiyle gözaltına alınan altın madenine ve siyanür tehlikesine dikkat çeken çevre aktivisti Sedat Cezayirlioğlu adliyeye sevk edildi.
Erzincan’da faciaya neden olan madene karşı mücadelesiyle tanınan ve dün gözaltına alınan Sedat Cezayirlioğlu, adliyeye sevk edildi.
T24'e konuşan Cezayirlioğlu, dün gözaltına alındıktan sonra geceyi Jandarma nezaretinde geçirdiğini söyledi.
Cezayirlioğlu, savcılık ifadesi için adliyeye sevk edildiğini bildirdi.
Erzincan’ın İliç ilçesindeki Çöpler altın madeninde meydana gelen toprak kaymasında dokuz çalışan toprak altında kaldı. ABD merkezli Anagold’la yerli ortağı Çalık Holding’in işlettiği maden, Erzincan’da aktif bir fay hattı üzerinde olan ve Fırat Nehri’ne kuş uçuşu 300 metre mesafede bulunuyor. Bu sebeple uzmanlar, madenle ilgi çevre felaketi yaşanabileceği uyarılarını senelerdir yapıyordu. Ancak bununla ilgili yapılan yasal başvurular sonuçsuz kaldı.
Felaketin yaşanmaması için mücadele eden isimlerse yıllarca hedef gösterilmişti.
Cezayirlioğlu’nun bölgeden yaptığı video paylaşımlarında kullandığı bazı ifadeler nedeniyle gözaltına alındığı belirtiliyor.
SEDAT CEZAYİRLİOĞLU KİMDİR?
1967 yılında Erzincan'ın İliç ilçesinde hayata gözlerini açan, ilkokul ve ortaokul eğitimini yine bu ilçede tamamlayan, lise öğrenimini Erzincan'da tamamlayan Sedat Cezayirlioğlu, 30 yıl kamu hizmeti görevinde bulundu.
2016 yılında, İliç'te faaliyet gösteren dünyanın en büyük 3. altın madenine karşı hak mücadelesi başlattı. Bu mücadelede hukukun ve adaletin sesi olmak için adım attı ve birçok zorluğa göğüs gerdi.
Maruz kaldığı baskı nedeniyle TCDD'deki makinistlik görevinden emekliye ayrılmak zorunda kaldı ancak sayısız davayla karşı karşıya kalsa da İliç için mücadelesine devam etti.
Mücadelesi boyunca ulusal ve uluslararası alanda birçok kuruluşla iş birliği yaparak, sesini duyurmaya çalıştı. Bilimsel raporlar, siyasi partilerle görüşmeler, ulusal basında yapılan haberler ve Avrupa'da yer alan medya organları sayesinde mücadelesini geniş kitlelere duyurdu.
Bu zorlu süreçte maddi ve manevi ağır bedeller ödedi. Ölüm tehditleriyle karşı karşıya geldi.
Büyük siyanür felaketi sürecinde İliç ilçesinde Zafer Partisinin ilçe başkanlığını kurarak siyasi hayatına başladı ve Zafer Partisi'nden milletvekili adayı oldu. Seçimlerin ardından Zafer Partisi çevreden sorumlu Genel Başkan Başdanışmanlığı görevine getirildi.
