Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti ve MHP'nin farklı illerdeki buluşmaları ve mitinglerine yoğun katılım olduğunu söyleyerek "Bizim beraberliğimiz altılı masaya benzemez. O çöktü çöküyor. Yürümeye mecalleri yok" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'da Kadın Emeği Zirvesi'ne katıldı. Cumhurbaşkanı, konuşmasında; kadın emeğine ve istihdamına büyük destek verdiklerini belirterek başladı. Siyasette de kadınların en güçlü temsilinin AK Parti'de olduğunu savunan Erdoğan, geçmişte kadınların cinsiyetlerinden ötürü ayrımcılığa maruz kaldığını ama kendi dönemlerinde bunun kalmadığını söyledi. Türkiye'yi sarsan "6 yaşında çocuğun evlendirilip istismara maruz bırakılması" olayını "çok istisnai" diye nitelendiren Cumhurbaşkanı, muhalefetin bu konuda iki yüzlü davrandığını ileri sürdü. Erdoğan, konuşmasında Cumhur İttifakı ve altılı masayı da kıyaslayarak muhalefetin "çöküşte" olduğunu ifade etti.
'İNŞALLAH TÜRKİYE YÜZYILI'NI DA KADINLARLA KURACAĞIZ'
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
"Kadın Emeği programının bir kez daha ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Arkadaşlarımız iş sahibi olmaya çalışan kadınlara destek oldu. Kadınlarımızın gayretine hayran olmamak elde değil. Kadınlarımızın, bizim tüm reformlarımızda emeği ve katkısı vardır. İnşallah Türkiye Yüzyılı'nı da sizlerle kuracağız.
Az önce kadın kardeşlerimizin girişimci ruhunu gördük. Kadınlarımıza daha fazla destek vermekte kararlıyız. Girişimcilik desteklerimizin önemli bir bölümünü kadınlarımızın kullanmasını görmekten mutluyuz. Bir de müjde vereceğiz. Hazine destekli kefalet sistemiyle daha etkili kullanılacak bir sistem yapıyoruz. Yeterli imkana sahip olmayan firmalara yüzde 15 oranında Hazine destekli kefalet sağlıyoruz. Kadın kooperatiflerimize de 2 milyar liralık kefalet paketi tahsis ettik.
'MUHALEFETE KADIN ÜYE SAYISINI SORSAK PATIR PATIR DÖKÜLÜR'
Kadınlar da ülkenin kalkınmasına destek verecek. Kadınları yaradılışından gelen zenginliklerinden soyutlayıp sadece bir meta haline getirmek isteyenlere verilecek en güzel cevap budur. Kadınları dışlayan bir toplum potansiyelinin yarısından vazgeçmiştir. Bizim böyle bir kısır düşüncemiz olamaz. Bizim erkeği, kadını, engellisiyle her vatandaşımızın birikimine ihtiyacı var.
Bugün kadın kollarının bizim gibi güçlü olduğu bir parti yok. Gerek kadın gerek gençlik kollarıyla en güçlü parti biziz. Sorun muhalefete sizin kadın üyeniz kaç diye. Hepsi patır patır dökülür.
'TEKLİFİ SUNDUK, KİMİN KADIN HAKLARINI İSTİSMAR ETTİĞİ BELLİ OLACAK'
Geçmişte kadını sırf cinsiyetinden dolayı dışlayan nobranları gördük. Devlet binalarına alınmayan kadınların gözyaşları bile yetmedi bunlara. Bu sıkıntılar artık yok. Ama bir gece yarısı getirilen başörtüsü teklifi, bu karanlık günleri aklımıza getirdi. Biz de temel hak ve özgürlüklerin böyle düzenlemelere ihtiyacı olmadığı görüşünde olsak da gelin yapalım dedik, teklif verdik. Meclis'e sunduk. Şimdi komisyon ve genel kurul süreçlerini bekliyoruz. Kimin kadın haklarını istismar ettiğini, kimin ise koruduğu belli olacak.
'ÇOCUK YAŞTA EVLİLİK KALMADI ARTIK ÇOK İSTİSNAİ'
Biz hiçbir zaman kız evladımızın fiziki ve akli olgunluğa gelmeden evlenmesini tasvip etmedik. Kendi ailemizde de hamdolsun bunun örneği yok. Çocuk yaşta evlilik asla kabul edilir değildir. Tüm kurumlarımız gereken takipleri yapıp, yapılması gerekenleri hassasiyetle yapmaktadır. Bu günlerde çok istisnai olması dışında bunun örnekleri de artık pek kalmamıştır.
'KANDİL'İN HESABINI SORDUNUZ MU?'
Ama çocuk gelin sorununu çözen Türkiye başka bir tehditle karşı karşıya. Kandil'in hesabını sordunuz mu? Diyarbakır anneleri hangi partinin kapısında ağlıyor? PKK'nın parlamentodaki uzantıları değil mi! Bay Kemal bir kere çıkıp açıklama yaptı mı bununla ilgili? Kandil'dekiler Kılıçdaroğlu'na methiyeler düzüyor. Ankara'dan İstanbul'a onlarla yürüdün. Önce o sorunu gider. Münferit bir hadise üzerinden devlet kurumlarımıza iftira edenlerin, niyeti belli. Siz taciz, tecavüz iddialarını konuşuyor musunuz? Bunları benim aile bakanım anlattı, il başkanının taciz yaptığını... Sicil dosyalarınız elimizde. Seçime kadar da bunları meydanlarda anlatacağız.
Ailelerin çocuklarını asıl koruması gereken olay belli. LGBT denilen olay bizim kitabımızda yok. Ama CHP'nin kitabında var. Onlarla yürüyorlar. Bizim buna ihtiyacımız yok. Önümüzdeki dönem bu büyük tehlikeye karşı tüm örgütlerimiz, STK'larımızla bunlara karşı teyakkuza geçeceğiz.
'SIKIYORSA ŞİMDİ HAD BİLDİRİN'
Kadınlarımızın temsil düzeyi hep çok düşük oranlarda seyretmiştir. Hatta 1990 seçimlerinden halkın oyuyla Meclis'e gelen bir kadına ne demişlerdi; 'Bu kadına haddini bildirin' demişlerdi. bu ne demek ya? Ey CHP, siz onların devamısınız. hadi sıkıyorsa şimdi de had bildirin bakalım.
Buralara kolay gelmedik, benim kadın kardeşlerim çok çekti. Diyarbakır annelerinin nasıl gözü yaşlıysa, bizim annelerimizin de gözü yaşlıydı. Bu ana muhalefetin şu anda başındaki zatın yardımcısı olan kadın ikna odalarında kızların başını açıp manevi işkence yapıyordu. Biz sizi iyi biliriz. Aynı acıyı ben de, birçok yakınlarım da yaşadı. Ondan sonra kızımı İstanbul'dan okuldan alıp başka bir şehirdeki okula göndermek zorunda kaldım. Bay Kemal sen bunları yaşamadın.
'ALTILI MASANIN YÜRÜMEYE MECALİ YOK'
Kadınlarımızın temsil düzeyindeki olumlu gelişmeleri her alanda görmek mümkündür. Önümüzdeki dönemde kadınlarımız Türkiye Yüzyılı'na sahip çıkacak. Kadınlarımızdan artık daha büyük adımlar bekliyoruz. Kadını adıyla istismar etmek dışında bir şey yapmayanlara hep beraber cevap vereceğiz.
Bu hafta Mardin'deydik. Gümbür gümbürdü. Aynı şekilde diğer yerlerde de. MHP'nin Mersin mitingi de aynı şekilde. Bizim beraberliğimiz altılı masaya benzemez. O çöktü çöküyor. Yürümeye mecalleri yok. Yeter ki biz birbirimizi 'Yaradanı severiz yaradandan ötürü' anlayışıyla sevelim."