İktidarın yeni düzenlemeleri doğrultusunda "endüstriyel iş birliği okulu" programı devreye alınacak. Bu program kapsamında, 11. ve 12. sınıf öğrencileri, öğretmen ve diğer öğreticilerin denetiminde işletmenin üretim süreçlerine aktif olarak katılacak.
Türkiye'nin eğitim alanında atılım yapmayı hedefleyen On İkinci Kalkınma Planı çerçevesinde, mesleki ve teknik eğitimde önemli düzenlemeler yapılacağı duyuruldu. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), mesleki ve teknik eğitimin daha sektör odaklı hale getirilmesini sağlayacak yeni mevzuatı tanıttı. "MEB bölge, ihtisas, sektör içi ve sektöre entegre mesleki ve teknik ortaöğretim kurumlarına ilişkin usul ve esaslar hakkında yönerge" adı verilen bu yeni düzenleme, meslek liselerinin iş dünyasıyla daha sıkı bir bağ kurmasını amaçlıyor.
Yeni yönergenin temel amacı, mesleki eğitim merkezleri ile mesleki ve teknik anadolu liselerinde öğrenim gören öğrencilerin istihdamının kolaylaştırılması. Bu kapsamda, öğrencilerin eğitim aldıkları alanlarda sektöre daha hızlı entegre olmalarını sağlayacak dört ana eğitim modeli hayata geçirilecek. Bölge okulları, ihtisas okulları, sektör içi okullar ve sektöre entegre okullar, öğrencilere meslek edinme süreçlerinde önemli fırsatlar sunacak.
Cumhuriyet'ten Aytunç Ürkmez'in haberine göre, bölge okulları ile öğrencilerin sektör yoğunluğunun bulunduğu bölgelere yönlendirilmesi, ihtisas okulları ile de benzer mesleki alanlarda eğitim gören öğrencilerin bir araya getirilmesi hedefleniyor. Özellikle sektör içi okul modeli, öğrencilerin işletmeler bünyesinde eğitim alarak teorik bilgilerini pratikle birleştirmelerine olanak tanıyacak. 9 ve 10. sınıflarda güvenli işletme ortamlarında temel eğitim alan öğrenciler, 11. ve 12. sınıflarda üretim süreçlerine aktif olarak katılacaklar.
'KAYIP BİR NESİL OLUŞTURUYOR'
Eğitimci Nurcan Korkmaz'ın değerlendirmelerine göre, bu yeni sistem sermayenin ihtiyaçlarına göre şekillendirilmiş durumda. İşsizlik Sigortası Fonu'ndan sermayeye aktarılan payın yüzde 30'dan yüzde 50'ye çıkarılmasıyla, meslek liseleri üzerinden sermayeye aktarımın artırılması planlanıyor. Korkmaz, bu durumun eğitim yoluyla çocukların fabrikalara yönlendirilmesi ve potansiyel bir kayıp nesil oluşturulması riskini beraberinde getirdiğini belirtiyor.