Depremlerin son zamanlarda daha sık yaşanması gündemin en önemli konularından biri iken tüm dünya şuan Türk bilim insanını konuşuyor. Depremleri tahmin eden bu isim şimdiye kadar yüksek oranda doğru tahminlerde bulundu.
Georgia Southern Üniversitesi’nden Türk araştırmacı Cemil Emre Yavaş’ın liderlik ettiği bilim ekibi, deprem riski yüksek bölgelerde önemli bir başarıya imza attı. Ekip, İstanbul gibi Kuzey Anadolu Fayı’na yakın şehirlerde depremleri %91,65 doğruluk oranıyla tahmin etmeyi başardı. Makine öğrenimi algoritmalarıyla güçlendirilmiş bu tahmin modeli, yüksek riskli bölgelerde hayat kurtarıcı bir etki oluşturabilir.
ARAŞTIRMALAR YILLARDIR SÜRÜYOR
2023 Kahramanmaraş depremlerinin ardından deprem tahmini, Türkiye’de yeniden en sıcak gündem maddelerinden biri haline geldi. Bilim dünyası onlarca yıldır fayların hareketlerini izleyerek güvenilir deprem tahminleri yapmanın yollarını araştırıyor. Ancak ABD Jeolojik Araştırmalar Kurumu, etkin bir deprem tahmin sistemi için tam lokasyon, zaman ve büyüklük bilgisi gerektiğini belirterek, bu alanda henüz kesin bir başarıya ulaşılamadığını vurguluyor.
ERKEN UYARILARLA HAYAT KURTARILABİLİR
Buna karşın Yavaş ve ekibinin geliştirdiği model, özellikle yüksek sismik risk taşıyan bölgeler için umut vadediyor. Los Angeles’ta %97,97 gibi yüksek bir doğruluk oranıyla çalışan bu model, San Diego ve İstanbul gibi diğer şehirlerde de etkili tahmin sonuçları verdi. Üstelik çalışma, Nature dergisinin Scientific Reports yayınında da yer alarak uluslararası bilim çevrelerinde yankı uyandırdı.
Araştırmacılardan Cemil Emre Yavaş, “Bu model, geleneksel yöntemlerden çok daha yüksek bir doğruluk sağlıyor ve tehlikeli bölgelerde erken uyarılarla hayat kurtarabilir,” diye belirtti. Ekipten Prof. Lei Chen ise bu gelişmenin afet risk yönetiminde makine öğreniminin sunduğu katkıyı kanıtladığını ifade etti.
Afet müdahale süreçlerinde çığır açabilecek bu yenilikçi model, yerel yönetimler ve afet önleme kuruluşları için güçlü bir araç sunuyor. Türkiye gibi deprem riski yüksek ülkelerde büyük umut vadeden çalışma, doğal afetlere karşı hazırlıklı olma ve afet yönetiminde yeni bir dönemin kapılarını aralıyor.