Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu'na büyük onur: Sabri Ülker Bilim Ödülü bu yıl kök hücre biyolojisine gitti

Sabri Ülker Vakfı’nın genç bilim insanlarını destekleme ve ve araştırmaların toplum faydasına sunulmasına destek olma amacıyla gerçekleştirdiği Sabri Ülker Bilim Ödülü” yarışmasının bu yılki kazananı belli oldu. Ödülün bu yılki sahibi kök hücre biyolojisi ve embriyonik gelişim alanındaki çığır açan araştırmalarıyla Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu oldu.

Sabri Ülker Bilim Ödülü’nün bu yılki sahibi, kök hücre biyolojisi alanında çığır açan araştırmalarıyla Berlin'deki Max Planck Moleküler Genetik Enstitüsü'nde görev yapan Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu oldu.

İstanbul'da gerçekleştirilen törende ödül, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, Yıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi Yahya Ülker, Harvard Sabri Ülker Merkezi ve Ödül Jürisi Başkanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil, Harvard Toplum Sağlığı Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Andrea Baccarelli ve Sabri Ülker Vakfı Başkanı Dr. Talat İçöz takdim etti.

4dgs4g4s4g.jpg

Kök hücre biyolojisi ve embriyonik gelişim üzerine yaptığı çalışmalarla dikkat çeken Dr. Karslıoğlu, embriyonik gelişimin kritik süreçlerini inceleyen araştırmalarıyla bilim dünyasına önemli katkılar sağladı. Özellikle memelilerde görülen ve embriyoların gelişimlerini çevresel koşullara göre durdurabildikleri "diyapoz" adı verilen mekanizma üzerine yaptığı öncü çalışmalar, büyük takdir topladı.

Sabri Ülker Bilim Ödülü, genç bilim insanlarını teşvik ederek insan sağlığına katkı sunmayı hedefliyor.

'BİLİM İNSANLARIMIZIN KEŞİFLERİ, GELECEĞİ ŞEKİLLENDİREN İTİCİ GÜÇTÜR'

Bilimsel keşiflerin geleceği şekillendirdiğine dikkat çeken Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ülker, genç bilim insanlarının bu süreçteki rollerine vurgu yaptı. Genç bilim insanlarını desteklemeye kararlılıkla devam edeceklerini belirten Ali Ülker, konuşmasında şunları söyledi:

“Dünya genelinde yaklaşık 9 milyon bilim insanı, insanlığın karşı karşıya olduğu zorluklara çözüm üretmek ve yaşam kalitesini artırmak için aralıksız çalışıyor. Bu çalışmaların olumlu neticesi tüm dünyada bilimsel olarak gözlemlenebiliyor. Dünya Sağlık Örgütü’nün verileri, insan ömrünün son yüzyılda dramatik bir şekilde arttığını gösteriyor. 1900’lerin başında ortalama 31-40 yıl olan yaşam süresi, 2000’lerde gelişmiş ülkelerde 75-80 yıla kadar çıkmış durumda. Bunun nedenini hastalıkların erken aşamada teşhisi, tedavisi ve insan yaşam döngüsünün oldukça detaylı bir şekilde biliniyor olması diyebiliriz. Sabri Ülker Bilim Ödülü ile biz de bu değerli çabaların arkasında durmaktan ve genç bilim insanlarımızı teşvik etmekten büyük bir mutluluk duyuyoruz. Onların özveriyle gerçekleştirdikleri çalışmalar, bugünle birlikte geleceğe de ışık tutuyor.

Bu ödül, sadece bir takdir değil, bilim dünyasında yeni fikirlerin yeşermesi ve yenilikçi projelerin hayat bulması için de bir zemin hazırlıyor. 2010 ile 2020 yılları arasında dünya genelinde yaklaşık 26,4 milyon bilimsel makale yayınlanmış, bu da bilimsel bilginin hızla arttığını göstermektedir. Çabalarımız, genç araştırmacıları motive ederek bilim dünyasına yeni keşifler kazandırmalarına ve insanlığın geleceğini şekillendirmelerine destek oluyor. Yıldız Holding ve Ülker ailesi olarak, kendilerini bilime adayan, ülkemize ve insanlığa büyük bir hizmet sunan genç bilim insanlarımızı desteklemeye kararlılıkla devam edeceğiz."

4sdgs4d4g.jpg

'GENÇ BİLİM İNSANLARIMIZIN BAŞARILARIYLA İFTİHAR EDİYORUZ'

Harvard Sabri Ülker Merkezi Başkanı Prof. Dr. Gökhan Hotamışlıgil ise, ödülün genç bilim insanlarını motive etme misyonuna dikkat çekti. Dr. Karslıoğlu’nun diyapoz mekanizması üzerindeki çalışmaları için ödülü hak ettiğini belirten Hotamışlıgil, bu tür araştırmaların insan sağlığına yönelik yeni keşiflerin kapısını aralayabileceğini ifade etti.

Hotamışlıgil'ın konuşması şu şekilde:

“Bilimsel araştırmaların başarıya ulaşması için ciddi bir zaman ve kaynak ayrılması gerekiyor. Bu uzun ve engebeli yolculukta tüm bilim insanlarının teşvik edilmesinin ve başarılarının taçlandırılmasının çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bu sene 9.su düzenlenen Sabri Ülker Bilim Ödülü ile her yıl farklı alanlardaki önemli keşifleri gerçekleştiren tüm genç Türk bilim insanlarımızın çalışmalarını hep birlikte alkışlıyoruz. Hem hücrelerin hem de canlıların enerji ve gıda kaynaklarını etkin kullanma ve yaşamın idamesi için uyum süreçlerinde etkin olan mekanizmalarından biri olan ‘diyapoz’ üzerindeki öncü çalışmaları için ödüle bu yıl layık görülen Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu’nu kutluyorum.”

Hotamışlıgil, Ülker Ailesi ve Sabri Ülker Vakfı’na bilime verdikleri destek için teşekkürlerini sunduğunu ifade ederek Dr. Karslıoğlu’nun gelecekteki çalışmalarını bu motivasyonla daha da ileriye taşımasını temenni ettiğini belirtti.

'ARAŞTIRMALARIMIZIN TAKDİR EDİLMESİ BİZİM İÇİN MOTİVASYON KAYNAĞI'

Sabri Ülker Bilim Ödülü’nün bu yılki sahibi Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu ise araştırmalarının takdir edilmesinin büyük gurur ve motivasyon kaynağı olduğunu söyledi, "Bu ödül, yalnızca bireysel başarının değil, bilimin toplum sağlığının gelişimine sunduğu katkının da ödüllendirilmesi anlamına geliyor" dedi.

Karslıoğlu, şunları söyledi:

“Genç bilim insanlarının öncü araştırmalarını bu kıymetli ödülle onurlandıran Sabri Ülker Vakfı’na ve jüri üyelerine tüm ekibimiz adına teşekkür ediyorum. Yaşamın ilk birkaç gününde embriyoların geçirdiği genetik, epigenetik ve metabolik değişimleri incelediğimiz araştırmalarımızın takdir edilmesi bizim için büyük gurur ve motivasyon kaynağı. Embriyonik kök hücre araştırmaları şimdiye kadar bilimde ve hastalıkların tedavisinde büyük adımlar atılmasını sağladı ve bundan sonra da kök hücre tedavilerine ışık tutacak. Layık görüldüğüm bu ödül, yalnızca bireysel başarının değil, bilimin toplum sağlığının gelişimine sunduğu katkının da ödüllendirilmesi anlamına geliyor.”

HASTALIKLARIN ÖNLENMESİNDE ÇIĞIR AÇABİLECEK ARAŞTIRMA

Pek çok memeli hayvan, zorlu çevre koşullarıyla karşılaştıklarında embriyolarının gelişimini duraklattıkları ilginç bir hayatta kalma mekanizması geliştirmiştir. Diyapoz adı verilen bu mekanizma sayesinde, açlık gibi olumsuz dış etkenlerle karşılaştıklarında, ortam yeniden uygun hale gelene kadar embriyonik gelişimi askıya alabilirler. Bu süreç boyunca kök hücreler farklılaşma potansiyellerini korurlar, ancak bu hafızanın nasıl kodlandığı ve uyku hali boyunca nasıl korunduğu hala gizemini koruyor. Bilim insanları diyapozun nasıl başlatıldığı, nasıl sürdürüldüğü ve hücrelerin nasıl yeniden etkinleştirildiğinin mekanizmasını çözmek istiyor.

Embriyonik diyapoz çeşitli memelilerde gözleniyor. Benzer mekanizmaların insanlarda da mevcut olup olmadığı tartışılırken, Dr. Bulut Karslıoğlu'nun grubu yakın zamanda insan hücrelerinin de diyapoz kapasitesine sahip olduğunu öne sürdü. Hücresel uyku halinin insan vücudunun işleyişinde bir rol oynadığı bilinmektedir; burada uyku halindeki kök hücreler, dokuların yenilenmesi ve onarılması için bir havuz görevi görür. Bu nedenle Dr. Bulut Karslıoğlu’nun araştırmaları aynı zamanda diğer bağlamlardaki hücresel uyku halleri üzerine yapılan araştırmaların ilerletilmesi potansiyeline de sahiptir.

MURAT ÜLKER: DOĞANIN KRONOMETRESİ ÜZERİNE

Murat Ülker, ödülün ardından kendi blogunda bu konuyla ilgili dikkat çeken bir yorum yaptı. Ülker, doğadaki "diyapoz" mekanizmasının doğanın hayranlık uyandıran düzeni ve ahengi ile bağlantılı olduğunu belirterek, Dr. Karslıoğlu’nun araştırmalarının hastalıkların önlenmesi ve yaşlanmanın yavaşlatılması gibi konularda önemli olabileceğine dikkat çekti. Ülker, ayrıca Sabri Ülker Vakfı’nın genç bilim insanlarını desteklemeye yönelik çabalarını överek, Dr. Karslıoğlu’nun başarılarının ülkemizde duyulmasına katkı sağlayan herkese teşekkür etti.

Murat Ülker'in yorumu şu şekilde:

"Doğanın kronometresini durdurmak mümkün mü? Cevabı peşinen vereyim, evet mümkünmüş. Embriyonik diyapoz olarak adlandırılan bu süreç öyle tahmin edildiği üzere nadirattan değilmiş. Ayılar, fareler ve balıkların da dahil olduğu 130’dan fazla türün çevresel koşullara göre embriyo gelişimini duraklatarak daha verimli zamanları bekleyebildiği gözlemlenmiş. [...] Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu'nun hastalıkların önlenmesi, hücre yıkımının yavaşlatılması yoluyla yaşlanmanın yavaşlatılması gibi hepimizi ilgilendiren bir konuda başarılı çalışmalar yürütmesini takdirle karşılıyorum."


DR. AYDAN BULUT KARSLIOĞLU KİMDİR?

Aydan Bulut-Karslıoğlu, 2006 yılında Orta Doğu Teknik Üniversitesi'nden (ODTÜ) kimya mühendisliği ana dal ve biyoloji yan dal lisans derecelerini aldı. 2006-2008 arasında Bilkent Üniversitesi'nde moleküler biyoloji ve genetik üzerine yüksek lisans araştırması yapan Bulut Karslıoğlu, 2008 yılında doktora çalışmaları için Almanya'nın Freiburg kentindeki Max Planck İmmünobiyoloji ve Epigenetik Enstitüsü'ne katıldı. Dr. Bulut Karslıoğlu doktora sonrası araştırmaları için 2013’te Kaliforniya Üniversitesi San Francisco Kampüsü’ne dahil oldu. 2018 yılında, Berlin'deki Max Planck Moleküler Genetik Enstitüsü'nde bağımsız araştırma laboratuvarını kuran Bulut Karslıoğlu, son yıllarda Sofja Kovalevskaja Ödülü, Emmy Noether Fonu ve Avrupa Araştırma Konseyi Fonu gibi prestijli ödüller kazandı. Dr. Aydan Bulut Karslıoğlu, halen aynı enstitüde Kök Hücre Kromatin Grubu liderliği görevini yürütüyor. Kritik biyolojik süreçlere ışık tutan Dr. Karslıoğlu’nun moleküler biyoloji alanındaki bilimsel çalışmaları ile saygın uluslararası dergilerdeki yayınları, gelecek nesil bilim insanları için “ilham verici” olarak değerlendiriliyor.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN