Türkiye, Avrupa Birliği’nin Ege ve Akdeniz için kullandığı haritalara sert tepki gösterdi. Dışişleri Bakanlığı, "Ege ve Akdeniz için kullanıldığı görülen haritalar Türkiye bakımından yok hükmündedir" dedi.
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Birliği’nin "Mekansal Deniz Planlama Çalışmaları" çerçevesinde Ege ve Akdeniz’de kullandığı haritalara karşı sert bir açıklama yaptı. Bakanlık, söz konusu haritaların Türkiye bakımından "yok hükmünde" olduğunu belirterek, AB'nin bu tür girişimlerinin deniz yetki alanlarındaki sorunları çözmek yerine daha da karmaşıklaştıracağını ifade etti.
Bakanlık, Türkiye'nin Ege ve Akdeniz’deki haklarını savunmak için gerekli tüm tedbirleri aldığını vurgulayarak, AB’nin bu tür çalışmalara taraf olmasının uluslararası hukuk ve iyi komşuluk ilişkilerine zarar verdiğine dikkat çekti.
Bakanlık, Avrupa Birliği'nin (AB) Mekansal Deniz Planlama çalışmaları hakkında yazılı açıklama yayımladı.
Açıklamada, Türkiye'nin, AB'nin söz konusu çalışmalarını yakından takip ettiği, Ege ve Akdeniz'deki haklarının korunması için gerekli uyarıları ilgili taraflara yaptığı ve tüm tedbirleri aldığı vurgulandı.
AB'NİN HARİTA ÇALIŞMALARI TÜRKİYE TARAFINDAN GEÇERSİZ SAYILDI
Açıklamada, "Bu çalışmada Ege ve Akdeniz için kullanıldığı görülen haritalar Türkiye bakımından yok hükmünde olup, bunların fiilen ve hukuken bir sonuç doğurması söz konusu değildir. Çalışmanın, ülkemizin haklarını ihlal etmesine müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha vurguluyoruz." ifadeleri kullanıldı.
Egemen ülkeler arasındaki deniz yetki alanları uyuşmazlıkları konusunda AB’nin görüş beyan etme yetkisinin bulunmadığı hatırlatılan açıklamada, "AB'nin bu tür girişimlere taraf ve alet olması, sorunların çözümünü zorlaştırmaktadır." ifadelerine yer verildi.
Deniz yetki alanlarına dair tek taraflı tasarrufların kabul edilmesinin mümkün olmadığı belirtilen açıklamada, "Bu tür teşebbüsler, birbiriyle bağlantılı Ege sorunlarının kapsamlı, adil ve sürdürülebilir bir çözüme kavuşturulması yönündeki çabalara zarar verecektir." denildi.
Açıklamada, sorunların uluslararası hukuk, dostluk ve iyi komşuluk temelinde çözümü için samimi ve kapsamlı bir yaklaşım benimsenmesi gerektiğine dikkati çekildi.