Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, katıldığı bir televizyon kanalında Türkiye'nin bölgesel politikaları ve İsrail ile ilişkiler konusundaki görüşlerini belirtti. Davutoğlu: "İsrail'le ticaret geç kesildi. Türk hava sahasını İsrail'e kapatması lazımdı. Silah olmayacak. Sadece Gazze'ye insani yardım konusunda destek verilmeliydi" dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Hamas ve İsrail ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, İsrail'in barışa yönelik tutumunu eleştirirken, Türkiye'nin hava sahası kapatma kararını ve bunun uluslararası etkilerini de gündeme getirdi.
Habertürk'te Çetiner Çetin'in sorularını yanıtlayan Davutoğlu, bölgedeki gerginliğin Türkiye için ciddi bir sorun teşkil ettiğini belirterek, Türkiye'nin İsrail ile ticaretini hızla sonlandırması gerektiğini ve Türk hava sahasının İsrail uçuşlarına kapatılması gerektiğini ifade etti. Davutoğlu, "İsrail'le ticaret geç kesildi. Türk hava sahasını İsrail'e kapatması lazımdı. Biz orada insanların açlıktan ölmesine karşıyız. Bu Uluslararası Hukuka aykırıdır. Biz Gazze'ye insanı yardım indireceğiz. Silah olmayacak. Sadece ekmek, yemek ve ilaç indireceğiz. Bunlar denilmeliydi," şeklinde konuştu.
Davutoğlu aynı zamanda Hamas'ın yeni lideri Yahya Sinvar'ın 2011 yılında İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takasın Türkiye tarafından yapıldığını duyurdu. Davutoğlu, bu süreçte İsrail'in Türkiye'den yardım talep ettiğini ve takasın Türkiye'nin aracılığıyla gerçekleştiğini belirtti.
"HAMAS'IN YURT DIŞINDA HİÇBİR EYLEMİ YOKTUR"
Davutoğlu, Hamas'ın işgal altındaki Filistin topraklarında özgürlük mücadelesi verdiğini vurgulayarak şunları söyledi: "Şimdi her şeyden önce süreci kendi doğası içinde okumak lazım. Hamas, işgal altındaki bir toprakta özgürlük mücadelesi veren bir harekettir. Hamas'ın içinde herhangi bir dış unsur yoktur. Yani Suriye'de Libya'da görülen cinsten yabancı savaşçı diye bir fenomen yok. Hamas'ın bütün kadroları Filistinlidir. Hamas'ın yurt dışında hiçbir eylemi yoktur. İşgal altında ve çoğu da mülteci kampında doğmuş çocukların işgale karşı direnişinin adıdır Hamas. Dolayısıyla Hamas'ı böyle bir şeytanlaştırmaya dönük özellikle Yahudi lobilerinin işlediği kampanyanın etkisiyle düşünmemek davranmamak lazım. Biz bu toprakların en kadim halkıyız. En etkili devletiyiz. Bütün coğrafyaya öncelikle o halkın içinden bakmamız lazım." diyerek Filistin'deki direnişin yerel bir hareket olduğunu vurguladı.
"SİNVAR BİZİM ÇABAMIZLA BIRAKILMIŞTI"
Davutoğlu, Yahya Sinvar'ın İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takas sürecini detaylandırarak şu şekilde konuştu: "Yahya Sinvar'ın yeni Hamas liderinin 2011 yılında İsrail hapishanesinde 4 müebbet hapis ile cezalı. İsrail hapishanesinden çıkışına vesile olan takası biz yaptık. Bütün o süreçte İsrail de bizden ricacı oldu. 5 yıl bizzat ben ve arkadaşlarımızın yürüttüğü süreçle 2006'dan 2011'e kadar. Hamas'ın ısrarlı çabaları bizim devreye girmemiz ve İsrail kamuoyundan gelen baskılarla o değiş tokuş 2011 yılında bizim üzerimizden gerçekleşti." dedi.
"HANİYE TBMM'DE KONUŞTURULMAMLIYDI"
Davutoğlu, Haniye'nin konuşmasının Filistin meselesinin daha geniş bir kitleye anlatılması için önemli olduğunu vurguladı.
Davutoğlu, Hamas'ın liderlerinden İsmail Haniye'nin Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde konuşmasını talep ettiğini belirterek şunları söyledi: "Haniye TBMM'de konuşmasını özellikle istedim. 2006'daki Filistin seçimi şeffaftı. O seçimi Hamas kazandı ancak tanımadılar. Haniye TBMM'de konuşturulmalıydı." sözleriyle daha önce yaptığı açıklamayı yineledi.
"İSRAİL İLE TİCARET GEÇ KESİLDİ"
Davutoğlu, Türkiye'nin İsrail ile olan ticareti ve hava sahası kapatılması konusundaki görüşlerini şöyle ifade etti: "İsrail'le ticaret geç kesildi. Türk hava sahasını İsrail'e kapatması lazımdı. Biz orada insanların açlıktan ölmesine karşıyız. Bu Uluslararası Hukuka aykırıdır. Biz Gazze'ye insanı yardım indireceğiz. Silah olmayacak. Sadece ekmek, yemek ve ilaç indireceğiz. Bunlar denilmeliydi. İyi yönetilmiş helikopterle yapılacak indirme yeterli de olurdu. Bir hava filosu kurarsın. Bu iş ciddi ve biz ciddi adım atmaya meyilliyiz mesajı vermek lazımdı." ifadelerine yer verdi.
"BÖLGEDE TANSİYON BİZİM İÇİN DE GÜVENLİK SORUNU"
Davutoğlu, bölgedeki artan tansiyonun Türkiye için oluşturduğu güvenlik sorununu şu şekilde dile getirdi: "İran İsrail arasında karşılıklı dronlar atıldığı zaman. İsrail İran'ı sahaya çekmek istiyor. Olayın İsrail İran savaşına dönüşmemesi için Türkiye'nin NATO'yu toplantıya çağırması lazımdı. Bu bölgedeki tansiyon bizim için de güvenlik sorunu olacaktır. NATO masasında Norveç, Finlandiya, İsveç var. Bölgesel savaşa gidiyoruz. Bunu durdurmak için İsrail'e baskı uygulamamız lazım." şeklinde konuştu.
"BU BÖLGEDE YAŞIYORSANIZ SÖZÜNÜZ DİNLENECEK"
Davutoğlu, Arap ülkeleriyle ilgili olarak bölgesel birlikteliğin önemine dikkat çekerek şunları söyledi: "Arap ülkelerine biz İran ile savaşırsak bizim tarafımızda mısın yoksa karşımızda mısınız mesajı verildi. Böyle bir olayda Haniye şehit edildi. O cenazeye 4, 5 Müslüman ülke lideri gitseydi. Filistin meselesi İran meselesi değildir. İnsanlık meselesidir denilirdi. Bu saldırının bölge barışını nasıl tehdit ettiğini biliyoruz mesajı verilmeliydi. Bölgesel savaş oluşturmak istiyorsunuz. Burada mesele katliam yapan insanlık suçu işleyen bir ülkeye karşı omuz omuza mücadele vermektir. Katar'ı bu meseleden ayrı tutacağım. Katarlı yetkili cenazedeydi. Türkiye o mesajı daha kuvvetli vermeliydi. Bu bölgede yaşıyorsanız sözünüz dinlenecek." dedi.
"İSRAİL BARIŞ İSTEMİYOR, BU NET"
Davutoğlu, İsrail'in barış istemediğini ve müzakerelerin sürdürülmesine rağmen şiddetin devam ettiğini belirterek şöyle konuştu: "İsrail barış istemiyor, bu net. Müzakere sürerken müzakereciyi öldürdüler. Bu saldırı İran'ın egemen topraklarında yapılan bir saldırı. Biz kendi vatandaşımızı düşünerek tek taraflı olarak uçuşları kapattık. Hava sahası kapatmak demek bizim topraklarımız üzerinden uçamaz demek. Bu İsrail'e silah gönderen ülkeler İsrail üzerinden geçemez demek." ifadelerine yer verdi.
