Cumhurbaşkanı Erdoğan Tiran'da, Arnavutluk Başbakanı Rama ile ortak basın toplantısında konuştu. Erdoğan, "Arnavutluk'taki FETÖ yapılanmasına yönelik hızlı adımlar atılmasını bekliyoruz" dedi. İki ülke arasında 7 iş birliği anlaşması yapıldı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Arnavutluk Başbakanı Edi Rama huzurunda, ortak basın toplantısı öncesinde iki ülke arasında 7 iş birliği anlaşması yapıldı. Törende Türkiye Cumhuriyeti Gençlik ve Spor Bakanlığı ile Arnavutluk Cumhuriyeti Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanlığı Arasında Gençlik ve Spor Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Muharrem Kasapoğlu ile Arnavutluk Eğitim, Gençlik ve Spor Bakanı Evis Kushi tarafından imzalandı. İmza töreninin ardından Erdoğan, Arnavutluk'ta gazetecilerin sorularını cevapladı.
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle;
'GERÇEK DOST, ÇAĞRILMADAN KOŞANDIR'
"Az önce 7 anlaşmayı ilgili arkadaşlarımız imzaladılar. Gerek Arnavutluk, gerekse Türkiye için bu anlaşmaların hayırlara vesile olmasını diliyorum. Arnavut kardeşlerimiz, misafirperverlikleriyle bugün bizi bir kez daha kendi evimizde hissettirdiler. Arnavutluk'la tarihi ve kardeşlik bağlarımız bulunuyor. Yaşadığımız her hadisede iki ülke arasında bu münasebetlere şahitlik ediyoruz. 'Gerçek dost, çağrılmadan koşandır' inancıyla deprem haberini alır almaz hemen harekete geçtik. Türk yardım ekipleri süratle yaraların sarılması amacıyla çok yoğun gayret sarf ettiler. Biz de bu yürütülen çalışmaları Rama'yla görüşecek takip ettik. Evleri yıkılanlar için yaptırdığımız deprem konutlarının teslimini bugün gerçekleştirdik."
'ARNAVUTLUK'TAKİ FETÖ YAPILANMASINA KARŞI DAHA HIZLI ADIMLAR ATILMASINI BEKLİYORUZ'
"Görüşmelerimizde FETÖ örgütüyle mücadelemizi de değerlendirdik. Bu terör örgütü, 15 Temmuz'da demokrasimizi hedef alan bir darbe girişiminde bulundu. Elinde masumların kanı olan bu yapının sadece Türkiye değil, varlık gösterdiği ülkelere tehdit oluşturduğu aşikardır. Önümüzdeki dönemde Arnavutluk'taki FETÖ yapılanmasına karşı daha hızlı ve kararlı adımlar atılması beklentimizdir. Ticaret hacmimiz geçtiğimiz sene 853 milyon dolar seviyesine ulaştı. Şimdi 1 milyar dolar olan hedefimize ulaşarak, yakalayalım istiyoruz. Yatırımlarımızın toplam miktarı 3,5 milyar dolardır. Biz bu rakamları yeterli bulmuyoruz. Bunun çok daha iyi bir noktaya gelmesi lazım. İlişkilerimizi her alanda derinleştirme, bu kararlılıkla da yolumuza devam etmeyi düşünüyorum. Özellikle hastane noktasındaki talepleri de ikili görüşmede değerli dostumdan aldım. Sağlık bakanımıza gerekli noktada talimat vererek orada da sağlıklı adımı atarak üzerimize düşeni yapacağız."
AB'NİN TÜRKİYE'YE YÖNELİK BÖLGEDEKİ TUTUMU
"Burada AB'nin yaklaşım tarzından öte bizim için NATO'nun yaklaşım tarzı çok daha önemli. Çünkü AB henüz Türkiye'yi üye ülke olarak kabul etmiyor. Fasılların görüşmesinden tutunuz da aç kapa meselesinde sadece 1. fasılda geçici kapama yaptılar. Diğerleriyle ilgili maalesef oyalama taktiği devam ediyor. Biz NATO'nun onurlu, güçlü bir üyesiyiz. NATO ile ilgili atılacak adımlarda bundan sonra da yapmaya devam edeceğiz. Balkanlar'ın özellikle ikili görüşmede değerli dostumla konuştuk. Balkanlar'ın barış ve huzurunu çok önemsiyoruz. Üzerimize düşeni bugüne kadar nasıl yaptıysak bundan sonra da aynı şekilde Balkanlar'dan barış ve huzurun teminatı için bizler de garantör ülkelerden bir tanesiyiz."
TÜRKİYE'NİN ARNAVUTLUK'A DESTEĞİ
"Türkiye'nin Arnavutluk'a olan desteğiyle ilgili soruya Erdoğan şöyle cevap verdi: "Futbolda ters köşe diye bir anlayış vardır. Bizi ters köşe yapmak istiyorsun galiba. Kardeşlik hukuku farklıdır. Kardeşlik hukuku içerisinde öyle destekler olur ki, kardeşliğinizin gereği olur. Bir de öyle ikili ilişki olur ki, o da borçlar hukukuna dayalı olur. Şu anda deprem felaketinde yaşanan olay kardeşlik hukukuna dayalıdır, borçlar hukukuna dayalıdır. Bizler orada eserleri süratle inşa ettik, tarihi miras da kardeşlik hukukuna dayalıdır. Aynı şekilde tarihi eserlerin inşa ve ihyasını yapıyoruz. Buralarda herhangi bir şey aramanın anlamı yok, zira kardeşiz. Ne zaman, nerede ne olacak, bunun sorgulanması yapılmaz."
Arnavutluk Başbakanı Rama'nın açıklamaları ise şu şekilde;
"TÜRKİYE İLE İLİŞKİLER GELENEKSEL"
"Bugün yolda bazı yorumlara baktım. Beni güldüren şöyle bir yorum vardı; iyi ki Müslüman değilsin; yoksa sayın Cumhurbaşkanı Müslüman olsaydı kim bilir AB hakkında ne diyecekti. Ben katoliğim, eşim Müslümandır. Ama ben inanmıyorum ki, ister Arnavutluk'ta ister AB'de Arnavutluk ve Türkiye arasındaki ilişkiler konusunda kimsenin endişesi olmasın. Bu geleneksel bir ilişki sonuçta. Arnavutluk'un çok kapalı ülke olduğu zamanlarda bile Türkiye ile ilişkiler, eski tarihten gelen geleneksel ilişkidir bu. Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'la aramızdaki ilişki konusunda endişelenecek hiçbir şey yok; tam tersine yapılan yorumlar gerçekten gülünçtür. Bunu komplo teorileri yürüten yapan insanlar yapar bu yorumları."
"BU KADAR SIK ERDOĞAN'LA GÖRÜŞMEM BENİM İÇİN AYRICALIKTIR"
Gerçek şu ki; bazı şeyler var ki, onları bozamazsınız. Ben sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hükümeti dışında özel toplantı ayarlayarak destek veren bir başka hükümet bilmiyorum. Bu hükümetin Kosova Parlamentosu'nu doğrudan takip etmiş, onu bağımsız olarak tanıyan ilklerden biri oldu. Yanımda bulunan beyefendi yaptı bunu. Türkiye'nin bölgedeki rolü değiştirilemez, tektir ve şüphesiz ki çok yapıcı bir roldür. Barışı destekleyen yapıcı bir roldür. Bütün atılan gölgeler, özellikle Türkiye'de Cumhurbaşkanı üzerine atılan gölgelerin hepsi senaryodur. Düşüncelerin, farklı yorumların senaryolarıdır bunlar, gerçekle uymuyor. Bu benim için ayrıcalıktır. Küçük bir ülkenin başbakanı olarak bu kadar sık Erdoğan'la görüşebilmem ayrıcalıktır. Hiçbir zaman onunla yaptığım görüşmelerde bana ders veren hoca pozisyonunda onu hiç görmedim. Bana farklı reçeteler veren bir hoca olarak görmedim onu.
"ERDOĞAN SÖYLEDİĞİNİ YAPAN, YAPTIĞINI SÖYLEYEN TEK LİDER"
Beni zor durumda bırakan hiç olmadı onun pozisyonu. Böyle bir ilişkimiz olmadı. Tam tersine karşılıklı saygı vardı. Bunlar önemli şeyler. Bu ilişkide tabii ki çıkar vardır. Bu büyük çıkar nedir: işte bu onun konuşmalarının, projelerinin gerçekleştirilmesinde o büyük çıkar. Benim için özel bir gün. Bu kadar açık söylememiştim, uluslararası arenada çok sık rastlanmaz ki, ebediyyen ve hayıra hayır diyen liderlerle görüşebilmek, bunları kolay kolay bulamıyorsunuz. Gerçek bir lidere rastlamak kolay değildir. Erdoğan gibi söylediğini yapan, yaptığını söyleyen tek kişi kendisidir. Ben onunla yaptığım görüşmelerde alenen duyduğum hiçbir şeyi gizli duymadım. Arnavutluk ve Türkiye ilişkileri çok önemlidir. Türkiye'nin AB ilişkileri de önemlidir. Arnavutluk ve Balkanlar ilişkisi Türkiye sayesinde önemlidir. AB Türkiyesiz olursa gerçekten iyi bir yola varmayacaktır. Türkiye çok önemli bir ülkedir AB'nin güvenliği açısından. Ben bütün görüşmelerde bunu söyledim, çünkü bu gerçek. Ne zaman görüşmeler yapılır, biz Türkiye'yi mi, AB'yi mi seçelim diye bir şey olamaz. Biz Türkiye'nin çok yakın dostuyuz. Ayrıca AB'nin stratejik müttefikiyiz. Biz burada bir seçim yapmak zorunda değiliz. Bizim tek seçimimiz var o da Arnavutluk'tur. Sayın Erdoğan bana çok sık söylüyor; günün sonunda alınan her karar Arnavutluk ve Arnavutlar içindir. Ne Türkiye için ne başkaları içindir, teşekkür ederim."