Cumartesi Anneleri 1014. Haftada Murat Aslan’ın akıbetini sordu: 'En büyük engel, hakikatin inkar edilmesi'

Cumartesi Anneleri 1014. Haftada Murat Aslan’ın akıbetini sordu: 'En büyük engel, hakikatin inkar edilmesi'

Cumartesi Anneleri, 1014. haftada 30 yıl önce gözaltına alınan Murat Aslan'ın akıbetini sormak için Galatasaray Meydanı’nda toplandı.

Gözaltında kaybedilen yakınlarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle 1995 yılından bu yana İstanbul Taksim'deki Galatasaray Meydanı’nda oturma eylemi yapan Cumartesi Anneleri, 1014'üncü haftada, 10 Haziran 1994’te gözaltında kaybedilen Murat Aslan’ın akıbetini sordu.

Galatasaray Meydanı'nda bir araya gelen kayıp yakınlarının bu haftaki açıklamasını Murat Aslan'ın kardeşi Fatma Aslan okudu.

"GERÇEKLERİN ORTAYA ÇIKMASI ENGELLENDİ"

Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Gözaltında kaybetme eyleminin hukuken suç olduğunun tespiti ve cezasız bırakılmayacağı güvencesi, kayıp yakınları üzerindeki yıkımı azaltır; yaralarının iyileşmesine katkı sunar. Oysa tanıklara, belge ve delillere rağmen, güvenlik güçleri tarafından gözaltına alındıktan sonra bedenleri ıssız yol kenarlarında, kimsesiz mezralarda veya asit kuyularında bulunan ya da hiç bulunamayan kayıplarımızla ilgili başvurularımız, kayıtlara 'soyut iddialar' olarak geçirildi. Bu inkar siyasetinin yarattığı cezasızlık sonucu, gözaltında kaybetme emrini verenler, suçu icra edenler ve suça göz yuman yetkililer, yargılanmadılar; aksine korundular. Kayıpların akıbetlerini açığa çıkaracak, fail ve sorumluları cezalandıracak adli süreçler işletilmedi, gerçeklerin ortaya çıkması engellendi.

'EN BÜYÜK ENGEL, HAKİKATİN İNKAR EDİLMESİ'

1014 haftadır ısrarla söylüyoruz: Türkiye’de devletle bağlantılı suçlar konusunda adalet arayışının önündeki en büyük engel, hakikatinin inkar edilmesidir. 30 Ağustos Uluslararası Zorla Kaybedilenler Günü vesilesiyle; bir kez daha kayıplarımıza ulaşma, onların mezarlarını çiçeklerle donatma umudumuzu ve kararlılığımızı ifade ediyoruz. Bugün, zorla kaybedilen sevdiklerimizin mezarlarına bırakamadığımız karanfillerimizi polis bariyerlerinin ardındaki kayıplarımızla buluşma mekânımız olan Galatasaray Meydanına bırakıyoruz.

'MÜCADELE, ONUR SAHİBİ HER İNSANIN GÖREVİDİR'

Başta Cumhurbaşkanı Erdoğan olmak üzere devleti yönetenlere, kayıp yakınlarına yaşatılan hukuksuzluklara; Anayasa’yı, Anayasa Mahkemesi kararlarını hiçe sayan yöneticilerin keyfi kararlarıyla Galatasaray Meydanı’nın polis bariyerleri ile kapatılması ve 10 kişi sınırlamasıyla süren Galatasaray yasağına son verme çağrısında bulunuyoruz. Yargı makamlarına, mevcut cezasızlığa son vererek, gözaltında kaybetmelere ilişkin soruşturma ve kovuşturmaları tarafsızlık ve cesaretle yürütmeleri çağrısında bulunuyoruz.

İktidara, Birleşmiş Milletler Bütün Kişilerin Zorla Kaybedilmeden Korunmasına Dair Sözleşme’yi derhal imzalama ve uygulama çağrısında bulunuyoruz. Gözaltında kaybedilenleri aramaktan vazgeçmeyeceğiz. Tüm baskılara göğüs gererek adalet hakkını, hakikat hakkını ve ihlallerin tekrarına karşı toplumun güvencelere sahip olma hakkını savunmakta ısrar edeceğiz. Bir kez daha hatırlatıyoruz; zorla kaybetme bütün insanlığın utancıdır. Bu utancı yeryüzünden silmek için mücadele etmek onur sahibi her insanın görevidir."

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN