CHP Genel Başkan Yardımcısı Ağbaba, TÜİK’in “Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ndaki” verilerine “Ülkenin yarısından fazlası ağır borç yükü altında yaşıyor. İcra dairelerinde bekleyen dosya sayısında da rekor kırılmış durumda. TÜİK’e göre halkı borçlandırmanın adı ‘fert gelirinin artması’ olmuş. Bir kurumun bu kadar itibarsızlaşması karşısında üzülmekten başka bir şey yapmak elden gelmiyor” sözleriyle tepki gösterdi.
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, yaptığı yazılı açıklama ile Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) “Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ndan” çıkan sonuçları değerlendirdi.
Ağbaba, “TÜİK’in manipülasyonlu verilerle ülkede yoksulluğu bitirmeye kararlı olduğunu” ifade etti. Ağbaba, TÜİK’in son yayınladığı Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması'na göre hane halkı fert gelirlerinin arttığının, sosyal transferlerin de yükseldiğinin görüldüğünü aktardı.
'BU KADAR YALAN SÖYLEYEBİLMEK TÜİK AÇISINDAN BİR BAŞARI OLSA GEREK'
“Araştırmanın referans yılı 2020’de salgını hep birlikte yaşadık. Derin yoksulluğu hepimiz gördük” değerlendirmesini yapan Ağbaba’nın açıklaması şöyle:
“Vatandaşa IBAN atan bunlar, 3 milyon ücretsiz izinliye günlük 39 TL verenler bunlar, kısa çalışma ödeneğiyle 3,7 milyon kişinin gelirini azaltan bunlar, borç ve kredilerdeki rekor artışın sorumlusu bunlar. Ama fert gelirlerinin arttığını söylüyorlar. Bu kadar yalanı aynı anda söyleyebilmek TÜİK açısından bir başarı olsa gerek.
'BU KURUMUN BU KADAR İTİBARSIZLAŞMASINA ÜZÜLÜYORUM'
TÜİK, ‘salgında sosyal transferlerin de arttığını’ söylüyor. Ancak bir diğer tablosunda ‘borçlanmanın da ciddi düzeyde arttığını’ belirtiyor. TÜİK açıkladığı yaşam koşulları istatistiklerinde, borç ve taksit ödemeleri olanların oranı bir önceki döneme göre 5,4 puan artarak 63.7’ye yükseldiğini açıklıyor. Ülkenin yarısından fazlası ağır borç yükü altında yaşıyor. İcra dairelerinde bekleyen dosya sayısında da aynı şekilde rekor kırılmış durumda. TÜİK’e göre halkı borçlandırmanın adı fert gelirinin artması olmuş. Bir kurumun bu kadar itibarsızlaşması karşısında üzülmekten başka bir şey yapmak elden gelmiyor.”