Gezi Parkı Davası'nda, Beşiktaş taraftar grubu Çarşı üyesi 35 kişinin anayasal bir hak olarak demokratik ifade özgürlüğü çerçevesinde protestolara katıldıkları belirtildi.
Gezi Parkı eylemleri kapsamında yargılanan Beşiktaş taraftar grubu Çarşı üyelerinin dokuz yıl süren yargılamalarının ardından verilen ikinci beraat kararının gerekçesi açıklandı. 35 sanık hakkında verilen karar, Yargıtay’ın bozma ilamının ardından yeniden görülmüştü.
MAHKEMEDEN ÇARŞI GRUBUNA TEMİZ KÂĞIDI
Mahkeme, sanıkların Beşiktaş Spor Kulübü taraftarı olduklarını, aralarındaki ilişkinin yalnızca takım sevgisi ve sosyal bağlardan kaynaklandığını vurguladı. Gerekçeli kararda, Çarşı grubunun herhangi bir hiyerarşik yapıya, görev dağılımına, organizasyon şemasına veya yasadışı faaliyetleri destekleyecek maddi kaynaklara sahip olmadığına kanaat getirildi. Ayrıca grubun silah mühimmatı bulundurmadığı ve gizlilik esaslarına dayalı bir yapı oluşturmadığı belirtildi.
GEZİ PARKI EYLEMLERİNDE YASADIŞI FAALİYET BULUNAMADI
Haziran 2013’teki Gezi Parkı protestolarına katılımlarına ilişkin yapılan değerlendirmede, Çarşı grubunun protestoları düzenleyen bir yapı içinde olmadığı ve yasadışı faaliyetlerde bulunmadığı ifade edildi. Mahkeme, sanıkların anayasal bir hak olan demokratik ifade özgürlüğü çerçevesinde protestolara katıldığını ve suç teşkil eden eylemlere karıştıklarına dair somut bir delilin bulunmadığını vurguladı.
“Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini Ortadan Kaldırmaya Çalıştıkları” İddiası Reddedildi
Sanıklar hakkında yöneltilen, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya ve görevlerini yapamaz hale getirmeye çalıştıkları” iddiası da mahkeme tarafından reddedildi. Kararda, bu suçu işlemeye yönelik uygun vasıtalarla, yeterli plan ve organizasyonla hareket edildiğine dair kesin, somut ve her türlü şüpheden uzak bir delil bulunmadığına işaret edildi.
“ŞÜPHEDEN SANIK YARARLANIR” İLKESİ VURGULANDI
Gerekçeli kararda, ceza hukukunun temel ilkelerinden biri olan “şüpheden sanık yararlanır” ilkesine dikkat çekildi. Mahkeme, dava boyunca elde edilen delillerin suçun işlendiğini kanıtlamaya yeterli olmadığı sonucuna vardı ve sanıkların beraatine karar verdi.