DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan Kayseri’de millet buluşmasında konuştu. Babacan, iktidarın ekonomi politikalarını ve hayat pahalılığını eleştirerek, "İnanın çok yakında; tatile gitmek, araba almak, ev almak hayal olmaktan çıkacak. Hepsi gerçek olacak. Türkiye’yi bölgemizin en güçlü ekonomisi yapacağız" dedi.
Ali Babacan, Kayseri’de seçim mitingine katılan Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na eşlik etti.
Babacan burada iktidara yüklendi. Ekonomi politikalarından bahseden Babacan, “Neymiş Kur Korumalı Mevduatmış. Bu ilk ilan edildiği gün söyledim. Bunun adı: 'Hazineyi Batırma Projesidir' dedim. Milli servetimizi faize peşkeş çekmektir” dedi.
Ayrıca sokakta gençlere ‘çıkar telefonunu’ baskısına da değinen Babacan, “Bu telefonu almak için asgari ücret ile çalışan bir gencimiz hiç yemese, içmese 6 aylık asgari ücreti ile bir telefon alabiliyor. Bu süre Avrupa'da, Amerika'da ne kadar? 1 hafta. Biz bunları sağlamak zorundayız ve sağlayacağız” şeklinde konuştu.
'BUNUN ADI HAZİNEYİ BATIRMA PROJESİDİR'
Ali Babacan’ın konuşmalarının satırbaşları şöyle:
“Kayseri, iki Cumhurbaşkanı yetiştirmiş bir şehir. 8. Cumhurbaşkanımız Rahmetli Turgut Özal da 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül de az ilerideki lisenin mezunu. İki büyük sessiz devrimin altında imzası olan, kurucusu oldukları partilerin değil, tüm Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olmayı başarmış iki isim de Kayseri’de yetişmiş.
Sözüm ona faize karşı bir hükümet var. Kutsallarımızı her gün siyasette istismar ediyorlar. Devletin hazinesi son yıllarda en yüksek faiz ödemelerini bu dönemde yaptı. Geçen sene 311 milyar TL ödediler. Bu yıl ise 565 milyar lira ödeyeceğiz diyorlar. Bir de kur korumalı mevduat için ödeme yapıyorlar.
Neymiş Kur Korumalı Mevduatmış. Bu ilk ilan edildiği gün söyledim. Bunun adı: 'Hazineyi Batırma Projesidir' dedim. Milli servetimizi faize peşkeş çekmektir.
'ENFLASYON EN BÜYÜK HIRSIZLIKTIR'
Dövize çevrilebilir mevduat vardı 1970’lerde. Enflasyonun sebebi olarak gördüğü. Rahmetli Özal ne demişti, gençlere vasiyetimdir bir daha bu ülkeyi bu yanlışlara sokmayın diye. Ne yaptı Erdoğan, Özal’ın enflasyonun sebebi olarak gördüğünü 40 sene sonra yeniden diriltti. Adına da kur korumalı mevduat dedi.
Bir kuruş üretmeden faiz üstüne faiz ödüyorlar. Kim ödüyor bunu. Senden benden Kayseri’nin emeğinden alıp da ödüyorlar. Vergi olarak alıyorlar. Bir çorap bir peynir alıyorsunuz KDV ödüyorsunuz. Kıt kanaat geçinemeyen işçi vergi ödüyor. Zaten parası olanın üzerine kur farkı diye ödüyorlar.
Bir de ne yapıyorlar, enflasyon yoluyla bütün milletin cebinden çalıyorlar. Enflasyon en büyük hırsızlıktır.
ENFLASYONU YANLIŞ AÇIKLADILAR
1 milyon konut yapsanız kaça mâl olur? 750 Milyar TL. Bu yıl faiz ve kur farkına ne kadar ödenecek? 765 Milyar TL. Demek ki faiz ve kur farkına ödenen parayla 1 milyon tane konut yapılıp vatandaşa bedava dağıtılabilir.
Soğan olmuş 30 lira fiyatlara bakın. Bizim evladımızın hakkını enflasyon yoluyla topluyorlar. Gerçek enflasyonu gizliyorlar TÜİK’e yüzde 80 diye açıklattılar bir de utanmadan. Bir vergi iki enflasyon yoluyla bir avuç zenginin varlığına varlık katıyorlar.
ARABA ALMAK TATİLE GİTMEK HAYAL OLMAKTAN ÇIKACAK
Bu telefonu almak için asgari ücret ile çalışan bir gencimiz hiç yemese, içmese 6 aylık asgari ücreti ile bir telefon alabiliyor. Bu süre Avrupa'da, Amerika'da ne kadar? 1 hafta. Biz bunları sağlamak zorundayız ve sağlayacağız.
İnanın çok yakında; tatile gitmek, araba almak, ev almak hayal olmaktan çıkacak. Hepsi gerçek olacak. Türkiye’yi bölgemizin en güçlü ekonomisi yapacağız.”
