ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin ‘Suriye için son şans’ dediği ateşkesin ilk günü geride kaldı. Ancak, bu ateşkesin de öncekiler gibi başarısız olacağı endişesi sürüyor. Uzmanlara göre, ihlallerin cezalandırılmaması Esad’a yarıyor.
ABD ile Rusya’nın, haftalar süren müzakereler sonucunda uzlaştığı Suriye ateşkesi, Kurban Bayramı’nın ilk günü, gün batımından itibaren başladı. Ateşkes 24 saati doldurmadan ilk ihlaller de geldi. Esad rejiminin Halep’teki varil bombalı saldırısına muhalifler havan topuyla karşılık verdi. Rejim, ayrıca İdlib’de bir yerleşim yerine savaş uçaklarıyla saldırı düzenledi, 10 kişi hayatını kaybetti. Buna karşın ateşkesin ilk gününde çatışmaların büyük ölçüde azaldığı görüldü.
ATEŞKESİN ZAYIF NOKTASI
Anlaşmanın başarılı olacağından endişe edenler, iki zayıf noktaya dikkat çekiyor. İlk olarak, tıpkı şubat ayında yapılan ve zamanla geçerliliğini yitiren anlaşmada olduğu gibi, bu anlaşmada da ateşkes ihlallerine yönelik bir ceza öngörülmüyor. Washington Post’un Ortadoğu muhabiri Liz Sly, hava gücüne sahip olmaları nedeniyle bu durumun Esad rejimi ve Rusya’nın avantajına olduğunu belirtiyor. Suriyeli muhalif gruplar da ateşkesi memnuniyetle karşılamakla beraber, rejimin ateşkese uyacağından şüpheli olduklarını ifade ediyor. İkinci olaraksa ateşkese dahil edilmeyen Nusra Cephesi ile muhaliflerin birçok yerde iç içe geçmiş durumda olması gösteriliyor. Esad ve Rusya’nın, bu durumu muhaliflere yönelik hava saldırılarında bahane olarak kullandığı biliniyor. Washington Enstitüsü’nden Chales Lister, Nusra Cephesi’yle işbirliğini kesin olarak bitirmenin, muhalif grupların 2011’den bu yana almak zorunda olduğu en zor karar olduğunu söylüyor. Bu birlikteliğin ideolojik değil, sahadaki askeri durumun dayatması sonucu oluştuğunu vurgulayan Lister, muhalifler buna yanaşmadığı takdirde Esad rejimi ve Rusya’nın saldırılarının meşrulaşacağına dikkat çekiyor.
ABD merkezli dış politika dergisi National Interest’te yer alan bir analizde, ateşkesin başarısı ve Suriye’nin geleceğine dair şüpheler dile getiriliyor. Daniel R. DePetris imzalı yazıda, ateşkes ilk günlerde uygulansa da, bir ceza mekanizması olmamasının, eninde sonunda Esad rejiminin istediği gibi saldırılara devam edebileceği anlamına geldiğini ifade ediyor. Rejimin Halep’e insani yardım ulaştırılması için kritik önemdeki Castello yolundan çekilme sözünü de denetleyecek bir mekanizma bulunmadığına dikkat çeken DePetris, Rusya ile ABD’nin ortak operasyonlarının başarıya ulaşacağından da şüpheli. Zira Rusya bazı bölgeleri Nusra militanları bulunduğu gerekeçsiyle bombalarken, ABD bu bölgeleri muhalif bölgesi olarak kabul ediyor. Yazar, bu tür anlaşmazlıkların nasıl çözüleceğinin belirsiz olduğunu ifade ediyor.
ANLAŞMANIN KAPSAMI
Peki ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin ‘birleşik Suriye için son şans’ olarak tanımladığı ateşkes anlaşmasının kapsamı ne?
Bir hafta boyunca hava operasyonları da dahil olmak üzere bütün çatışmalar durdurulacak. Bu sürede yalnıza ABD ve Rusya’ya ait uçaklar, IŞİD ve diğer terör gruplarına hava operasyonu yapabilecek.
Ateşkes süresince kuşatma altındaki bölgelere Birleşmiş Milletler (BM) tarafından yardım ulaştırılacak. Bu çerçevede Halep’in doğusunu kuşatan Esad rejiminin, bölgenin sınırındaki Castello yolundan çekilmesi öngörülüyor. BM’ye ait yardım TIR’ları, Cilvegözü’nden Suriye’ye giriş yaparak Halep’e doğru yola çıktı. Ancak rejim, TIR’ları kendileri tarafından denetlenmediği gerekçesiyle geri çevirdi.
Ateşkes bir hafta boyunca başarıyla uygulandığı takdirde, ABD ve Rusya, Suriye’deki savaşın başından bu yana ilk kez ortak hava operasyonlarına başlayacak. İki ülke ortak bir operasyon masası kuracak, saldırılarda IŞİD ve adını Fetih el-Şam Cephesi olarak değiştiren el-Kaide bağlantılı Nusra Cephesi hedef alınacak.
SURİYE İSRAİL UÇAĞINI DÜŞÜRDÜ MÜ?
Suriye’nin güneyinde, İsrail sınırında bulunan Kuneytra bölgesinde İsrail uçakları tarafından Esad rejimi mevzilerine hava saldırısı düzenlendi. Suriye Kuvvetleri Genel Komutanlığı, İsrail’e ait bir savaş uçağı ve bir gözlem amaçlı insansız hava aracının düşürüldüğünü açıkladı. İsrail ordu sözcüsü Avichay Adraee ise yaptığı yazılı açıklamada Şam rejimini yalanlayarak İsrail ordusunun herhangi bir kaybı olmadığını bildirdi.
PENTAGON-BEYAZ SARAY ÇATIŞMASI
ABD ve Rusya Dışişleri Bakanları arasında uzun görüşmeler sonucunda varılan ateşkes anlaşmasının, Washington’daki bazı kesimlerde rahatsızlık uyandırdığı öne sürüldü. Foreign Policy dergisinde Benjamin Soloway imzasıyla yer alan yazıda, Beyaz Saray ve Dışişleri Bakanlığı’ndaki kilit isimlerin anlaşmadan yana olduğu, buna karşın Pentagon ve bazı diplomatlar arasında anlaşma nedeniyle büyük hayalkırıklığı yaşandığı ifade edildi. Moskova’nın ikili oynadığını düşünen Pentagon yetkililerinin, Rusya ile Suriye’de işbirliği yapılmasını büyük bir hata olarak gördüğü belirtildi. Soloway’in ulaştığı üst düzey Pentagon yetkilileri, Rusya ve Esad’ın şubattaki ateşkesi de istismar ettiğini ve Moskova’nın kendilerine sürekli yalan söylediğini dile getirdi. Bir üst düzey askeri yetkili, “Ruslar ağızları neredeyse paralarını oraya soksunlar. Şu ana kadar bunu yapmakta isteksizlerdi” diye konuştu.
O KADAR KARMAŞIK Kİ KERRY BİLE ANLAMAMIŞ
Amerikan AP ajansı, önceki gün ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’nin, Esad rejiminin ateşkes süresince Nusra Cephesi’ne hava saldırısı düzenlemesini onayladığı haberini geçti. Haber, belli başlı Batılı medya kuruluşlarında ‘ABD’nin Esad’a ilk kez onay vermesi’ olarak yorumlandı. Dünse ABD Dışişleri Bakanlığı, Kerry’nin sözlerine açıklık getirdi. Yazılı açıklamada, “Geçen hafta duyurulan anlaşma, Rusya ve ABD’nin Esad rejiminin hava saldırılarını onaylayacağına ilişkin hiçbir hüküm içermemektedir” ifadesi yer aldı. Washington Post gazetesi, konuya ilişkin haberinde durumun karmaşıklığı nedeniyle ABD Dışişleri Bakanı Kerry’nin dahi anlaşmanın içeriğini anlamakta zorluk çektiğini yazdı.