Suriyeli aktivist Orouba ile birlikte katledilen kızı Halla Barakat’ı arkadaşları anlattı. 22 yaşındaki genç gazeteci Halla’nın en büyük önceliğinin annesi olduğunu söyleyen arkadaşları, cesur, dürüst, mücadeleci ve tutkulu biri olduğunu söylediler. Suriye ve Suriyeliler için her zaman çabaladığını anlatan sevenleri, genç yaşına rağmen çevresinde derin izler bıraktığını belirttiler.
HABER MERKEZİ / İSTANBUL
Üsküdar’daki evlerinde Suriyeli aktivis annesi Orouba Barakat’la birlikte katledilen gazeteci Halla’yı arkadaşları anlattı. Orient TV, TRT World ve ABC News’de freelance muhabirlik yaptığı bilinen Halla’nın, son çalıştığı Bitchain.com adlı internet sitesindeki arkadaşları, cesareti, Suriyeli mülteciler için çabası, annesine olan düşkünlüğü ve evlenip çocuk sahibi olma hayalini anlattılar. Dünyabizim.com adlı internet sitesinde yayınlanan haberde Halla’nın 22 yıllık ömrüne ne çok şey sığdırabildiği de anlatıldı. İşte arkadaşlarının anlatımyla Halla Barakat:
Bitchain.com internet sitesi şefi İbrahim Bekir “Halla ile 2 yıl önce tanıştık. O zamanlar Orta Doğu’ya yönelik bir düşünce kuruluşu olan Al Sharq Forum’da gençlik ağının başındaydım ve yıllık uluslararası konferansın hazırlıklarına başlarken bir ekip oluşturmam gerekiyordu. Birinin tavsiyesi ile ekip için düşündüğüm ilk kişi Halla olmuştu. Florya’da 3-4 saatlik bir görüşme yaptık, projeye oldukça ilgi duymuştu ve o 3-4 saati tartışarak, istişare ederek geçirmiştik. Nihayetinde Halla, konferansın iletişim sorumlusu olmayı kabul etti. O konferans için beraber çalışırken görmüştüm ki Halla’nin çok kuvvetli bir yazma yeteneği vardı. Ayrıca, yaptığı iş konusunda son derece tutkulu biriydi. Her zaman etrafındaki insanlarla onların kimliklerinin, ideolojilerinin, inancının ötesinde bir iletişim kurardı. O, genç yaşına rağmen ailesinin, daha doğrusu hayattaki tek varlığı, hayattaki en büyük önceliği olan annesinin mali yükünü kendi omuzlarında hissederdi. Annesi kimseye muhtaç olmasın diye kendisi çalışıp destek olmaya çalışırdı. Bunu yapabilmek için bir işten ötekine koştururdu. Bir de üniversitede okuyordu. Halla’nin hayali evlenmek ve çok çocuk sahibi olmaktı. Bunun sebebi de yine annesinin hayatıydı. Halla, annesinin hayattaki tek varlığının o olduğunu biliyordu ve aynısının kendisine, çocuklarına olmamasını isterdi.”
Halla’nın, Suriyeliler için çok şey yaptığını, korku nedir bilmediğini söyleyen Bekir şöyle devam etti: “Kendini her zaman en ön cepheye atardı. Her türlü derdin, sıkıntısının arasında bile gülerdi. Blockchain teknolojisi ve sanal para ile ilgili bir internet sitesi projesine başlıyordum ve Halla’ya bizimle çalışması için teklif götürdüm ve dedim ki ‘tüm işlerini bırak, sadece buraya odaklan ve burada çalış.’ Eylül ayında işe başladığında kendisiyle dalga geçiyordu, ‘hayatımda ilk defa bir işte çalışıyorum.’ Yeni başladığımız iş, Halla’nın tamamen yabancısı olduğu bir sektördeydi ancak bu işi bile nasıl olup da Suriyeli mültecilerin durumunu iyileştirmek için kullanırız diye düşünüyordu. Sanal para birimlerini ve bir merkeze bağlı olmayan ekonomik bir sistemi nasıl onların yararına değerlendirebiliriz diye. Ona arada haberlerden ve politik gelişmelerden, hatta Suriye’den uzaklaşmasını, kendisini aşırı kaptırdığını söylerdim. Ancak hiçbir zaman bunu tamamen yapmadı, yapamadı. Aklında hep Suriye ve Suriyeliler vardı.”
DEĞERLERİNİ SONUNA KADAR SAVUNURDU
Halla’nın iş arkadaşı Layla: “Halla’nın güzel bir ruhu vardı. Bir yıllık dostluğumuz boyunca benim kız kardeşim gibiydi. Hep bana neşe veren, beni sakinleştiren taraf oldu. Benimkinin tam tersi bir karaktere sahipti. Benden çok daha fazla yükü olmasına rağmen hep rahattı. İnandığı şeyler konusunda çok tutkuluydu. Kendi değerlerini her yerde sonuna kadar savunurdu, oldukça da açık fikirliydi. Annesini bu dünyadaki her şeyden fazla severdi. Binlerce arkadaşı vardı. Yaşadığı, seyahat ettiği, bulunduğu her yerde onun arkadaşları ve sevenleri mutlaka çıkardı. O son derece sosyal biriydi. En önemlisi de Halla dürüsttü, hep dürüsttü…”
ACIYIYA RAĞMEN GÜLÜMSEMEYİ BAŞARMIŞTI
Üniversiteden arkadaşı Cafer: “’Savunduğu şeyler için sonuna kadar mücadele ederdi’ İyi kalpli. Halla’ya dair ilk söyleyeceğim bu olurdu. Ve sonra o güçlü, yeşil gözlerinde gördüğüm tutku. Savunduğu şey için sonuna kadar mücadele etmesini sağlayan güç, o tutkuydu. Onun, hayat tecrübelerini ve mücadelelerini anlatma isteği ve biçimi ne kadar açık yürekli biri olduğunu görmenizi sağlardı. Aynı zamanda, her duruma uyum sağlayabilen bir mizah anlayışı vardı. Halla, hayatın acı tarafını tatmış ancak yine de gülümsemesini korumayı başarmış, olağanüstü bir insandı. Benim üzerimdeki etkisini hâlâ hissedebiliyorum.”