TÜRKONFED Başkanı Sönmez: Finansman zorluklar aşılır ama adalet yoksa kalkınma da olmaz

TÜRKONFED Başkanı Sönmez: Finansman zorluklar aşılır ama adalet yoksa kalkınma da olmaz

TÜRKONFED Başkanı Süleyman Sönmez, Diyarbakır’daki zirvede yaptığı konuşmada, enflasyonla mücadelede "sürdürülebilir büyümenin üretim artışı gerektirdiğini" vurguladı ve öngörülebilir bir yönetim anlayışının önemine dikkat çekti. Sözmez "Finansman zorluklar aşılır ama adalet yoksa kalkınma da olmaz " dedi.

Türk İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED), kuruluşunun yirminci yılı dolayısıyla Diyarbakır’da ‘Küresel Riskler ve Yerel Çözümler’ ana teması ile büyük bir zirve düzenledi. İş dünyası temsilcileri ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya geldiği organizasyona katılan TÜRKONFED Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Sönmez, Türkiye’nin enflasyonla mücadele stratejilerine dair görüşlerini paylaştı. Sönmez, sürdürülebilir büyüme için üretim artışının önemli olduğunu belirtti.

Sönmez, Türkiye ekonomisinin karşılaştığı zorluklara dair önemli açıklamalarda bulundu. Özellikle KOBİ’lerin finansman ihtiyacının arttığını, ancak finansmana erişimin hem zor hem de pahalı olduğunu vurguladı. Sönmez, para politikalarının bu sorunu kademeli olarak çözebileceğini, ancak öngörülebilir bir yönetim anlayışı gerektiğini söyledi. Bu bağlamda, sağlam bir hukuk sistemi ve işlevsel bir adalet mekanizması oluşturulmasının bir piyasa ekonomisinin temeli olduğunu ifade etti. "Adalet ve Hukuk, Sürdürülebilir Ekonomik Büyümenin Temel Taşlarıdır" dedi.

"ADALET YOKSA KALKINMA DA OLMAZ"

Sönmez, enflasyonla mücadelede sadece tüketimi baskılamak değil, artan üretimle çözüm bulunması gerektiğini belirtti. Bu hedefin gerçekleşebilmesi için KOBİ’lerin finansmana erişiminin kolaylaştırılması gerektiğini vurgulayan Sönmez, "Daha öngörülebilir bir yönetim modeli, enflasyonda hızlı bir düşüşe yol açacak, büyümeyi teşvik edecek ve yatırımları ve istihdamı artıracaktır" şeklinde konuştu.

Türkiye'nin yoğun bir makroekonomik istikrarsızlık dönemini geride bırakmanın sancılarını yaşadığını ifade eden Sönmez şunları söyledi:

"KOBİ'lerin finansman ihtiyacı her zamankinden daha yüksek. Finansmana erişim hem zor hem pahalı. Özellikle ihracatçı sektörler, TL'deki değerlenme nedeniyle rekabetçilik sorunu yaşıyor. Üretimde yaşanan zorluklar çalışanları da olumsuz etkiliyor. İş kayıpları artarken devam eden hayat pahalılığı yaşam koşullarını güçleştiriyor. Nüfusun en yüksek gelirli yüzde 20'lik bölümü toplam gelirin neredeyse yarısını alırken en yoksul yüzde 20'lik bölümü ise sadece yüzde 6'sını alabiliyor. Enflasyonla mücadelenin de zor olacağını ve zaman alacağını biliyorduk ama süreç uzadıkça üzerimizdeki stres birikmeye başladı. Bu konuda elimizden geleni yapıyoruz, yapacağız da. Ancak enflasyonda kalıcı düşüş, tüketimin baskılanması ile değil, üretimin artması ile sağlanır. Bunun için reel sektörün ve KOBİ'lerin finansmana erişim sorununun hafifletilmesi ve böylece yatırım ve işletme sermayesi ihtiyacının zorlanmadan karşılanabilmesi gerekiyor."

"Yönetim anlayışı öngörülebilir olursa yüksek büyüme patikasına gireriz"

Ekonomide yaşanan sorunların para politikası ile zamanla çözüleceğini, iş dünyasının bunun için sabırla beklediğini belirten Sönmez, reel sektör tarafında ise durumun farklı olduğunun altını çizerek şöyle konuştu:

"Ne üretimin teknoloji yapısı ve bölgesel dağılımı ne de gelir dağılımı, para ve maliye politikaları ile düzeltilebilir. Geçtiğimiz döneme göre ekonomide öngörülebilirlik kayda değer düzeyde iyileşmiş olsa da iş dünyası hâlâ gelecek yıl için önünü görmekte zorlanıyor. Bizim daha öngörülebilir bir yönetim anlayışına ihtiyacımız var. Çünkü piyasa ekonomisinin temelinde sağlam bir hukuk düzeni ve iyi işleyen bir adalet mekanizması yatar. Adaletin ve hukukun olmadığı bir ortamda, ekonomide kalıcı bir iyileşme ve kalkınma mümkün değil. Türkiye için kalkınmanın yolu da demokrasiye olan güvenin pekiştirilmesinden geçer. Öngörülebilir bir yönetim anlayışını hayata geçirdiğimizde enflasyonun hızla düştüğünü, büyümenin canlandığını, yatırımların ve istihdamın arttığını göreceğiz. Makroekonomik istikrarsızlığı geride bırakıp sürdürülebilir yüksek büyüme patikasına gireceğiz."

"20 saatte gündem değişiyor, 20 yılda bir şey değişmiyor"

"Bundan 20 yıl sonra yapılacak zirveyi, yeşil ve dijital dönüşümü gerçekleştirip orta gelir tuzağından çıkmış bir Türkiye'de yapmak istiyoruz" diyen Sönmez şunları söyledi:

"Sosyal, laik ve demokratik hukuk devletini yeniden inşa etmiş; güçler ayrılığını, denge ve denetleme mekanizmalarını yerli yerine oturtmuş; yargının tam bağımsızlığını tesis etmiş, hukukun üstünlüğüne inancı artırmış, toplumsal dönüşümü başarmış, kişi başı gelirini 15 bin doların üzerine çıkartmış bir Türkiye'nin aslında hiç de hayal olmadığını biliyoruz. Bundan yaklaşık 10 sene önce bu hayale elimizi uzatsak dokunacak kadar yaklaşmıştık. Lakin Türkiye enteresan bir ülke. 20 saatte ülke gündemi tamamen değişiyor ama 20 yılda değişen bir şey olmuyor. Biz 20 yıldır aynı vicdani sorumluluğu duyuyoruz. Bundan sonra da elimizden geleni yapmaya hazırız."

Yeni teşvik sistemine de değinen Sönmez, TÜRKONFED olarak uzun yıllardır bölgesel kalkınma üzerinde çalıştıklarını, çatıları altında yer alan federasyonların, bölgelerin ekonomik koşullarını çok yakından bildiğini, bu nedenle teşvik sistemi kurgulanırken destek vermeye hazır olduklarını söyledi.

GELİR DÜZEYİNDE YÜKSELİŞ HEDEFİ

TÜRKONFED Başkanı, önümüzdeki 20 yıl içinde Türkiye için hedeflediği vizyonu paylaştı. Sönmez, orta gelir tuzağını aşmış bir Türkiye yaratmayı, kişi başı geliri 15.000 doları aşan ve yeşil ile dijital dönüşümü başarıyla tamamlamış bir ülke olmayı hedeflediklerini belirtti. Sönmez, 20 yıl içinde yeşil ve dijital geçişlerin başarıyla tamamlandığı bir Türkiye'de, bu zirvenin gerçekleşmesini umut ettiklerini ifade etti.

BÖLGESEL KALKINMA VE YENİ TEŞVİK SİSTEMİNE DESTEK

Sönmez, TÜRKONFED'in bölgesel kalkınmaya verdiği önemin altını çizdi ve bölgesel ekonomik koşullara uygun yeni bir teşvik sistemi geliştirilmesine katkı sağlamaya hazır olduklarını belirtti.

TÜSİAD BAŞKANI ORHAN TURAN: "KAMU SEKTÖRÜNDE VERİMLİLİK VE KAYIT DIŞI EKONOMİYLE MÜCADELE"

TÜSİAD Başkanı Orhan Turan, enflasyonla mücadeleyi sıkı para politikalarıyla desteklemenin gerekliliğini dile getirdi. Kamu sektöründe verimlilik ve kayıt dışı ekonomiyle mücadele konularına dikkat çekti. Ayrıca, eğitime daha fazla kaynak yatırılmasının önemini vurguladı ve okulların koşullarının iyileştirilmesi gerektiğini söyledi.

TÜRKİYE’NİN GÜCÜ: KOLEKTİF ZEKA

TÜSİAD eski İcra Danışma Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, TÜRKONFED’in 20 yıllık yolculuğunu övdü ve iş dünyasında kolektif zekanın harekete geçirilmesinin önemine dikkat çekti. Özilhan, iş liderlerinin sadece ticari çıkarlar değil, ulusal çıkarlar için bir araya gelmesinin her zamankinden daha önemli olduğunu belirtti. "Kolektif zekayı harekete geçirmenin önemini giderek daha iyi anlıyoruz." dedi.

DIYARBAKIR’IN YATIRIM FIRSATLARI

Zirveye ev sahipliği yapan DOGÜNSİFED Başkanı Devrim Türk, Diyarbakır’ın bir zamanlar sanayi ve ticarette öncü bir şehir olmasına rağmen, Türkiye’nin ekonomik sıralamasında 70. sıraya gerilemesinden duyduğu endişeyi dile getirdi. Türk, bölgedeki yatırımcılar için lojistik altyapı ve teşvik politikalarının geliştirilmesinin önemli olduğuna dikkat çekti. "Çağımız bölünme değil, birlik ve büyüme çağıdır" diyerek, Diyarbakır’ın ticaret, kültür ve turizm merkezi olarak yeniden önem kazanması gerektiğini ifade etti.

Zirve kapsamında, EDAM Direktörü Sinan Ülgen ve Merkez Bankası Eski Baş Ekonomisti Prof. Dr. Hakan Kara'nın katılımıyla düzenlenen ‘2025’e Girerken Küresel Riskler ve Yerel Çözümler’ paneli gerçekleştirildi. Panelde, küresel riskler ve yerel çözümler üzerine konuşuldu ve yerel bağlamların önemine dikkat çekildi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR (2)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
2 Yorum
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN