Stellantis, lityum kükürt batarya teknolojisinde çığır açan Zeta Energy ile güçlerini birleştirdi. Bu işbirliği, elektrikli araçlarda menzil, performans ve maliyeti alt üst edecek!
BURAK ÖZTOPRAK
Elektrikli otomobil piyasasında devrim niteliğindeki yenilik Stellantis'den geldi. Batarya sorunlarını ortadan kaldıracak teknolojiyi duyurdu. Zeta Energy işbirliğinde lityum kükürt batarya teknolojisini açıkladı. İşte tüm detaylar...
BATARYALARDA YENİ TEKNOLOJİ
Elektrikli araç teknolojisinde heyecan verici bir gelişme yaşanıyor! Otomotiv devi Stellantis, batarya teknolojileri konusunda öncü isimlerden Zeta Energy ile ortaklık kurarak, elektrikli araçlara bambaşka bir boyut kazandıracak bir anlaşmaya imza attı. Bu işbirliği, lityum kükürt batarya teknolojisini kullanarak, geleceğin elektrikli araçlarını çok daha erişilebilir ve verimli hale getirmeyi hedefliyor.
DAHA HAFİF, DAHA UZUN MENZİLLİ VE DAHA HIZLI ŞARJ
Bu işbirliğinin en dikkat çekici sonucu, daha hafif ve daha yüksek enerji yoğunluğuna sahip bataryaların geliştirilmesi olacak. Bu yeni batarya teknolojisi sayesinde, aynı kullanılabilir enerjiyle çok daha hafif batarya paketleri üretilebilecek. Bu da elektrikli araçların menzilini uzatırken, sürüş özelliklerini ve performansını da iyileştirecek. Üstelik, bu bataryalar yüzde 50'ye kadar daha hızlı şarj olabilecek, bu da elektrikli araç sahiplerinin hayatını önemli ölçüde kolaylaştıracak.
MALİYETLER YARI YARIYA DÜŞÜYOR
İşin en heyecan verici kısmı ise, bu bataryaların kilovatsaat başına maliyetinin mevcut lityum iyon bataryaların yarısından daha düşük olması bekleniyor. Bu, elektrikli araçların çok daha geniş bir kitleye ulaşmasını sağlayacak ve elektrikli araç devrimini hızlandıracak.
DOĞAYA SAYGILI ÜRETİM
Stellantis ve Zeta Energy, sadece performansı değil, çevreyi de düşünüyor. Yeni nesil lityum kükürt bataryalar, atık malzemeler ve metan kullanılarak üretilecek. Bu da mevcut batarya teknolojilerine kıyasla çok daha düşük karbon emisyonu anlamına geliyor. Üretim sürecinde kobalt, grafit, manganez veya nikel gibi malzemelerin kullanılmaması, tedarik zinciri riskini azaltırken, daha sürdürülebilir bir üretim modeli sunuyor.
2030'A KADAR YOLLARDA
Bu heyecan verici projenin tamamlanmasıyla, yeni nesil bataryaların 2030 yılına kadar Stellantis'in elektrikli araçlarında kullanılmaya başlanması hedefleniyor. Bu, Stellantis'in 75'in üzerinde batarya elektrikli araç modeli sunmayı içeren Dare Forward 2030 stratejik planının önemli bir ayağını oluşturuyor.
NEDEN LİTYUM KÜKÜRT?
Lityum kükürt teknolojisi, geleneksel lityum iyon bataryalara göre daha düşük maliyetle daha yüksek performans sunuyor. Yaygın olarak bulunan ve maliyeti daha uygun olan kükürt, üretim giderlerini ve tedarik zinciri riskini azaltıyor.
STELLANTİS'TEN NET MESAJ
Stellantis Baş Mühendislik ve Teknoloji Sorumlusu Ned Curic, "Lityum kükürt gibi çığır açan batarya teknolojileri, Stellantis'in 2038 yılına kadar karbon nötr olma taahhüdünü desteklerken, müşterilerimizin optimum menzil, performans ve uygun fiyattan yararlanmasını sağlayabilir." dedi.
Zeta Energy Üst Yöneticisi Tom Pilette ise, Stellantis'in yenilikçi, küresel üretim ve dağıtım alanındaki uzmanlığıyla bir araya gelerek, elektrikli araçların performansını ve maliyet profilini önemli ölçüde iyileştireceklerini belirtti.
ELEKTRİKLİ ARAÇLARDA YENİ BİR ÇAĞ BAŞLIYOR
Bu işbirliği, elektrikli araç teknolojisinde yeni bir çağın başlangıcı olarak değerlendiriliyor. Daha verimli, daha ekonomik ve daha çevreci bataryalarla, elektrikli araçların geleceği çok daha parlak görünüyor.