Murat Ülker, "Move Fast and Fix Things" kitabından esinlenerek liderliğin hız ve sorumluluk dengesine dikkat çekiyor. Ülker, “En başarılı lider, problemi hızla çözerken aynı anda herkes için sorumluluk alandır” diyor.
İş insanı Murat Ülker, kişisel blogunda kaleme aldığı son makalesinde, iş dünyasında liderlerin karşılaştığı hız ve sorumluluk alma konusuna derinlemesine bir bakış sunuyor. "Move Fast and Fix Things: The Trusted Leader’s Guide to Solving Hard Problems" adlı kitaptan yola çıkan Ülker, liderlerin hızla hareket ederken aynı zamanda çalışanlar, müşteriler ve tüm paydaşlar için sorumluluk almasının önemini vurguluyor.
Harvard Business School profesörü Frances Frei ve liderlik koçu Anne Morriss’in yazdığı bu kitap, organizasyonel değişim yolculuğunda liderlere rehberlik etmeyi amaçlıyor. Ülker, liderliği "mükemmel olmayan insanların mükemmel olmayan insanları yönetmesi" olarak tanımlayan yazarların, şirketlerin doğal kusurları üzerinde durduğunu ve bu kusurları iyileştirme çabalarının liderlik başarısının anahtarı olduğunu belirtiyor.
HIZ VE GÜVEN DENGESİ
Ülker, iş dünyasında hızın çoğu zaman olumsuz bir üne sahip olduğunu, ancak aslında liderlerin bu hıza doğru bir şekilde yaklaşmaları gerektiğini belirtiyor. Yazarların Meta'nın “Move fast and break things” sloganına gönderme yaparak, hızlı hareket etmenin ve insanlara özen göstermenin bir arada yürütülebileceğini savunduğunu ifade ediyor. En başarılı liderler, karşılaştıkları sorunları hızla çözerken aynı anda tüm paydaşların refahını gözetebilenlerdir. Bu süreçte hız ile güven arasındaki dengeyi korumak, şirketleri sürdürülebilir başarıya götüren kritik bir etken olarak vurgulanıyor.
LİDERLİKTE HIZ: BEŞ ADIMLI PLAN
Ülker, kitaptan alıntılayarak, liderlerin iş dünyasındaki sorunları hızlı ve etkili bir şekilde çözmeleri için beş adımlı bir plan öneriyor:
Gerçek Probleminizi Belirleyin: Pazartesi günü, organizasyonun en büyük engelini saptamak ve bu konuda harekete geçmek, değişim yolculuğunun ilk adımıdır.
Güven Oluşturun: Salı günü, güven inşa etme üzerine odaklanın. Hataları kabul etmek ve çalışanlar arasında güven ortamı oluşturmak, başarılı bir liderliğin temelidir.
Yeni Perspektifler Katın: Çarşamba günü, farklı bakış açılarını değerlendirin. Kapsayıcı bir kültür yaratmak, ekiplerin performansını artırır ve güven döngüsünü güçlendirir.
İyi Bir Hikaye Anlatın: Perşembe günü, değişim sürecinizi anlamlı bir hikayeyle destekleyin. Geçmişi onurlandırırken geleceğe dair umut veren bir vizyon çizin.
Hızlı Hareket Edin: Cuma günü, planınızı hayata geçirmek için hızla harekete geçin. Yetkiyi ekip üyelerine dağıtın ve bazı alanlarda mükemmel olmaktan vazgeçin.
Ülker, bu beş adımın liderlere hem hızla problem çözme hem de organizasyonlarında güven oluşturma konusunda rehberlik edebileceğini vurguluyor. Hızlı hareket etmenin, sorumluluk almak ve ekibi güçlendirmekle el ele gittiğini belirten Ülker, kitaptaki önerilerin uygulanabilirliği konusuna da dikkat çekiyor. Her organizasyonun büyüklüğü ve karmaşıklığına göre bu adımların uyarlanması gerekebilir.
GERÇEK HAYATTAN BİR ÖYKÜ: HALLEY’İN DÖNÜŞÜMÜ
Makalesinde, Ülker, kendi iş hayatından bir örnekle hız ve değişim konusundaki düşüncelerini pekiştiriyor. Halley’in üretim sürecinde yaşanan zorlukları ve bu süreçte hızlı hareket ederek aldığı kararlarla nasıl başarıya ulaştığını anlatıyor. Ürün lansmanı sırasında karşılaştığı sorunlara rağmen, hızla harekete geçip stratejisini yeniden belirlemesi, Halley’i rakipsiz kılan adımlardan biri oldu. Bu hikaye, liderlerin zorluklarla karşılaştıklarında hızlı ve kararlı hareket etmesinin, aynı zamanda ekibin güvenini kazanmasının başarının anahtarı olduğunu gösteriyor.
HIZ VE SORUMLULUK: BAŞARILI LİDERLİĞİN İKİZ UNSURLARI
Ülker, "Move Fast and Fix Things" kitabından hareketle iş dünyasında liderlerin karşılaştığı hız ve güven sorununa ışık tutuyor. Liderler, sorunları hızla çözerken çalışanlarına, müşterilerine ve hissedarlarına karşı sorumluluklarını da üstlenmelidir. Hız ve güven arasında doğru bir denge kurmak, sadece problemleri çözmekle kalmaz, aynı zamanda organizasyonu uzun vadeli başarıya taşır. Ülker, liderlere bu adımları uygularken şirketlerinin özgün koşullarını göz önünde bulundurmalarını tavsiye ediyor.