Otomotiv Sanayii Derneği (OSD) Başkanı Cengiz Eroldu, Türkiye’deki araçların 3/1’inin 13 yaş ve üzeri olduğuna dikkat çekerek bunun çevre kirliliği üzerindeki etkilerine ve alınması gereken önlemlere değindi. Eroldu’nun sunduğu öneri ile artık 13 yaş üzeri otomobili olan yaşadı. İşte detaylar…
Otomotiv üretiminde bir azalış söz konusuyken, ihracatta da kısmi bir duraksama yaşanıyor. Türkiye’deki kayıtlı araçların yaşlanması, çevre kirliliği konusunda da ciddi bir sorun haline geldiği için 13 yaş üzeri araçlar için ‘araç değiştirme desteği’ talebi geliyor. OSD tarafından yayımlanan rapor kapsamında, toplam otomotiv üretimi geçen yıla kıyasla %7 düşüş gösterirken, ihracat ise yine geçen yılla benzer bir seyir göstererek %1 oranında yavaşladı.
Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) verilerine göre, otomotiv sanayisinin ihracatı yılın ilk 9 ayında %16 artış göstererek, 26,7 milyar doları buldu ve sektörel sıralamada ilk sıraya yerleşti. Türkiye Gazatesi’nin haberine göre, Eroldu, Eylülde 3,4 milyar dolarlık ihracat ile rekor kırıldığını söylerken, "Adetsel ihracatımızda, geçen yılın eylül ayına göre yüzde 16'lık bir artışla yaklaşık 90 bin adete ulaştık. Bu yıl sonu için oldukça olumlu bir sinyal" dedi. Fakat, kapasite kullanımındaki eksiklik devam ediyor; geçen yıla göre 3 puanlık düşüş ile %76 seviyelerinde kaldıklarını aktardı.
ESKİ ARAÇLARA FON KURULSUN, HURDAYA AYRILSIN
Çevre kirliliğinin %95’inin trafiğe kayıtlı eski araçlardan kaynaklı olduğun söyleyen Eroldu, Mevcut parkın neredeyse 10 milyon adedi, 13 yaş ve üstü. Bu araçlar çevre kirliliğinin 95’ini oluşturuyor. Bu parkın bertaraf edilmesi lazım, örneğin Çevre Bakanlığı üzerinden bir fon oluşturulması ve eski araçların belli bir rakam karşılığında hurdaya ayrılması konuşulabilir. Araç değiştirme desteği gibi düşünebiliriz bunu. Geçmiş yıllarda yapıldı, çok suiistimaller oldu. Bir takım tedbirlerle bu önlenebilir.
Bu gerçekten önemli bir konu, bu durumun sağlayacağı yakıt ekonomisi bile ülkenin yakıt faturasına büyük bir destek aslında. Çevresel katkıların yanı sıra ödemeler dengesi için de önem arz ediyor.
2000 yılı öncesi modellerin yakıt sarfiyatı neredeyse iki katı. Bu noktada atılacak bir adım ülkemizin 0 emisyon hedefleri için ciddi bir ilerleme kazandıracaktır.
Hibrit ve elektrikli araçların ön plana çıkmasını desteklenmesi bu noktada önemli rol oynuyor” şeklinde konuştu.