Trump'ın eski avukatı mahkemede her şeyi itiraf etti

Trump'ın eski avukatı mahkemede her şeyi itiraf etti

ABD Başkanı Donald Trump'ın eski avukatı Michael Cohen, FBI'a teslim olup New York'taki federal savcılarla anlaşma yoluna gitti. Cohen vergi kaçırma ve 'mali kurumlara yalan beyanda bulunarak seçim kampanyası finansmanında usulsüzlük yapma suçlamalarını kabul etti. Trump'ın kampanya direktörü Paul Manafort'un Virgina'da süren davasında da jüri 18 suçlamadan 8'inde Manafort'u suçlu buldu.

ABD Adalet Bakanlığı, Trump'la ilişki yaşadığını iddia eden kadınlara sessiz kalmaları amacıyla yapılan ödemeleri soruşturuyordu. Trump'ın avukatı Michael Cohen de bu ödemeler nedeniyle mercek altındaydı. Cohen'in mahkemede kabul ettiği suçlamalar arasında "bir siyasi adayın isteği üzerine bazı kişilerin sessiz bazı konularsa sessiz kalması için ödemeler yaparak seçim yasasını ihlal etmek" de bulunuyor. Cohen mahkemede aday ismi açıklamadı.

ABD'de bir siyasinin hakkındaki yüz kızartıcı iddiaları sümenaltı etmek için yaptığı, beyan edilmeyen ödemeler, seçim kampanyası finansmanı yasalarının ihlal edilmesi anlamına geliyor. İsmi mahkemede geçmese de Cohen'in bu suçu kabul etmesi Trump için potansiyel bir sorun teşkil ediyor. Ayrıca Cohen'in mahkemede suçlarını itiraf etmesi yıllardır kendisine sadık olduğu patronu Donald Trump'ın aleyhine hareket etmeye başladığı anlamına gelebilir.

18-08/22/donad.jpg

AVUKAT İÇİN 5 YILA KADAR HAPİS

Şimdi gözler 51 yaşındaki avukatın; Rusya'nın, 2016 ABD Başkanlık Seçimleri'ne müdahale ettiği yönündeki iddiaları soruşturan Özel Savcı Robert Mueller'e de konuşup konuşmayacağında. CNN ve New York Times'a göre avukatla New York'taki savcılar arasındaki anlaşma 'Mueller gibi başka federal yetkililerle de işbirliği yapma koşulunu' kapsamıyor. Cohen'in hakkındaki suçlamalardan en fazla 5 yıl 3 ay kadar hapis cezası alması söz konusu.

Reuters'a konuşan Temsilciler Meclisi'nin İStihbarat Komitesi'ndeki üst düzey bir temsilci, Cohen'in suçlamaları kabul etmesini yorumlarken, "Trump'ın kampanya finansmanıyla ilgili yasaları ihlal ettiğini gösteriyor" açıklamasını yaptı.

18-08/22/fvs.jpg

Trump'a en yakın isimlerden biri olarak bilinen Cohen, daha önce Trump için merminin önüne atlayacağını söylemişti. Ancak FBI'ın evine yaptığı baskınlardan sonra ağız değiştiren avukat, ailesi ve ülkesine sadakatinin, eski patronuna olan bağlılığından önce geldiğini belirtti.

Trump ile Cohen'in, Trump'ın ilişki yaşadığı iddia edilen eski bir Playboy modeline yapılacak ödemeyi konuştuğu bir görüşme kaydı Temmuz'da CNN televizyonu tarafından yayımlanmıştı. Ses kaydında Trump ve avukatı Michael Cohen, eski Playboy modeli Karen McDougal'dan Trump ile yaşadığı ilişkiye dair hikayesinin haklarını satın almayı tartışıyor. Ses kaydının Eylül 2016'da, başkanlık seçimlerinden iki ay önce yapıldığı belirtilirken, Trump ve McDougal arasındaki ilişkinin ise 2006'da yaşandığı iddia ediliyor.

18-08/22/ecfaw.jpg

Trump geçen Mayıs ayında, iddiaları konusunda sessiz kalması için Cohen'in bir başka porno yıldızı Stormy Daniels'a yaptığı ödemeyi, avukatına geri verdiğini kabul etmişti.

MANAFORT 18 SUÇLAMADAN 8'İNDEN SUÇLU BULUNDU

Trump'ın 2016'daki ABD Başkanlık Seçimleri öncesindeki kampanyada vergi kaçırma iddiaları ABD Adalet Bakanlığı tarafından soruşturuluyor. Trump'ın kampanya direktörü Paul Manafort'un davasında jüri aşamasına geçildi, jüri üyelerinin görüşmeleri dört gündür Virginia'nın Alexandria kentinde sonuçlandı. Manafort, 18 suçlamadan 8'inden suçlu bulundu. Bunlardan 5'i vergi kaçırma, biri yabancı bankalardaki hesaplarını beyan edememe... Jüri üyeleri diğer 10 suçlama konusunda uzlaşamadı.

18-08/22/v.jpg

Manafort, Rus oligarkları ve Ukrayna'yla bağlantıları nedeniyle istifa etmek zorunda kalmadan önce Trump kampanyasının bir numaralı ismiydi. Paul Manafort Ukrayna'da siyasi danışman olarak 10 yıldan fazla bir süre geçirdi. Ukrayna'daki Rusya yanlısı gruplarla bağlantılı olduğu suçlamaları karşısında Ağustos 2016'da görevinden istifa etti. Bir Rus avukatın Trump'ın ekibine gizli bilgiler vermeyi vaat ettiği önemli buluşmada yer almıştı.

Bloomberg ve CNBC haber kanalları, Trump’ın başkanlığının en korkunç gününü yaşandığını manşetlerine taşıdı.

'SICAK BİR TAVADAN YANAN ATEŞE'

Boston Globe gazetesi köşe yazarı Michael A. Cohen, 21 Ağustos’un Trump’ın başkanlığının sonunun başlangıç günü olarak hatırlanacak olması çok olası görüşünü ortaya atarken, “Bugünün en önemli kısmının ne olduğunu unutmayalım: ABD Başkanı bir federal suça karışmış oldu” ifadelerini kullandı.

Washington Post yazarı Jennifer Rubin ise, “Kemerlerinizi bağlayın. Trump şimdi sıcak bir tavadan yanan bir ateşe geçiyor” sözleriyle dikkat çekti.

18-08/22/vvv.jpg

Trump, Charleston’da katıldığı etkinlikte Cohen’le ilgili yorumda bulunmaktan kaçındı. Trump ise katıldığı bir etkinlik sırasında Cohen ile ilgili sorulara yanıt vermezken, Manafort ile ilgili suçlamaların kendisini ilgilendirmediğini, Manafort adına üzüldüğünü söyledi.

Diğer yandan halen özel yetkili savcı Robert Mueller, FBI’ın Rusya’nın 2016’daki başkanlık seçimlerine müdahale ettiği iddialarını araştırmaya devam ediyor. Bu soruşturma kapsamında da Trump’a yakın isimlerin adları geçiyor.

GÖREVİNDEN AZLEDİLECEK Mİ?

Yaşanan son gelişmelerin ardından Trump’ın görevinden azledilme (impeachment) ihtimali de yüksek sesle dile getirilir oldu.

Her ne kadar mahkemede Trump’ın ismi geçmese de Cohen’in mahkemede kabul ettiği suçlamalar arasında “bir siyasi adayın isteği üzerine bazı kişilerin bazı konularda sessiz kalması için ödemeler yaparak seçim yasasını ihlal etmek” bulunuyor.

Bu da dolaylı olarak bile olsa Trump’ın isminin bir federal suça karışmasına neden oluyor.

Charleston’a gelen Trump’a son gelişmelerden sonra yoğun protestolar vardı.

Washington Post gazetesinin konuyla ilgili yaptığı haberde danışılan uzmanlara göre Trump’ın görevde olduğu süre boyunca suçlanması çok mümkün gözükmüyor.

Adalet Bakanlığı 1973 ve 2000 yıllarında yaptığı araştırmalar sonucunda anayasanın görevdeki bir başkana suçlama yöneltmeye izin vermediğine karar verdi.

Bu araştırmaların sonucu hiçbir zaman mahkemeye taşınmadı, o yüzden ancak bir savcının aksine karar vererek suçlamaları mahkemeye götürmesi gerekiyor.

Ancak savcıların bu yönde adım atmak konusunda ne kadar istekli olacağı muallak.

Bu yüzden Trump’ın herhangi bir şekilde soruşturulabilmesinin tek yolu olarak görevden azil sürecinin başlatılması gözüküyor. Bu da Kongre’de Cumhuriyetçilerin çoğunluğu elinde tutması nedeniyle pek mümkün gözükmüyor.

Ancak bu yıl içinde düzenlenecek ara seçimler neticesinde Demokratların Temsilciler Meclisi’nde çoğunluğu ele geçirmesi takdirinde bu mümkün olabilir.

Eski ABD başkanı Barack Obama döneminde Adalet Bakanlığı’nın dördüncü ismi olan Neal Katyal, “Bu büyük bir olay. ABD Başkanı direkt olarak federal suçlarla ilişkili olarak anılıyor; hem de bir düşmanı tarafından da değil, kendi avukatı tarafından” diyor.

Washington Post’a konuşan Katyal, Watergate skandalından beri ilk defa ABD’nin böyle bir durumla yüz yüze kaldığını, bunun görevden azil sürecinin başlaması için çağrıların artmasına yol açacağını tahmin ediyor.

AZİL SÜRECİ NASIL İŞLİYOR?

ABD anayasası, Kongre’ye başkanın üç kategoriden en az birince suç işlemesine kanaat getirilmesi halinde görevden alma yetkisi veriyor.

Bu suçlar ABD’nin düşmanı olan bir ülkeye yardım etmek olarak tanımlanan “ihanet”, siyasi fayda karşılığında para ya da hediye kabul etmeyi içeren “rüşvet” ve yasalarda kesin bir tanıma yer verilmeyen “ağır ve vahim suç” işlemek ya da “başka kötü davranışta” bulunmak olarak sıralanıyor.

 
Charleston’da bir gösterici, ‘Trump’ı azlet, Amerika’yı yeniden mükemmel yap’ yazan tişört giydi.

ABD anayasa hukuku uzmanları, son kategoriye ne tarz eylemlerin girdiğinin net olmadığını belirtiyor. Ancak uzmanlara göre, genellikle bu kategorideki eylemlerde, kamuoyunun genelini doğrudan etkileyen ağır bir suçun işlenmesi ya da başkana duyulan güvenin ciddi şekilde kırılması kriterleri aranıyor.

Bugüne kadar, üç başkan hakkında Kongre’de görevden azil süreci başlatıldı. Ancak tarihte bu süreç sonunda Kongre tarafından azledilen ve görevden alınan bir başkan yok.

Azil süreci aslında ABD’nin kuruluşu sırasında İngiltere’den uyarlanan bir sistem. Bu süreç; herhangi bir yargı sürecinde olduğu gibi yargılama, hüküm ve cezalandırma aşamalarından oluşuyor.

ABD’de başkan azil sürecinin tüm aşamaları Kongre’de gerçekleşiyor.

ÖNCE TEMSİLCİLER MECLİSİ, SONRA SENATO

Sürecin başlatılması için ABD Kongresi’nin iki kanadından biri olan Temsilciler Meclisi’nde herhangi bir üye başkan hakkında azil süreci başlatmak için girişimde bulunabiliyor.

Bu başvuru daha sonra Temsilciler Meclisi Adalet Komitesi’nin önüne gidiyor. Burada azil sürecinin devam edip etmeyeceği kararı oy çokluğuyla alınıyor.

Bugüne kadar birçok başkan hakkında bireysel olarak azil süreci başlatma başvurusu yapıldı. Ancak bu başvurular genellikle Adalet Komitesi’nde reddedildi ve süreç de noktalandı.

Adalet Komitesi’nin onay vermesi halinde bir de Temsilciler Meclisi’nde oylama yapılıyor.

Salt çoğunluğun kabul etmesi durumunda da azil süreci Senato’da devam ediyor.

Burada ise davaya benzer bir süreç işletiliyor. Başkanın azledilme talebine ilişkin kanıtlar ortaya konuyor, tanıklar dinleniyor. Başkan da ayrıca kendi savunmasını yapıyor.

Senatörler de jüri görevi üstlenerek, nihai kararı veriyor. Bir başkanın azledilmesi için Senato’da üçte iki çoğunluk gerekiyor.

İlgili Haberler
Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN