Otomotiv devlerine Doğu Türkistan uyarısı

Otomotiv devlerine Doğu Türkistan uyarısı

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün hazırladığı rapora göre, Uygur işçilerin zorla çalıştırıldığı Doğu Türkistan’daki alüminyum fabrikalarından çıkan ürünleri, dünya çapındaki otomobil firmaları da kullanıyor. Örgüt, başka ülkelerde şart koştukları kriterleri, insan haklarının ihlal edildiği Çin’de görmezden gelen şirketleri uyardı; tedbir alınması çağrısında bulundu.

İslam dünyası İsrail’in Gazze’de uyguladığı katliamlara odaklanmışken Çin, 1949’da Doğu Türkistan’ı işgal edip bölgeyi “Sincan” (Kazanılmış Topraklar) olarak adlandırdığı tarihten bu yana Müslümanlara yönelik etnik temizlik politikasını sürdürüyor. 13 milyon nüfusa sahip bölge, günümüzde açık cezaevine dönmüş durumda. Her türlü hakları elinden alınan Müslüman azınlık, dini ve millî değerlerinden uzaklaşması için insanlık dışı zulme maruz bırakılıyor. Dünyanın dev şirketleri de ucuz işçi olarak görülen halkın sömürülmesini görmezden gelerek kazandığı paraya bakıyor.

ALÜMİNYUM DİYARI

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün dün yayımlanan raporunda da bölgedeki insan hakları ihlallerine dikkat çekildi. Raporda; Toyota, Volkswagen, Tesla, General Motors ve BYD gibi şirketlerin Uygur Türklerinin zorla çalıştırıldığı fabrikalardan çıkan alüminyumu kullandıklarına dikkat çekildi. Çin’de üretilen alüminyumun yüzde 15’ten fazlası veya küresel arzın yüzde 9’u Doğu Türkistan’dan geliyor.

Uluslararası Alüminyum Enstitüsü’ne göre; 2021’de küresel olarak tüketilen tüm alüminyumun yaklaşık yüzde 18’ini otomobil üreticileri oluşturdu. Metal, alaşım jantlar da dahil olmak üzere otomobil parçalarının yanı sıra elektrikli araçların pilleri gibi bileşenler için de kritik önem taşıyor. Ayrıca aracın daha hafif olmasını sağlarken, seyahat mesafesini uzatıyor. Raporda yer alan iddiaya göre; söz konusu otomobil devleri, küresel tedarik zincirlerini denetlemek amacıyla katı insan hakları standartlarına sahip ancak Çin’deki operasyonları için aynı kriterleri uygulamıyor.

“ÖNLENEBİLİR”

İnsan Hakları İzleme Örgütü raporunda “Dünyanın en büyük araç ihracatçısı haline gelen Çin’in alüminyuma olan iştahının artmasıyla endişeler de katlanıyor. 2017’den bu yana Çin hükümetinin çok sayıda insanlık dışı suç işlediğini ve Uygurlarla diğer Müslüman topluluklarını Sincan ve ülkenin diğer yerlerinde zorunlu çalışmaya maruz bıraktığını gösteren güvenilir kanıtlar var. Araştırmamızın kaynağı; Çin devlet medyasına, şirket raporlarına ve çevrimiçi olarak erişilebilen hükümet açıklamalarına dayanıyor. Bahsi geçen firmalar, kötü çalışma şartlarının düzeltilmesi için daha fazlasını yapabilir. Üreticiler, Sincan dışındaki tesislerden tedarike yönelebililir; daha iyi kaynak haritalaması ve bilgi talep edebilir” denildi.

İTHALAT YASAKLANMALI

The Guardian gazetesine röportaj veren örgütün kıdemli araştırmacısı Jim Wormington “Şirketlerden yapmalarını istediğimiz, gerçekten bir stratejiye sahip olmaları. Otomobil endüstrisi dünyanın en büyük alüminyum kullanıcısı olduğundan, gerçekten güçlü bir mesaj gönderebilirler. Ayrıca devlet tarafından zorla çalıştırmayla bağlantılı olan herhangi bir şeyin ithalatı engellenebilir” dedi.

ŞİRKETLERDEN AÇIKLAMA

Raporla ilgili soruyu cevaplandıran Toyota yetkilileri, konunun yakından inceleneceğini bildirdi. Daha önce benzer iddiaları yalanlayan Volkswagen’den yapılan açıklamada ise “Alman yasalarına göre, tedarik zincirindeki insan hakları etkilerinden sorumlu değiliz. Ancak küresel alüminyum tedarik zincirinin kör noktaları var. Yeni çözümler arıyoruz. İnsan hakları alanında dünya çapında bir şirket olarak sorumluluğumuzu çok ciddiye alıyoruz” denildi. Tesla yöneticileri, zorla çalıştırmaya dair hiçbir kanıt bulamadıklarını kaydetti. Çin’deki yabancı otomobil üreticilerinin çoğu, kilit sektörlerdeki hükümet kısıtlamaları nedeniyle Çinli firmalarla ortak girişim olarak faaliyet gösteriyor.

KİMLİK SOYKIRIMINI HEDEFLEYEN YENİ YÖNETMELİK

Çin yönetimi, Doğu Türkistan’daki sistematik asimilasyon politikasını güçlendirmek için yeni bir uygulama başlattı. 26 Ocak’ta yayımlanan “Etnik gruplar arasında etkileşimi, iletişimi ve entegrasyonu teşvik etme” adlı yönetmeliğe göre; bölgedeki bütün Türk ve Müslüman gruplar Çinli gibi davranacak.

Bu kapsamda bölgede “Zhonghua Minzu” anlayışında, Çin mimarisine uygun konutlar inşa edilecek. Ayrıca yaşam alanlarının, kültür parklarının, spor ve kültürel faaliyetlerinin yapıldığı bütün alanlarda Çinlilik teşvik edilecek. Dini eğitim veren okullar, Çin geleneklerini izleyecek. Dünya Uygur Kurultayı Yürütme Komitesi Başkan Yardımcısı İlşat Hesen Kökböre “Bu yaklaşım, Uygur kültürünü sistematik olarak parçalayarak etnik soykırımın devamı niteliğindedir” dedi.

Öne Çıkanlar
YORUMLAR
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
Diğer Haberler
Son Dakika Haberleri
KARAR.COM’DAN