Biden, Beyaz Saray’daki son günlerinde Ukrayna savaşını yeni bir aşamaya taşıyacak tarihi bir karara imza attı. ATACMS füzelerinin Rusya topraklarında kullanımına izin veren bu hamle, sadece savaşın seyrini değil, küresel dengeleri de değiştirebilir. Peki, bu kararın ardındaki "Trump geçirmez önlemler" ismi verilen strateji ne anlama geliyor?
ABD Başkanı Joe Biden, Beyaz Saray’daki görev süresinin sonuna yaklaşırken, Ukrayna savaşında yeni bir dönemin kapısını aralayabilecek kritik bir karar aldı. Biden, Ukrayna’ya gönderilen ATACMS uzun menzilli balistik füzelerinin Rusya topraklarında kullanılmasına izin verdi. Daha önce “kırmızı çizgi” olarak nitelendirdiği bu adım, ABD’nin Ukrayna politikasında köklü bir değişikliği temsil ediyor. Peki bu kararın arkasında ne var, ATACMS füzeleri neden bu kadar önemli ve savaşın seyrini nasıl değiştirebilir?
İşte detaylar:
ATACMS: SAVAŞIN GİDİŞATINI DEĞİŞTİREN FÜZE
ATACMS (Uzun Menzilli Taktik Füze Sistemleri), Lockheed Martin tarafından geliştirilen ve modeline göre 275 kilometreye kadar menzile sahip, son derece hassas balistik füzeler. Bu silahlar, savaş başlıklarıyla yüksek irtifada yol alarak yerçekiminin etkisiyle hedefe olağanüstü bir hızla ulaşabiliyor. Yüksek hassasiyet ve kısa sürede hedefe ulaşma kabiliyeti, düşman savunmasını büyük ölçüde zorlaştırıyor.
Almanya'da "Ukrayna'ya Taurus füze" tartışması: Siyasi çekişmeler tırmanıyor
ATACMS, ABD’nin Ukrayna’ya daha önce sağladığı HIMARS topçu sistemlerinden veya İngiltere ve Almanya’nın gönderdiği eski M270 rampalarından ateşlenebiliyor. Ancak, seyir füzeleri ya da kıtalararası balistik füzeler kadar uzun bir menzile sahip olmasa da, Ukrayna’nın savaş alanında önemli bir avantaj elde etmesini sağlıyor.
BİDEN NEDEN ŞİMDİ BU KARARI ALDI?
ABD’nin ATACMS füzelerinin Ukrayna’da kullanımı konusundaki çekingenliği, Rusya’nın tepkisi nedeniyle uzun süredir devam ediyordu. Biden yönetimi, Ukrayna’nın bu füzeleri Rus topraklarında kullanmasının “gerilimi tırmandırarak daha geniş çaplı bir savaşa yol açabileceği” endişesiyle, Zelenski’nin taleplerine olumsuz yanıt vermişti.
Bu füzeler 3. dünya savaşı çıkaracak! Düğmeye basıldı: ATACMS füzeleri neden önemli, ne kadar güçlü?
Ancak Biden’ın son hamlesinin ardında iki temel neden yatıyor:
Rusya-Kuzey Kore İş Birliği: Rusya’nın savaşta Kuzey Kore’yi devreye sokarak cepheye asker ve mühimmat sağlaması, Biden’ın kararını etkileyen faktörlerden biri oldu. Washington, bu iş birliğinin Ukrayna’daki dengeyi bozmasına izin vermek istemiyor.
"Trump Geçirmez" Önlemler: Biden yönetimi, gelecek yıl Trump’ın olası bir zaferiyle ABD’nin Ukrayna’ya desteğini çekme ihtimaline karşı, Ukrayna’yı savaşın sonraki aşamalarında ihtiyaç duyacağı tüm kaynaklarla donatmak istiyor. Bu nedenle Biden, kendi döneminde alınan önlemleri Trump döneminde dahi devre dışı bırakılmayacak şekilde yapılandırmaya çalışıyor.
Washington'dan kritik karar: Ukrayna'ya Rus topraklarını vurma yetkisi
UKRAYNA BU FÜZELERİ NASIL KULLANACAK?
Ukrayna ordusu, ATACMS füzelerini özellikle stratejik hedeflere yönelik saldırılar için kullanmayı planlıyor. Bu hedefler arasında:
- Kritik askeri teçhizatlar,
- Lojistik merkezler,
- Mühimmat depoları
- Rusya’nın ikmal hatları bulunuyor.
- Ukrayna, bu silahlarla sadece
Rus askerlerini değil, aynı zamanda Kuzey Kore’den getirilen askeri birlikleri de hedef almayı amaçlıyor. Kiev, bu hamleyle Rusya-Kuzey Kore iş birliğini zayıflatmayı ve savaşın seyrini kendi lehine çevirmeyi hedefliyor.
RUSYA’NIN TEPKİSİ: MOSKOVA’DAN SERT MESAJLAR
Biden’ın bu kararı, Moskova’da büyük bir öfkeye neden oldu. Kremlin Sözcüsü Dmitri Peskov, Biden yönetimini “yangına körükle gitmek” ve çatışmayı daha da tırmandırmakla suçladı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise, Ukrayna’nın bu tür silahları Rusya içinde kullanmasının “NATO ile doğrudan savaş” anlamına geleceğini söyledi ve karşılık olarak alınacak önlemlerin belirsiz olduğunu ekledi.
BU KARAR SAVAŞIN GİDİŞATINI DEĞİŞTİREBİLİR Mİ?
ABD tarafından sağlanan ATACMS füzelerinin Rusya topraklarında kullanımı, savaşın yeni bir aşamaya taşınmasına yol açabilir. Ancak bu kararın aynı zamanda küresel ölçekte daha geniş bir çatışma riskini de beraberinde getirdiği bir gerçek. Biden’ın “Trump geçirmez” stratejisi, Ukrayna’ya sadece bugünü değil, geleceği de kazandırmayı hedefliyor. Bu hamle, ABD’nin Ukrayna’ya verdiği desteğin uzun vadeli bir taahhüt olduğunu göstermekle kalmıyor, aynı zamanda Biden’ın Beyaz Saray’dan ayrılmadan önce kendi izini bırakmak istediğini de ortaya koyuyor.