Dışişleri Bakanlığı, Mısır Devlet Başkanı Abdülfettah el Sisi, Kıbrıs Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Nikos Anastasiadis ve Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'in dün Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki doğalgaz arama faaliyetlerine ilişkin düzenledikleri toplantının ardından yayınlanan bildiriye tepki gösterdi.
Bakanlığın açıklamasında, "Ülkemize karşı temelsiz iddialar içeren bildirinin hiçbir anlam ve değeri yoktur" denildi.
Dün üç liderin görüşmesi sonrasında yapılan ortak açıklamada, "Türkiye'nin Kıbrıs'a ait münhasır bölgede ve Kıbrıs karasularında yasa dışı sondaj girişimlerinin uluslararası hukukun ihlali olduğu ve kınandığı" belirtilerek Türkiye "kışkırtıcı eylemlere son vermeye" çağrılmıştı.
BAKANLIKTAN AÇIKLAMA
Açıklama şu şekilde:
Libya’yla imzalanan anlaşma ile Doğu Akdeniz’de deniz yetki alanlarımızın batıdaki sınırlarının bir bölümü belirlenmiştir. Bu, başta uluslararası hukuk içtihatlarını oluşturan mahkeme kararları olmak üzere, Birleşmiş Milletler Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin ilgili maddeleri dahil, uluslararası hukuka uygun olarak imzalanmış bir anlaşmadır.
Esasen, tüm taraflar Doğu Akdeniz’de en uzun anakara kıyısına sahip ülke olan Türkiye’nin kıyı projeksiyonunun adalarla kesilmeyeceğinin, iki anakara arasındaki ortay hattın ters tarafında kalan adaların karasuları dışında deniz yetki alanı yaratamayacağının ve deniz yetki alanları hesaplaması yapılırken kıyıların uzunluklarının ve yönlerinin hesaba katıldığının farkındadır. Nitekim, Türkiye bu anlaşmayı imzalamadan önce tarafları hakkaniyet çerçevesinde bir uzlaşı için görüşmelere çağırmıştır ve halen de görüşmelere hazırdır.
Ancak, Türkiye’nin uluslararası hukuka dayalı ve hakkaniyeti temel alan bu yaklaşımı karşısında görüşmelere başlamak yerine sadece tek taraflı adımlar atarak Türkiye’yi suçlamak tercihine gidilmiştir. Bu anlayışın altında örneğin Türkiye’nin anakarasının karşısında küçük bir ada olan Meis’e kendi yüzölçümünün 4 bin katı kadar deniz yetki alanı kazandırmaya çalışan maksimalist ve uzlaşmaz Yunan-Rum tezleri yatmaktadır. Bu anlayış, zamanında Mısır’a 40 bin kilometre kare alan kaybettirmiştir.