Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz ve İnsan Hakları Paneli’ne katıldı. Erdoğan konuşmasında,"Diyorlar ki bu kadar kişi işinden oldu, ne olacak onlara? Gitsin özel sektörde çalışsınlar bize ne, devlet mi besleyecek bunları? Bunları devlet besledi gelip devlete ihanet ettiler. Devlet besledi, devlete ihanet ettiler bunlar" dedi.
Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:
Demokrasi nöbeti tutan milyonların her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Az önce yüz binin üzerinde indirilmiş hatmi şeriflerin duasını yaptık ve şehitlerimizi unutmadık. Milletleri millet yapan semboller, 15 Temmuz gibi karanlığa ve karanlığın aydınlığa döndüğü kanlı saldırıların sinelerde söndürülüp zaferle neticelendirildiği hadiselerden ortaya çıkar.
ERDOĞAN'DAN FETÖ ELEBAŞINA: BURAYA GELİNCE AKIBETİNİ BİLİYORSUN
Bomba yağdıran helikopterlere ve uçaklara baş kaldırdı, yumruk saldırdı. Bu tepki darbecilerin planlarını bozdu. 15 Temmuz dünya demokrasi tarihinde bir ilktir. Utanmadan, "Amerika bana müsaade ederse Türkiye'ye giderim". Seni daha önce ben çağırdım ya niye gelmedin. Buraya gelince akıbetini biliyorsun. Bu adımı atanları biz millet olarak affetmiyoruz. Allah bütün bu şehitlerimizin hesabını da intikamını da soracaktır, alacaktır.
KILIÇDAROĞLU'NA "ÖRTÜLÜ DARBE" YANITI
15 Temmuz Kılıçdaroğlu'nun dediği gibi örtülü darbe değil. Kılıçdaroğlu, örtülü darbeyi Bakırköy Belediye Başkanı'nın evinden izledi. Nasıl bir örtülü darbe ise. Gel VIP'e ondan sonra "tanklar gitti mi" diye sor. Daha sonra işbirliği tuttukları tanklar oradan çekildiler. Otellerde yer bulamadı beyefendi. Belediye Başkanı'nın evine gitti. 20'sinde örtülü darbe diyorsun. 15'ini 16'ya bağlayan gece nasıl bir örtülü darbe. Hayatı yalan. Bunlarda dürüstlük yok.
15 Temmuz bir dolara satın alınan taşeronlar eliyle gerçekleştirilmeye çalışılan bir işgal girişimiydi. Yıllardır, terörle mücadele etmesine rağmen insan haklarından taviz vermeyen Türkiye bu bakımdan da saldırıya maruz kaldı. 15 Temmuz aynı zamanda insan haklarının ağır şekilde ihlal edildiği eylemdir.
Şehitlerimizin yüzde 21'i uçakların bombalaması, yüzde 9'u tankların ezmesi, yüzde 6.3'ü de helikopterlerin ateşi ile son nefeslerini vermişlerdir. Gazilerimizin de yüzde 40'ı kurşunla, yüzde 20'si şarapnellerle, yüzde 8'i darbecilerin araçlarının ezmesi ile, yüzde 7'si helikopter ateşi ile yaralanmıştır.
DEVLET Mİ BESLEYECEK BUNLARI
Öldürülen darbecilerin sayısı sadece 35'tir. Türkiye bir hukuk devleti olmasaydı, en azından o gece fiilen yer alan on binlerce hain cezaevlerinde değil, rastgele açılmış çukurlarda yatıyor olurdu. Batı, ikide bir bize bunu soruyorsunuz. Bu sayılar nedir? Sen bunu soracağına darbecilerden kaç kişi öldür sorsana. Benim 250 vatandaşım şehit oldu, darbecilerden 35.
Gitsin özel sektörde çalışsın, devlet mi besleyecek bunları. Devlet besledi, devlete ihanet etti bunlar. Türkiye'nin en önemli sorunlarından bir tanesi de 657'dir. 657'nin de mutabakat sağlanabilse, 657'nin memur-işçi ayrımı değil, tamamen çalışanlar olarak değiştirilmesi lazım. 15 Temmuz arefesinde de Büyükada'da proje çalışmalarını yürüttüler, burada da aynı şekilde proje çalışmalarını yürüttüler. Polisimiz son G-20 toplantısında bana bunu soruyorlar. Onların gazeteci olduğunu size kim söylüyor. Onlar ajan provokatör. Baskında ne tür haritalar olduğunu polisimiz tespit etti. Kaldı ki niye bu kadar rahatsız oluyorsunuz. Yargı burada ne karar verirse o karara herkes uyacak.
Adalet Bakanımız gitti kendilerine bunları anlattı, bir netice yok. Nerede insan hakları. Keyfe keder, bizimle alakalı olduğu zaman yargı yok. Kusura bakmayın bizde de yargı var. Ana muhalefete cevabı milletimiz veriyor.
Türkiye'nin insan hakları alanında son 15 yılda katettiği mesafe sessiz devrim olarak adlandırılmıştır.
BUNLAR BİTMEDEN KİMSE BİZDEN OHAL'İ KALDIRMAYI BEKLEMESİN
Bütün bu huzursuzluklar bittiği zaman OHAL'i kaldıracağız. Terörle mücadelede hedefe ulaştığımız zaman OHAL'i kaldıracağız. Bunlar bitmeden kimse bizden OHAL'i kaldırmayı beklemesin. Biz göreve geldiğimizde Anadolu'da OHAL vardı. Dediler ki, şu OHAL'i kaldırın, başka hiçbir şey istemiyoruz. Biz 1 ay içinde OHAL'i kaldırdık. Kaldırdık da ne oldu, bir şey değişti mi, tam aksine terör orada her geçen gün daha da arttı. Ne askerimizin içerisinde ne polisimizin içerisinde ne jandarmamızın içerisinde en ufak bir ayrımcılık istemiyoruz. Onların birliğini beraberliğini çok önemsiyoruz. Bunu başardığımız andan itibaren, Allah'ın izni ile çok sürmez. Fırat Kalkanı Harekatı'nda nasıl başarılı neticeleri aldıysa, burada da almayı başaracağız. Buralarda da kim ülkemizi taciz ediyorsa bilsin ki angajman kuralları çerçevesinde önlemimizi alırız. Taraf olduğumuz uluslararası anlaşmalarda faaliyete geçirdiğimiz kurumlarla oların ötesinde bir insan hakları altyapısı kurduk. Hamburg G20 Zirvesi'nde hallerini gördük ya. Rezalet. Her taraf yakıldı yıkıldı. Antalya'da nasıl bir G20 Zirvesi yaptık, Hamburg'da nasıl bir G20 Zirvesi gördük.