Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin Halep ile ilgili bir sorununun bulunmadığını, bunu muhataplarına da ilettiklerini söyledi. Erdoğan, Münbiç’te halen YPG varlığı olmasına da tepki göstererek “Münbiç’i PYD’den temizlemekte kararlıyız. Gitmezlerse gereğini yapacağız” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fırat Kalkanı Harekatı ile Al Bab’a doğru ilerleneceğini söyledi. ABD’nin söz verdiği halde Münbiç’te palen PYD varlığının sürmesine de tepki gösteren Erdoğan, “Münbiç’i terketmezlerse biz gerekeni yapacağız” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde muhtarları ağırladı. Erdoğan’ın gündeminde IŞİD ile mücadele, PKK, FETÖ, Musul ve Fırat Kalkanı Harekatı vardı.
Erdoğan, Suriye’de rejim ve Rusya’nın muhaliflere saldırdığı Halep’le ilgili olarak, “Halep’le ilgili sorunumuz şu anda yok ama itirazlarımız var. Muhataplarımıza da söylüyoruz. Sayın Putin ile de görüştüm, Halep halkını huzura kavuşturalım dedik. Halep’in üzerinde bir hesaba girmek doğru olmaz. Bizim Halep’le tarihi, kültürel, akrabalık bağlarımız var. İşgâl olursa gelecekleri tek yer, Gaziantep-Kilis” dedi.
Cumhurbaşkanı net konuştu: İhanet içindedir
Erdoğan, PYD’nin Münbiç’teki varlığını da eleştirdi, “Birileri ısrarla bizi El Bâb’dan uzak tutmaya çalışıyor. Arkasındaki niyeti biliyoruz. Biz DEAŞ, YPG/PYD terör örgütleriyle mücadelemize devam edeceğiz. Münbiç’i PYD’den temizlemekte kararlıyız. Gitmedikleri taktirde gereğini biz yapacağız” dedi.
1 MART TEZKERESİ GEÇMELİYDİ
Erdoğan, güvenlik anlayışının değiştirilmesi için çok gayret gösterdiklerini, karşılarına çok ciddi engeller çıkarıldığını belirttikten sonra “1 Mart tezkeresinin reddi gibi hatalar da yapıldı. Irak’ta işlerin bu kadar içinden çıkılamaz hâle gelmesinin nedeni Türkiye’nin o operasyonda olmamasıdır” ifadelerini kullandı.
2012’DEN BU YANA İZOLASYON
Suriye krizi ilk başladığında aktif rol almaya çalıştıklarını ama sürecin dışında tutulduklanını anlatan Erdoğan, “Sonunda kendi projelerimizi kendimiz hayata geçirmeye karar verdik. 2012’den beri Türkiye’yi bölgedeki projelere dâhil etmeyerek köşeye sıkıştırma taktiğini gördük” değerlendirmesini yaptı.
ARTIK MUHATAP VATANDAŞ
Çözüm sürecinin PKK’nın saldırıları ile sona erdiğini anlatan Erdoğan, “Benim insanıma saygı duymayana benim saygım yoktur. Muhatabımız artık doğrudan terörle bağı olmayan bölge insanıdır.”
MASADA VEYA SAHADA VARIZ
Irak ve Suriye konuları tartışılırken Türkiye’nin tarihi ve hukuki haklarının dikkate alınması gerektiğini kaydeden Cumhurbaşkanı “Bizi dışarıda tutmak için her yolu denediler. Tarihi ve kültürel bağlarımız var buralarla. Ayrıca bizim için hayati güvenlik meselesi. Türkiye Irak ve Suriye’de yaşanan her gelişmenin içinde mutlaka yer alacaktır. Gerekirse askeri ve diplomatik olarak yanlarında olacağız” diye konuştu.
Türkiye’nin değişen güvenlik anlayışının yansımalarını Irak ve Suriye’de ortaya koyduklarını ifade eden Erdoğan şöyle devam etti: “Artık terör örgütlerini kendi sınırlarımız içinde karşılamayacağız. Sorunu kaynağında çözeceğiz. Sürekli ithamlara maruz kalıyor, engellenmeye çalışılıyoruz. Bu tezgâh eski Türkiye’de işleyebilirdi ama bugünkü Türkiye’de kabul edilmesi mümkün değil. Gerekirse sahada göze göz dişe diş gerekirse diplomasi masasında yumruğumuzu masaya vurarak bu milletin hakkını, hukukunu koruyacağız.” - ANKARA
PENÇE ÇIKARANIN TIRNAĞINI SÖKERİZ
“Türkiye’yi terör örgütleriyle aynı kefeye koyanlar kendilerini de benzer bir muameleye tâbi tutuyorlar” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü:”Kimsenin toprağında gözümüz yok. Bizim hiç kimseye karşı husumetimiz, ön yargımız, kompleksimiz yok. Bize dost elini uzatan herkesin elini tutarız. Balkanlara Afrika’daki ülkelere bakın bunu görürsünüz. Bununla birlikte, bize pençesini çıkartanların tırnaklarını sökmekten de çekinmeyiz.”
‘MAĞDURİYET EDEBİYATI YAPAN İHANET İÇİNDEDİR’
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun FETÖ operasyonlarında mağduriyetler oluştuğu söylemini isim vermeden eleştiren Erdoğan, “Kim ki bunlarla ilgili FETÖ terör örgütünün mensupları sebebiyle mağduriyet edebiyatı yapıyorsa kusura bakmasınlar, ihanet içindedir. Kimse bize gelip de bu konuda akıl vermesin. O aklı kendilerine saklasınlar. Karına, kocana, evladına, bilmem nesine sahip olma, sonra içeri girince, “Benim evladım mağdur!” Ne mağduru ya?” diye konuştu.