Çin Süper Ligi ekipleri, kış transfer sezonunda 336,5 milyon dolar harcayarak Premier Lig’i bile geride bıraktı. Devlet desteği ve yayın gelirlerindeki artış Çin futbolunu ayağa kaldırdı.
[Karar]
NECDET BURAK ÖZYURT
Eski dünyanın en uzak coğrafyası kabul edilen Çin, modern zamanların merkezi olma yolunda ilerliyor. Ekonomi-politik küresel gücün batıdan Asya-Pasifik bölgesine taşınacağı epeydir dillerdeyken; bu durumun akislerinden biri de futbolun üzerine düştü. Devlet desteğini de alan Çinli futbol takımları, büyük paralar harcayarak Avrupa futbolunun yıldız isimlerini doğuya taşıyor. Çin Süper Ligi ekipleri, kış transfer sezonunda 336,5 milyon dolar harcayarak; 271 milyon dolarla İtalya, Almanya ve Fransa liglerinin toplamından fazla transfer harcaması yapan futbolun beşiği İngiltere Premier Lig’i bile geride bıraktı.
BİZİMKİLERİN İMDADINA YETİŞTİ
Türkiye’den geçen sezon Beşiktaş’tan Demba Ba’yı transfer ederek Türk futbolseverlerin dikkatini çeken Çin futbolu, bu sezon da futbol dışında bütçeyi denkleştirme mücadelesi de veren kulüplerimizin imdadına yetişti. Çin Süper Ligi’ne bu sene çıkan Hebei China Fortune kulübü, Ersan Gülüm için Beşiktaş’a 7 milyon euro öderken, Trabzonspor’dan Stephane Mbia’yı ise 6 milyon euro’ya kadrosuna kattı. Bir diğer Çin ekibi Pekin Guoan ise Galatasaray’dan Burak Yılmaz’ı 8 milyon euro’ya renklerine bağladı.
Milli futbolcu Burak Yılmaz, devre arası transfer döneminde 8 milyon euro'ya Çin'in Pekin Guoan takımına transfer oldu / FOTO: AA
DEĞİRMENİN SUYU NEREDEN GELİYOR?
Rus oligarkların ardından Arap şeyhleri derken şimdi de Çin kulüpleri futbolun ve yıldız futbolcuların seyrini değiştirdi. Ekonomik olarak darboğazda olan Avrupa kulüplerinin veremeyeceği maaşları oyunculara sunan Çinliler, aradaki mesafeyi parayla aşıyor. Peki bu değirmenin suyu nereden geliyor? Çinliler kara para aklıyor iddiaları şöyle dursun, hikaye 1994 senesinde, Çin’de ilk profesyonel futbol ligi Çin Jia-A’nın kurulmasıyla başladı. On sene kör topal ilerleyen bu lig; 2004 yılında Çin Süper Lig’i çatısı altında isim değiştirdi. Fakat bu yıllarda üst üste patlayan şike ve bahis skandalları (Çin’de bahis sektörünün yıllık cirosu 120 milyon euro) Çinli taraftarların oyuna az olan ilgisini hepten çarçur edince; reklamverenler de elini ayağını çekti.
YAYIN GELİRLERİNDE REKOR ARTIŞ
Devletin düğmeye basmasıyla 2006-2007 sezonunda şike yaptığı tespit edilen ve aralarında Çin Futbol Federasyonu eski başkanı Nan Yong’un da bulunduğu birçok futbol adamı ve hakem hapis cezası aldı. 2010 senesinde, şimdilerde küllerinden doğan ve 2015 Asya Şampiyonlar Ligi Şampiyonu olan Guangzhou da ligden düşürüldü. Alınan kararların ertesinde bahis ve şikeye tövbe eden Çin futbolu, bu yüzleşmeden bu yana yükselişte. Devletin maddi teşvikleriyle ülkenin en önemli ticari kuruluşları futbol takımlarını satın alıyor veya ortaklık kuruyor. Öte yandan Çin’in gayri safi milli hasılasının 1,3 trilyon dolardan fazla ve ABD’den sonra dünyanın en büyük ekonomisine sahip olduğunu unutmamak gerekiyor. Bu ekonomik büyüklüğün futbola yansımalarından biri de TV yayın gelirleri. Çin Süper Ligi’nin yayın hakkı 5 sezon için 1,25 milyar dolara satıldı. Bu rakamın geçen yıl sadece senelik 9 milyon dolar olduğu düşünülürse sıçramanın büyüklüğü daha net görülüyor.
En son Beşiktaş'ta forma giyen Ersan Adem Gülüm, devre arasında Çin'in Hebei China Fortune takımına trabsfer oldu / FOTO: Sosyal Medya
BAŞKAN CİNPİNG’İN HAYALİ GERÇEK OLUYOR
2008 Pekin Olimpiyat Oyunları’na 40 milyar dolar harcayarak, madalya sıralamasında Rusya ve ABD’yi geride bırakan Çin, futbolda da çok kararlı. Devlet Başkanı Şi Cinping’in “Benim en büyük hayalim Çin’in futbolda dünyanın en iyilerinden biri olması” sözü futbola bu kadar çok para dökülmesinin devlet destekli bir proje olduğu açıklıyor. Amaç ise getirilecek yıldızlarla futbolun ülkedeki popülaritesini artırmak (geçen sezon 22 bin olan maç başına seyirci ortalamasının bu sezon 25 bine çıkması bekleniyor) ve altyapıya gereken önemi vererek yani batının tekniğini öğrenerek öz kaynakları çıkarmak.
JÖN ÇİNLİLER: PEKİN’İN AVRUPADAKİ LEJYONERLERİ
Osmanlı İmparatorluğu, batıda yaşanan gelişmeleri kendi topraklarında da gerçekleştirebilmek adına gençlerini Avrupa’ya eğitim almaya gönderdi. Bunun benzeri bir uygulama da Çinli futbol adamlarından geldi. 2012’de başlatılan Wanda Projesi ile Çinli çocukların Avrupa’da futbol akademilerinde eğitim alması sağlanıyor. Asıl gaye ise çocukların başarılı olmalarından ziyade futbolun beşiği topraklarda oyunun kültürünü edinmeleri ve döndüklerinde bunu ülkelerine taşımaları. Projenin ilk meyvesi olarak ise Çin 19 Yaş Altı Milli Takımı’ndaki oyuncuların yüzde 80’inin Avrupa’da oynaması gösteriliyor.
Çin Süper Lig'de top koşturan Ersan Adem Gülüm, ligin açılış maçında önce kendi kalesine gol attı, daha sonra rakip fileleri havalandırdı / FOTO: Sosyal Medya
MİLLİ TAKIM HALA ‘ÇİN MALI’
Ülkenin futbola yaptığı yatırıma karşın Çin, milli takımlar düzeyinde henüz bir başarı elde edebilmiş değil. Komşuları Japonya ve Güney Kore’nin başarılarını TV’den hasetle seyreden Çinliler, artık milli gururu meşin yuvarlağın peşinde de tatmak istiyor. 2002 Dünya Kupası’nda Türkiye’nin de yer aldığı grupta gol bile atamadan sıfır çekerek elenen Çin’in en büyük başarısı 2015 Asya Futbol Şampiyonası’nda oynadığı çeyrek final.
SEDDİ AŞAN İLK TÜRKLER GERİ DÖNMÜŞTÜ
Türk futbolcuların Çin yolculuğu sanıldığı kadar yeni değil. Ersan ve Burak’tan önce dört Türk futbolcu daha Çin’de forma giydi. 2003 senesinde Akçaabat Sebatspor’dan Semavi Uzun ve Gençlerbirliği’nden İdris Gümüşdere, Changchun Yatai’ye transfer oldu. İkili o dönem Çin’de ortaya çıkan SARS salgını sebebiyle forma giyemeden yurda geri dönmüştü. Ardından Çin’in yolunu tutan oyuncu Ahmet Dursun oldu. 2004 yılında Tianjin Teda’ya giden Beşiktaşlı eski oyuncu, burada çıktığı 12 karşılaşmada 3 gol kaydetti.
Bir dönem Fenerbahçe formasını terleten Tarık Daşgün, 2007'de Çin takımı Dalian Aerbin'e transfer olmuştu / FOTO: Sosyal Medya
TARIK DAŞGÜN: FORMALARINI EVLERİNDE YIKIYORLARDI
Çin'de forma giyen bir diğer temsilcimiz Tarık Daşgün, 2007'de Dallien Aerbin'e transfer olmuştu. Karar'a konuşan eski milli futbolcu, Çin'de geçirdiği günlerini şöyle aktardı: “Çin’de karşılaştığım ilk zorluk dil oldu. Kimse İngilizce bilmiyordu. Futbol bilgisi çok zayıftı. Örneğin, antrenmanda 5’e 2 çalışmasını gösterdiğimde herkes şaşırmıştı. Bugün gelinen noktaysa çok farklı. O zamanlar Çin futbolunun bu kadar gelişeceğini tahmin etmezdim. 10 yıl önce seviye o kadar kötüydü ki, futbolcular formalarını evlerinde yıkayıp getiriyorlardı.
FUTBOL İLK KEZ ÇİN’DE OYNANDI
Topa ayakla vurma anlamına gelen ve futbolun atası kabul edilen Cu Yu’nun tarihi M.Ö. 300’lere gidiyor. Oyun ithal yıldızlarla doğduğu topraklara geri mi dönüyor? Rivayete göre Cu Yu, Kral Huang-Di’nin öldürttüğü bir asinin midesinin doldurulup ayakla tepilmesi üzerine ortaya çıktı. Futbolun patronu FIFA da bir süre önce bu iddiayı kabul etmiş ve resmen duyurmuştu.
YILDIZ HOCALAR
Ünlü futbolcuların yanı sıra Scolari, Menezes, Eriksson, Zaccheroni, Manzano ve Dan Petrescu gibi yabancı teknik adamlar da Çin’de görev yapıyor.