Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu "Ayın 11'inde Srebrenitsa soykırımı ile ilgilİ Avrupa Konseyi'nde anma töreni düzenleyeceğiz. Avrupa Konseyi, bugüne kadar Holokost ve tarihte yaşanan diğer olumsuz gelişmeleri anıyordu. Srebrenitsa soykırımını ilk defa anacak biz de buna katkı sağlıyoruz" açıklaması yaptı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu "Ayın 11'inde Srebrenitsa soykırımı ile ilgilİ Avrupa Konseyi'nde anma töreni düzenleyeceğiz. Avrupa Konseyi, bugüne kadar Holokost ve tarihte yaşanan diğer olumsuz gelişmeleri anıyordu. Srebrenitsa soykırımını ilk defa anacak biz de buna katkı sağlıyoruz" açıklaması yaptı. Çavuşoğlu, Konya'da bir otelde Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen Yurtdışı Din Hizmetleri Konferansı'nda, girişimci ve insani dış politikayla dünyanın tüm meselelerinde söz sahibi olmaya çalıştıklarını söyledi.
Yurt dışı hizmetindeki Diyanet İşleri Başkanlığı personelinin aynı zamanda dünya barışına da önemli katkı sağladığını dile getiren Çavuşoğlu, önümüzdeki dönemde daha yakın iş birliği içinde çalışmanın arzusu içinde olduklarını vurguladı.
"POPÜLİZMEDEN KAYNAKLANDIĞINI DÜŞÜNÜYORUZ"
"İslam karşıtlığı bugün bir modadır." diyen Çavuşoğlu, şöyle konuştu: "İslam karşıtlığının sebeplerine baktığımız zaman, bunu savunanların ortaya inandırıcı ve tatmin edici bir argüman koyamadığını görüyoruz. Bunun popülizmden kaynaklandığını düşünüyoruz. Maalesef bugün popülizmden beslenen siyasi partilerin hatta siyasetçilerinin ve medyanın, İslam ve göçmen düşmanlığını körüklediğini görüyoruz. Bu, sadece birkaç yıldır yaşadığımız olaylarla değerlendirilemez. Bakınız 1993 yılında Solingen'de yaşanan 5 vatandaşımızın canlı canlı yakılması, ilk gördüğümüz emarelerden bir tanesidir. Yine 2000 ile 2007 arasında NSU davası dediğimiz o süreçte 8'i vatandaşımız, göçmen kökenli 10 kişinin katledilmesi, sistematik bir şekilde öldürülmesi başka bir boyuttur."
"MÜSLÜMANLARIN YANINDA OLMAMIZ GEREKİYOR"
Çavuşoğlu, 15 Mart'ta Yeni Zelanda'da Cuma namazını eda etmek için camiye gidenlerin katledildiğini anımsatarak, şöyle devam etti:
"Orada vatandaşlarımızın katledilmesi başka bir örnektir. Biz, Yeni Zelanda'daki cami saldırısı ile Sri Lanka'daki kilise saldırısını ayırt etmiyoruz. İkisi de hain ve terör saldırısıdır ama bugün dünya maalesef bizim gibi bakmıyor. İdeolojisinden, kendi görüşünden, kendi inancından bakıyor ama biz öyle bakmıyoruz. Bugün İslam düşmanlığının da antisemitizmin de veya Hristiyan karşıtlığını da dahil her türlü karşıtlığı reddediyoruz. İnancımız gereği reddediyoruz ve insanlık suçu olarak görüyoruz. İşte bizim dışımızdaki inanca sahip olan herkesi de bu açıdan baktırmayı başardığımız zaman esasen bu olumsuz trendi hep birlikte geriye çevirebiliriz. Tabii ki vatandaşlarımızın, Müslümanların karşı karşıya kaldığı saldırılar olduğu zaman biz de devlet olarak sizlerle beraber üzerimize düşeni yapmamız gerekiyor. Özelikle hukuki alanda vatandaşlarımızın ve Müslümanların yanında olmamız gerekiyor. Ayrıca siyasilere ve de sivil toplum örgütlerine medyaya bu gidişatın çok tehlikeli olduğunu, kendilerini de çok tehlikeli bir mecraya sürüklediğini iyi anlatmamız gerekiyor."
"ÇABALARIMIZ SONUÇSUZ KALABİLİR"
Dünyanın sosyal medyada ikilem yaşadığına işaret eden Çavuşoğlu, "Bir taraftan ifade özgürlüğü diğer taraftan sosyal medyanın Yeni Zelanda da gördüğümüz gibi terör eylemleri dahil her türlü insan hayatını etkileyecek olumsuz alanlarda nasıl kullanıldığını tartışıyor. 'Bu dengeyi nasıl kurabiliriz' tartışmaları var. Bugün Avrupa Konseyi, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler gibi hatta Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gibi örgütler bu konuda çok çaba sarf ediyor, kafa yoruyorlar. Bugün biz çoğulculuğu ve evrensel değerleri inancımız gereği ön plana çıkarmazsak bu çabalar da yarım kalabilir. Yani sonuçsuz kalabilir. Bugün sahada da somut adımlarla önlemler almak için çaba sarf etmemiz lazım." ifadelerinin kullandı.
"AVRUPA KONSEYİ, SREBRENİTSA SOYKIRIMI İLK KEZ ANACAK"
Çavuşoğlu, Türkiye'nin uluslararası örgütler nezdinde çok aktif çaba sarf ettiğine dikkati çekerek, "İki yıl Meclis Başkanlığını yaptığım Avrupa Konseyinin temel görevi, insan hakları, demokrasi, özgürlükler ve hukukun üstünlüğünü savunmaktır. Ayın 11'inde Srebrenitsa soykırımı ile ilgili Avrupa Konseyi'nde anma töreni düzenleyeceğiz. Avrupa Konseyi, bugüne kadar Holokost ve tarihte yaşanan diğer olumsuz gelişmeleri anıyordu. Srebrenitsa soykırımını ilk defa anacak biz de buna katkı sağlıyoruz." dedi.
"BM, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Birliği gibi kurumlar nezdinde çaba sarfediyoruz." diyen Mevlüt Çavuşoğlu, şunları söyledi: "İslam İşbirliği Teşkilatının ve üyelerinin bu konuda daha duyarlı olması için Türkiye olarak gerçekten farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Yeni Zelanda saldırısından sonra hemen İslam İşbirliği Teşkilatı İcra Komitesi Dışişleri Bakanları Toplantısı'nı İstanbul'da gerçekleştirdik. Cumhurbaşkanımız açılış konuşmasını yaptı. Orada aldığımız kararlar çerçevesinde konuyu BM'ye taşıdık. Oradan da çok anlamlı bir kararı Genel Kurulda kabul ettirdik. Oraya bizzat giderek karar tasarısında Dışişleri Bakanı olarak sunduk, oy birliği ile kabul ettirdik. Bu çabalarımızı önümüzdeki süreçte de her düzeyde sürdürmemiz sadece bizim için değil tüm Müslümanlar için hayırlı olacaktır. Bu çabaları artırmamız lazım."
KONYA/AA