Bir dönem ekranlara damgasını vuran ‘Üvey Baba’ dizisinin başrol oyuncusu Burçin Abdullah, ilk kez tiyatro sahnesine çıktı. Vodvil türündeki ‘Şimdi Ne Olacak’ adlı oyunda zorla evlendirilmek istenen evin kızını canlandıran Abdullah, kendi tiyatrosunu kurmak istiyor. Abdullah “Oyunculuk okumadım. Benim avantajım bugüne kadar hep usta oyuncularla çalışmak” diyor.
ERKUT TEZERDİ / KARAR RÖPORTAJ
Cemalettin Tuğcu’nun ‘Üvey Baba’ romanından, 1998-2004 yılları arasında aynı isimle televizyon dizisine uyarlanan yapımda Lamia Onur karakterini canlandıran Burçin Abdullah, yeni sezonda tiyatro sahnesinde.
29 yaşındaki oyuncu, Erkan Gündüz’ün yazdığı ve İrfan Kangı’nın yönettiği vodvil türündeki ‘Şimdi Ne Olacak’ adlı tiyatro oyununda ailesinin zorla evlendirmek istediği, gönlü başkasında olan evin kızı Elif rolünü canlandırıyor. Oyun, bir kız isteme ekseninde gelişiyor. Fakat işler hiç de beklenildiği gibi gitmiyor. Ferdi Akarnur, Dost Elver, Kerem Poyraz Kayaalp, Suat Güzey, Devrim Atmaca ve Soner Enmutlu gibi tiyatro ve sinema oyuncularıyla aynı sahneyi paylaşan Abdullah, ilk kez tiyatro sahnesine çıkışını, rolünü ve yeni projelerini anlattı.
Sahneye adım atmaya nasıl karar verdiniz?
‘Şimdi Ne Olacak’ın türü vodvil. Bana oyunun metnini gönderdiler. Oyunda annemi canlandıran Devrim Atmaca ‘Elif karakterimiz eksik, sen oynar mısın?’ diye sordu. Metni okudum. Eğlenceli bir karakter. Konu çok heyecanlı aslında... Hep tiyatronun içinde olmak istiyordum. Bu oyun da içine girebileceğim güzel bir fırsat oldu. Çünkü çok iyi oyuncularla çalıştım. İleriye dönük tiyatro hedeflerim çok farklı.
Tiyatroyla ilgili hedefleriniz nedir?
Tiyatroyu çok seviyorum. Küçüklüğümden beri oyunlar izliyorum. Fırsat buldukça çıkan her oyuna gidiyorum. Bu benim tutkum diyebilirim. Ama elbetteki çok oyun izleyen, iyi tiyatrocu olacak diye bir şey söz konusu değil. Fakat kısmet olursa tiyatro kurmak, kendi sahnemi açmak istiyorum. Kendi oyunlarımı sahneleyeceğim. Tabii bunlar henüz hayal. Ama hayallerimin gerçeğe dönüşmesi için deneyim kazanmam gerektiğinin farkındayım. Senelerini tiyatroya vermiş Ferdi Akarnur ve Dost Elver gibi oyuncularla çalışmak benim için büyük şans. Rolümü çıkarırken, sahneye hazırlanırken bana çok yardımcı oldular.
Bu oyundaki rolünüzden bahseder misiniz?
Ailesi Elif’i münasip gördükleri biriyle evlendirmek istiyor. Ama Elif evlenmek istemiyor. Bunun için de binbir türlü yola başvurunca başına gelmedik kalmıyor. Planları aşık olduğu kişiyle birlikte yapıyor. Ardından komik olaylar yaşanıyor. Oyunda hep sahne üzerindeyim. Hikaye çok bizden. Oyunda küfür, argo kelime, belden aşağı espri yok. Bu bir aile komedisi. Oyuna gelen herkesin çok eğleneceğini düşünüyorum.
Seyircinin tepkisi nasıl?
‘Harikaydınız’ diyorlar. Bu da beni çok mutlu ediyor. Aldığım yorumlar çok iyi. Ben oyunculuk okumadım. Konservatuar çıkışlı değilim. Ama ‘Üvey Baba’ dizisinden beri hep usta tiyatrocularla, sinemacılarla çalıştım. Benim avantajım sanırım bu oldu. Her gün yeni şeyler öğreniyorum. Öğrenmenin sınırı yok. Oyunculuk mesleğinde kendinizi geliştirmezseniz yerinizde sayarsınız. Polisiye, dram, komedi, aksiyon türü fark etmez. Yaptığım meslek açısından bu kendini geliştirme mevzusu çok önemli. Bir de tiyatro başlı başına çok zor bir alan. Yeniliğe açık olmalısınız.
Var mı başka projeleriniz? Sinema, tiyatro, dizi?
Şu an bir dizi projesi yok. Ama romantik komedi türündeki ‘Aç Kapıyı Çok Fenayım’ ve dram yapım ‘Umudun Kıyısında’ da oynadım. İki sinema filminin de çekimleri bitti. Yakında vizyona girecekler. Ayrıca psikanaliz üzerine bir tiyatro oyununda daha yer alıyorum. Provalar devam ediyor. Ocak sonu, şubat başlangıcı gibi bu oyun da izleyiciyle buluşacak. Her şey sürpriz gelişti. Güzel bir yıl oldu.
İLGİ GİDERSE OYUN ÇÖKER
Sizi bu zamana kadar sinemada ve televizyon ekranında gördük. Peki tiyatro sahnesinde olmak sizi zorladı mı?
Kesinlikle kemara önü oyunculuğuyla kıyaslanamaz. Daha heyecanlı. Kamera oyunculuğunda hata yaptığınızda her şey telafi edilir. Gerekirse defalarca çekim yapılır. Ama tiyatroda böyle bir durum söz konusu olamıyor. Oyunun süresi, yani iki saat boyunca sürekli canlı olmalısınız. Rolden koptuğunuz anda seyircinin ilgisi kaybolur ve bu da oyunun çökeceği anlamına gelir. ‘Şimdi Ne Olacak’ın provaları sürerken aynı zamanda iki ayrı sinema filminde rol alıyordum. Akşam sete, sabah oyunun provalarına yetiş derken çok zorlandım. Asıl sorunum zamanla ilgili oldu.
