Başbakan Binali Yıldırım İzmir'de 'Esnaf Buluşması' programında konuştu. Yıldırım "FETÖ, PKK, DHKP-C ile Avrupa'nın bazı ülkeleri kolkola gelmiş hayır çıkması için kendilerini parçalıyorlar. Yolları böleriz ama Türkiye'yi böldürmeyiz, herkes bilsin. Alçakların 'Kandil'ini de söndüreceğiz" dedi.
Başbakan Binali Yıldırım İzmir'de düzenlenen esnaf buluşmasında konuştu. Yıldırım, konuşmasında "15 Temmuz'da sen ülkenin tankını tüfeğini çalıp, bu halkın üzerine bomba yağdırırsan rütbeni de sökerler kodese de tıklarlar... Hiç bir grup milletle bilek güreşine tutuşamaz" dedi. Şeytan taşlamaktan vakit buldukça iş yaptıklarını ifade Yıldırım, "15 yıldır iş yapıyoruz, çok iş yaptık. Mütevazi olmaya gerek yok. Şimdi artık bu engelleri teker teker kaldıracağız. Pazar günü sandığa gideceğiz, bütün vesayet odaklarını tarihe gömeceğiz." şeklinde konuştu. Terör örgütlerinin Avrupa'da sırt sırta verip Türkiye'nin aleyhine çalışma yürüttüklerine dikkat çeken Başbakan Yıldırım şöyle devam etti:
"FETÖ, PKK, DHKP-C, Avrupa'nın bazı ülkeleri kol kola vermiş, el ele vermiş, omuz omuza vermiş Türkiye'de 'hayır' çıkması için kendilerini parçalıyorlar. Hiç merak etmeyin siz bu milleti tanımadınız, hala tanımadınız. Bu millet Pazar günü size öyle bir cevap verecek ki bir daha yerinizden kalkamayacaksınız"
Başbakan Yıldırım'ın konuşmasından öne çıkanlar:
BU NE PERHİZ BU NE LAHANA TURŞUSU
Geçmişe takılıp bozuk plak gibi aynı şeyleri tekrarlarsak değişimi yakalayamayız. Bu sistem neden değişiyor? Sayın Kılıçdaroğlu 82 Anayasası'na 'hayır' verdim diyor. Bende 'hayır' verdim. Darbe anayasası olduğu için. Şimdi de 'hayır' veriyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu. Bir yandan darbe anayasasına hayır diyeceksin. Dönüp bu önemli reforma da hayır diyeceksin. Bu anayasa sürekli iktidar getiriyor. Belirsizlik ortadan kalkıyor. Sonunda mutlaka iktidar var. Sandığa gidip oyumuzu veriyoruz, sonunda 5 yıllığına ülkeyi kim yönetecek belli oluyor. Halkın bunu belirlemesinin neresi kötü? Garantili hükümet var. 5 yıl çalıştıktan sonra dediklerini yaptıysa yeniden seçilir. İşin sahibi millet. Yetkiyi verir, yetkiyi alır. Buna nasıl padişahlık diyebiliyorsunuz.
TÜRKİYE'NİN GEREKLİ GÜCÜ YOKTU
"Niye Türkiye'ye bu kadar saldırıyorlar düşündünüz mü? Herkes Türkiye'ye, Recep Tayyip Erdoğan'a saldırıyor. Çünkü Recep Tayyip Erdoğan söylenmesi gerekeni söylüyor. 'Bölgede Türkiye var, Türkiye'ye rağmen bölgede operasyon yapamazsınız' diyor. Türkiye bunu geçmişte söyleyemedi. Çünkü Türkiye'nin gerekli gücü yoktu. Kabiliyetleri sınırlıydı. Ama bugün Allah'a şükür savunma sanayisinde yüzde 24'ten yüzde 65 yerlilik oranına gelmiş bir Türkiye'den bahsediyoruz."
YERİNİZDEN KALKAMAYACAKSINIZ
"Türkiye'nin güçlü olması lazım, güçlü olmanın yolu da engelleri ortadan kaldırmaktır. 15 yıldır iş yapıyoruz, çok iş yaptık. Mütevazi olmaya gerek yok. Ama şeytan taşlamaktan vakit buldukça iş yaptık. Şimdi artık bu engelleri teker teker kaldıracağız. Pazar günü sandığa gideceğiz, bütün vesayet odaklarını tarihe gömeceğiz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 'muasır medeniyet seviyesine, onun da ilerisine geçmeyi hedefliyoruz' diyor. Bizimki de '82'de duralım. Bu model araba bize yeter yollar çok iyi ama biz arabamızdan memnunuz.' diyor. Şanzımanı dağılmış, vitesi çalışmıyor, frenleri tutmuyor, her tarafından ses geliyor, bu arabayla bu Türkiye gitmez. Bu yollara bu araba yakışmaz, yeni araba lazım."Bu yollara bu araba yakışmaz. Bize yeni bir araba lazım. O Kandil'in kandilini de söndüreceğiz. İstedikleri kadar Avrupa'da, orada burada sırtlarını sıvazlayanların yanında 'hayır' kampanyası yapsınlar. FETÖ, PKK, DHKP-C, Avrupa'nın bazı ülkeleri kol kola vermiş, el ele vermiş, omuz omuza vermiş Türkiye'de 'hayır' çıkması için kendilerini parçalıyorlar. Hiç merak etmeyin siz bu milleti tanımadınız, hala tanımadınız. Bu millet Pazar günü size öyle bir cevap verecek ki bir daha yerinizden kalkamayacaksınız.
KİMSE DEVLETLE BİLEK GÜREŞİ TUTAMAZ
Bu ülkeyi mikroplardan temizlemenin zamanı gelmiştir. Onu da yapıyoruz. Milletimiz arkamızda. Devlet içindeki her türlü yapılanmayı temizleyeceğiz. Kimse devletle bilek güreşi tutamaz. Meclis daha da güçlenecek. Meclisle hükümet arasındaki ilişkiyi koparıyoruz. İktidara hükümete ihtiyaç olan yetkiyi zaten sandıkta veriyoruz.
