AB anketinde üyeliğe destek yüzde 60 oldu. Buna karşın ‘Gerçekleşir’ diyenler yüzde 23’te kaldı. Önceki yıllara göre destek yine yüksek çıkmasına rağmen inancın azalması dikkat çekti. Türkiye’yi ‘birlik’te görmek isteyenler demokrasi, insan haklarında ilerleme inancını gerekçe gösterdi. Çarpıcı tablo, uzaklaşılan Avrupa değerlerine halkın hâlâ sahip çıktığını ve bu yönde adım atılmasına yönelik beklentisini ortaya koydu.
HÜSEYİN İSTEMİL
İktisadi Kalkınma Vakfı’nın (İKV), Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) desteği ve Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV) ile birlikte 35 ilde 4 bin 506 kişi ile gerçekleştirdiği ve MetroPOLL araştırma şirketi tarafından yapılan kamuoyu yoklaması sonuçlarına göre, halkın yüzde 60’ı Türkiye’nin AB üyesi olmasını destekliyor ancak sadece yüzde 23’ü Türkiye’nin AB üyeliğinin gerçekleşeceğine inanıyor.
EN FAZLA DESTEK GÜNEYDOĞU’DA: AB üyeliğine destek yüzde 66 ile en fazla Türkiye’nin güneydoğusunda, yüzde 59 ile en düşük olarak Türkiye’nin kuzeydoğusunda kaydedildi. Katılımcılar arasında kadınların yüzde 64’ü, erkeklerin ise yüzde 57’si AB üyeliğini destekliyor. AB üyeliğini en fazla destekleyen yaş grubu yüzde 66 ile 18-24 yaş grubudur. Eğitim düzeyine göre yüzde 67 ve yüzde 66 ile en fazla destek lise ve üniversite mezunlarından gelmekte. Üyeliğe en yüksek düzeyde inanç yüzde 34 ile güneydoğuda iken, en düşük inanma düzeyi yüzde 19 ile ülkenin batısındaki illerde.
AB EKONOMİK REFAH İÇİN İSTENİYOR: Anket sonuçlarına göre, AB üyeliğini destekleyenlerin yüzde 75’i refah ve ekonomik gelişme, yüzde 57’si demokrasi ve insan haklarında ilerleme, yüzde 45’i ise Avrupa’da dolaşım, yerleşme ve eğitim imkânı için destekliyor. AB üyeliğini desteklemeyenlerin yüzde 59’u kimlik ve kültüre zarar vereceğini düşündüğü için desteklemediğini belirtirken, yüzde 24’ü AB’nin geleceği olmadığını düşünüyor, yüzde 20’si ise dış ilişkileri zayıflatacağına inanıyor. AB üyeliğine destekte ekonomik ve özgürlük ortamına ilişkin beklentiler ön plana çıkarken, destek verilmemesinin en önemli nedeni olarak kimlik ve kültürün zedelenme endişesi görülüyor.
GÖRÜŞ FARKININ NEDENİ KUTUPLAŞMA: Katılımcıların yüzde 37’si için AB refah ve ekonomik gelişmişlik anlamına gelirken, yüzde 21 için demokrasi ve özgürlük, yüzde 12 için gerileme ve düşüş, yüzde 12 için ise serbest dolaşım ve sınırların kalkması anlamına geliyor. Türkiye’nin AB üyeliğini destekleyenlerin yüzde 49’u için AB refah ve ekonomik gelişme anlamına gelirken, sadece yüzde 2’si için gerileme ve düşüş anlamına geliyor. Türkiye’nin AB üyeliğini desteklemeyenlerin yüzde 31’i için ise AB gerileme ve düşüş anlamına geliyor, bunların sadece yüzde 16’sı için refah ve ekonomik gelişmişlik ifade ediyor. AB üyeliğini destekleyen ve desteklemeyenlerin AB’ye bakışındaki bu derin farklılık, toplumsal kutuplaşma ve dünya görüşü farklılıklarının da bir göstergesi olarak yorumlanabilir.
EN BÜYÜK ENGEL KÜLTÜR VE DİN: Katılımcıların yüzde 78’i Türkiye’nin AB üyeliği önündeki en önemli engeli kültürel ve dini farklılıklardan doğan önyargı olarak değerlendiriyor. Bunu yüzde 29 ile Türkiye’nin ekonomik gelişmişlik düzeyi ve yüzde 28 ile demokrasi ve insan haklarındaki sorunlar izlemekte. Halkın genelinde Türkiye’ye önyargı ile yaklaşıldığına ilişkin bir kanı olduğu anlaşılıyor.
Türkiye-AB ilişkilerinde en öncelikli gündem maddesi katılımcıların yüzde 38’i için mülteci krizi, yüzde 27’si için üyelik müzakereleri, yüzde 17’si için vize serbestliği ve yüzde 13’ü içinse Türkiye ile AB arasındaki Gümrük Birliği’nin olduğu görülüyor.
GÜMRÜK MODERNİZASYONU FAYDALI OLUR: Katılımcıların yüzde 64’ü gümrük birliğinin modernizasyonunun iki taraf için de faydalı olacağını düşünüyor. Katılımcıların yüzde 60’ı Türkiye’nin AB üyeliği için gereken yönetsel ve kurumsal kapasiteye ve insan kaynağına sahip olduğunu düşünüyor. Yüzde 57 de Türkiye’nin AB üyesi olmak için üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiği kanısında.