Marjane Satrapi’nin yönetmen koltuğunda oturduğu ‘Radyoaktif’ konusuyla dikkat çekiyor. Filmde, radyoaktiviteyi keşfeden, erkek egemen bilim dünyasında başarılarıyla Nobel kazanan ve bu ödülü iki kez alan Marie Curie’nin hikâyesi anlatıyor. Curie’yi canlandıran Rosamund Pike ise performansıyla beğeni topluyor.
Korona endişesi nedeniyle haftalık izleyici oranı 100 bini bulamayan sinema salonlarında bu hafta 1’i yerli 6 film vizyona giriyor. ‘Persopolis’in yönetmeni Marjane Satrapi’nin yönettiği, Rosamund Pike’nin başrolünde yer aldığı ‘Radyoaktif’ filmi öne çıkıyor. Film, 1890’ların erkek egemen bilim dünyasında büyük bir mücadele vererek kendisini kanıtlayan ve Nobel Fizik Ödülü alan ilk kadın olarak adını bilim tarihine yazdıran Marie Curie’nin hikâyesini beyazperdeye taşıyor.
Türkiye’de sinema salonlarında bu hafta 1’i yerli 6 film vizyona giriyor. Haftanın öne çıkan filmi biyografik yapım ‘Radyoaktif’ Nobel Fizik Ödülü alan ilk kadın Marie Curie’nin hikâyesini izleyiciyle buluşturuyor. Radyum ve polonyumu keşfi ile Nobel Ödülü kazanan ilk kadın, ödülü iki kere kazanan tek kişi olan bilim insanı Marie Curie’nin başarıları ve yaşadığı dönemde kadınları geri planda bırakan toplum düzeninden dolayı baş ettiği dramaları anlatan filmin yönetmen koltuğunda ‘Persopolis’in İran asıllı ünlü yönetmeni Marjane Satrapi oturuyor. 1950’lerde kanser tedavisi için radyasyon tedavisi kullanımından, 1945’te Japonya’ya ilk atom bombasının atılmasına, 1986’da Çernobil’deki nükleer reaktör patlamasına uzanan bir görselliğe de uzanarak 1890’larda fizik dünyasında kendini kabul ettirmek için mücadele eden Curie’nin ‘etik’ anlayışının izini de süren filmde, ünlü fizikçiye sinema dünyasının başarılı oyuncusu Rosamund Pike hayat veriyor. Eşi Pierre ile tanışmadan önce her şeyden vazgeçip Polonya’ya dönmeyi düşünen Curie’nin ‘doğru insanı’ bulduktan sonra yükselişe geçen azim dolu hikâyesi dünyadaki sinema eleştirmenlerinden tam not aldı. Bugün vizyonda yerini alan ‘After-Paramparça’, Anna Todd’un 2013 yılında ilk olarak Wattpad’de yayımlanan romanından uyarlanan ilk yapımın devam filmi olarak vizyonda. ABD’den önce Türkiye’de vizyona giren, Genç Tessa Young ile gizemli Hardin Scott arasındaki gelgitli ilişkiyi konu edinen filmin yönetmen koltuğunda Roger Kumble oturuyor. Filmin başrol oyuncuları Josephine Langford ve Hero Fiennes Tiffin geçen hafta yaptığı açıklamada, ikinci film vizyona girerken filmin 3. ve 4. bölümlerinin hazırlıklarına başlandığını duyurdu. Romantik dram türündeki filmin bu bölümü, ilk filmde Hardin tarafından hayal kırıklığına uğratılan Tessa’nın, ondan uzak kalmak için kendini derslerine vermesini, Hardin’in ise Tessa’yı geri kazanmak için gösterdiği çabayı beyazperdeye taşıyor.
TEK YERLİ FİLM: BEN BÖYLE ŞANSIN
Klasik Amerikan korkusu ‘Lanetli Kardeş’ de vizyonda yerini alan filmler arasında. Sam Barrett’in yönettiği, Amanda Woodhams, Liam Graham, Nicola Bartlett gibi oyuncuların rol aldığı film çizdiği resimlerin bir dizi cinayetle bağlantılı olduğunu fark eden bir genç kızın hikayesini konu ediyor. Beyazperdede casusluk hikayelerini sevenler ise aksiyon dolu ‘Ajan Jade Black’i izlemeyi tercih edebilir. Katie Burgess, Connie Franklin, Sidney Flack’in rol aldığı film eski bir ajanın uluslararası seks ticaretinin zengin ve güçlü satıcılarına karşı biyolojik bir silah kullanmadan önce onu yakalamaya çalışan, yetenekli genç bir kadın ajanın hikayesini konu ediyor. Haftanın vizyona giren tek yerli filmi ‘Ben Böyle Şansın’ ise izleyiciye kahkaha vadediyor. Daha önce korku-gerilim türündeki filmlere imza atan yönetmen Samet Çakırtaş’ın ilk komedi denemiş olan filmde Özgür Esat Şentürk, Umut Ögmen ve Zeliha Çakırtaş başrollerde. Film, hayatları pek yolunda gitmeyen iki yakın arkadaş Hikmet ve Salim’in, bütün yaşadıklarının ardından intihar etmeye karar vermelerinin ardından yaşadıkları komik olayları izleyiciye aktarıyor.
SCOBBY DOO’NUN YENİ HİKÂYESİ AİLE BOYU İZLENİR
Sinema salonlarında bu hafta çocuklar için vizyona giren ancak ‘Scoob!’ sevilen çizgi karakter Scobb Doo hayranı yediden yetmişe herkesin izleyebileceği bir animasyon. Tony Cervone’nin yönettiği, Kiersey Clemons, Zac Efron, Will Forte’nin oyunculuklarında rol aldığı beyazperde uyarlamasında, Scooby ve Shaggy’nin tanıştıkları andan itibaren ömür boyu süren dostluğuna odaklanılıyor. Tanışmalarının ardından, dedektif olma hayali kuran Fred, Velma ve Daphne ile güçlerini birleştiren Scooby ve Shaggy, çok geçmeden ünlü Mystery Inc.’i kurar. Birçok zorlu vakayı başarıyla çözen ekip, şimdi kariyerlerinin en zorlu gizemiyle karşı karşıyadır. Efsanevi hayalet köpek Cerberus’u dünyaya salacak bir komplonun haberini alan ekip, vakit kaybetmeden harekete geçer. Bu süreçte Scooby, gizli bir mirası olduğunu keşfeder.
SİNEMALAR SERT DÜŞÜŞÜN EŞİĞİNDE
Salgınının en çok etkilediği alanlardan sinema sektörü bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de zor günler geçiriyor. Haftalık izlenme oranlarının 450 bin izleyici bandında seyrettiği 2019 Eylül verileri ile ortalama 70 bin izleyiciyle sınırlı kalan Eylül 2020 verilerini kıyasladığımızda, artan Kovid-19 vakaları da hesaba katıldığında, görünen o ki sektörü daha zor günler bekliyor. Normalleşme çağrılarına rağmen vizyondan geri duran yerli yapımlar da bu durumun önemli bir işareti. Dünyadan gelen haberler ise pek iç açıcı değil. Warner Bros. ‘Wonder Woman 1984’ filmini 2 Ekim’e, Universal Ekim’de vizyona gireceğini duyurduğu ‘Candyman’ i belirsiz bir zamana taşıdı. Disney’ ise birçok yapımını en erken Şubat 2021’de vizyona sokacağını duyurdu. Ayrıca Disney’in 6 Kasım’da vizyona gireceği belirtilen yeni Marvel filmi ‘Black Widow’ u veya 20 Kasım’da Pixar macerası ‘Soul’ u yayınlama planlarına da erteleme geleceği düşünülüyor. Sektörün umudu Tenet her ne kadar globalde 200 milyon dolar hasılat elde etmiş görünse de, bunda özellikle virüsün dünyaya yayıldığı Çin’deki izleyicinin salonlara rahatlıkla girip çıkmasının büyük payı var. Fakat genel anlamda Türkiye’de olduğu gibi birçok ülkede sinema izleyicisi bütün önlemleri aldıklarını ilan eden sinema şirketlerinin çabalarına rağmen salonlarına hâlâ güvenmiyor.