Suriye’de çatışmaların durdurulması ve siyasi çözümün başlaması için ortaya çıkan bir fırsat daha harcanıyor. Esad ve müttefikleri, özellikle Şam çevresinde ateşkes yokmuş gibi saldırılarını sürdürüyor. Garantör Rusya ise sessiz.
uriye’de Beşar Esad rejimi ve destekçilerinin Halep’i ele geçirdikten sonra saldırılarını yoğunlaştırdıkları başkent Şam’a bağlı Barada Vadisi, ateşkes ihlallerinin de odak noktası oldu. Çatışan taraflar arasında, Türkiye ve Rusya’nın garantörlüğünde sağlanan ateşkes 30 Aralık’ta yürürlüğe girmiş, ancak rejim güçleri ve Şii milis grupları ateşkesi ihlal etmişti. Esad güçleri ve Hizbullah güçleri iki hafta önce Halep merkezini tamamen ele geçirmelerinin ardından saldırılarını, Şam’daki Barada Vadisi ve çevresine yoğunlaştırdı. İki haftadır yoğun saldırıların hedefi olan Barada Vadisi, ateşkesten sonra da sık sık varil bombalarıyla hedef alınıyor. AA muhabirleri, bölgenin dün gece ikisi varil bombalı dört hava saldırısıyla hedef alındığını, saldırıların geceden bu yana devam ettiğini bildirdi. Ateşkes mutabakatında, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin (BMGK) terör örgütü olarak kabul ettiği Nusra Cephesi ve IŞİD gibi örgütler kapsam dışı bırakılmıştı. Barada Vadisi basın sorumlusu Ebu Muhammed el-Baradani, AA muhabirine yaptığı açıklamada, bölgede terör örgütü bulunmadığına dikkati çekerek, “Barada Vadisi’nde hiçbir terör örgütü yoktur. Bölgede ne Nusra var ne de DEAŞ. Burada savaşan yabancı muhalif grup dahi yok. Bölgenin yerlileri, Ahraru’ş-Şam ve Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) çatısında savaşıyor. Bunu kesin ve net şekilde söylüyorum” dedi. Ahraru’ş-Şam bölge komutanı Ebu Zeyd de “Rejim ateşkese rağmen havadan ve karadan saldırılarını sürdürüyor. Tepelerdeki keskin nişancılardan dolayı insanlar hareket edemiyor. 10 gündür en temel ihtiyaçlardan yoksunlar” diye konuştu. Ateşkese taraf muhalif gruplar önceki gün yayınladıkları ortak bildiride, “Uluslararası kamuoyunu rejimin Barada Vadisi’nde yaptığı katliamları görmeye ve rejimin garantörü Rusya’yı sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz” ifadesini kullanmıştı.
SURİYE’NİN SU DEPOSU VURULUYOR
Barada Vadisi, Şam’ın merkezine 16 kilometre, Lübnan sınırına 12 kilometre uzaklıkta. Başkentin ana su kaynaklarından Ayn el-Fica pınarına da ev sahipliği yapıyor. Ülkenin farklı bölgelerindeki çatışmalardan kaçanların da aralarında bulunduğu yaklaşık 100 bin Suriyeliyi barındıran bölgenin meskun kısmı 12 kilometrekarelik bir alanı oluşturuyor. Hizbullah ve Suriye ordusu, bölgedeki su kaynaklarının kontrolünü ele geçirmek için Barada Vadisi’ni temmuz ayı sonunda kuşatma altına almış, tüm giriş çıkışları kapatmıştı. Daha önce çatışma olmayan Barada Vadisi, Halep’ten sivil ve muhaliflerin tahliyeleri tamamlandığında hedef haline gelmişti. Etrafı yüksek dağlarla çevrili Barada Vadisi’nde bulunan Suk Vadi Barada, Kafr el-Avamid, Hüseyniye, Deyr Kanun, Kefr ez-Zeyt, Ayn el-Hadra, Besime, Deyr Makran, Ayn el-Fica ve Afra köylerini muhalifler kontrol ediyor.
MÜLTECİ ÇOCUKLARA DİRENİŞ DERSİ
Türkiye ve Ürdün’den sonra en çok Suriyeli mülteci barındıran ülke olan Lübnan’daki Şatile mülteci kampında, çocuklara radikal gruplara karşı direnme dersleri veriliyor. Militan gruplar ve suç örgütlerinin, Ortadoğu ve Avrupa’nın çeşitli bölgelerindeki mülteci çocukları saflarına katmak için çalışmalar yürüttüğü belirtiliyor. Ayrıca boyama ve tiyatro gibi eğitimlerin de verildiği kampta kalan çocuklardan 11 yaşındaki Hala, “Birbirimize vurmuyoruz, kötü sözler söylemiyoruz” diyor. Kampın proje müdürü Elio Gharios, “Bu çocuklar büyük travmalar yaşadı” diyor, onlara bu travmalardan kurtulmak için ‘huzur eğitimi’ verdiklerini söylüyor. -REUTERS
