Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ile yaşanan krizi Ankara Büyükelçisi Bass’ın çıkardığını belirterek “Amerika’nın Türkiye gibi bir stratejik ortağını bir kendini bilmez büyükelçiye feda etmesi kabul edilemez. Koskoca ABD’yi Ankara’da büyükelçi yönetiyorsa yazıklar olsun’’ dedi. Erdoğan, Washington’da Obama döneminden kalan bir kliğin iki ülke arasındaki ilişkileri bozmaya çalıştığını da kaydetti.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD ile Türkiye arasındaki ilişkilerin Washington’da eski yönetim döneminde kalan bir klik tarafından bozulmak istendiğini söyledi. Erdoğan, vize geriliminin de ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass tarafından çıkarıldığını belirtti. Beştepe’de 81 ilin valisini ağırlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündemi ABD ile yaşanan ‘vize’ kriziydi. Erdoğan’ın Valiler Toplantısın’daki konuşmasının başlıkları şöyle oldu:
GÜÇLÜ TÜRKİYE RAHATSIZ EDİYOR
Türkiye, içeriden ve dışarıdan kuşatılmaya çalışılıyor. Eski o pısırık Türkiye’ye alışmış olanlar, iddialı, vizyoner ve güçlü bir ülkeyi, güçlü bir Türkiye’yi hazmedemiyorlar. Türkiye’nin bağımsızlığına leke sürdürmeme kararlılığı, birilerini ciddi olarak rahatsız ediyor.
KENDİNİ BİLMEZ ELÇİ
ABD ile yaşanan krizi ortaya çıkaran buradaki bir büyükelçidir. Amerika’nın Türkiye gibi bir stratejik ortağını bir kendini bilmez büyükelçiye feda etmesi kabul edilemez. Buna bizim evet dememiz mümkün değil. Onların aldığı karar neyse kelimesi kelimesine aynını onlara iade edeceksiniz dedim. Biz size muhtaç değiliz.
PYD’YE VERİLEN SİLAHLAR
Paramızla silah istediğimiz zaman kongre diyorsun ama terör örgütüne para dahi almadan ücretsiz olarak veriyorsun. 3 bin 500’e ulaşan TIR Kuzey Suriye’ye girmiş. Sayın Başkan’a sordum bundan haberiniz var mı? ‘Olur mu öyle şey’ dedi. Bunlar bizi herhalde görmez, sağır zannediyorlar.
TÜRKİYE’Yİ KUŞATMA HAREKÂTI
Irak ve Suriye’deki terör koridoru sadece Türkiye’yi kuşatmaya yöneliktir. Suriye’de rejim ‘PKK’ya Barzani’ye yanınızdayız’ diyor. PYD ile çatışanlar veya Barzani ile çatışan PYD şimdi beraberiz diyor bunlar birbirinin dostudur bizim dostumuz olamaz.
O SİLAHI KULLANMAYIN
Bize bin 500 tane silah verecek. Verdiği cevap ne? ‘Kongreden geçmedi.’ Şuna bak. Bundan sonra artık Sayın Bakan’a da burada söylüyorum, Sig Sauer diye bir silahı bizim polis teşkilatımız kullanmayacaktır. Artık biz kendi ülkemizin silahlarını kullanacağız.
ELEME-AYRIŞMA GÜNLERİNDEYİZ: Ülkemize diz çöktürmek için alınan kararlardan kendi hükümetini sorumlu tutan kişi aklını, hırslarının emrine vermiş bir zavallıdır. Şayet bu tarz hezeyanlar bir ülkenin ana muhalefet partisinin genel başkanından çıkıyorsa artık bu zatı yerli ve milli göremeyeceğim. Kuşkusuz zor günler aynı zamanda, eleme, elenme ve ayrışma günleridir.
ONLAR DA BURAYA GELEMİYOR
Birileri çıkmış ‘öğrenciler Amerika’ya gidemiyor’ diyor. Mesele millidir, vatandır gerisi teferruattır. Onlar da buraya gelemiyor.
KOSKOCA AMERİKA’SIN
Benim bankamın genel müdür muavinini hiçbir suçu olmadan alıp tutuklayacaksın. Öbür tarafta vatandaşımı, iki yıl oldu neredeyse, kalkacaksın, hiçbir şey ortaya koymadan yargılayıp, itirafçı olarak da kullanmak isteyeceksin. Demokrasi demokrasi deyip teröristleri ülkesinde saklayan bu ülkelerden başka ülke var mı? PKK’lısını da FETÖ’cüsünü de saklayacaksın. Amerika’da benim 14 tane korumamla ilgili tutuklama kararı çıkartacaksın ben sorunca ‘sonra görüşeceğiz’ diyeceksin ‘bunlar federal devletin polisleri değil eyaletin polisleridir’ diyeceksin. Lafa geldi mi koskoca Amerika’sın.
YAZIKLAR OLSUN
Eğer bir koskoca Amerika Birleşik Devletleri’ni Ankara’da büyükelçi yönetiyorsa yazıklar olsun. Çünkü bu takınılan tavır, aslında budur. Şu anda da bu yanlış bu büyükelçiden gelmiştir. Hükümetim adına bu adımı attım diyorsa bunu da Sayın Başkan da arkasında duruyorsa kusura bakmasınlar biz de aldığımız kararın sonuna kadar arkasındayız.
HER YERİN PROFESÖR OLSA NE YAZAR
Bizde öyle bir ana muhalefet, öyle bir muhalefet var ki... MHP’yi tenzih ederim. Bakıyorsun, ‘Dünyada şu anda görüşecekleri ülke kalmadı’ diyorlar. Bakıyorsun bir tanesi kalkıp diyor ki ‘Batı’dan tamamen kopmuş, Ortadoğu’ya sığınmış bir Türkiye var.’ Önünde de bir profesör yazıyor. Bunlar haddini bilmiyor. Senin her yerin profesör olsa ne yazar?
EL PENÇE DİVAN YOK
Ana muhalefetin başındaki adamın geçmişine baktığın zaman, zaten bunlar Amerika’da, afedersin lider poposunu tırabzana dayıyor, o da karşısında el pençe divan duruyor. Bu dönemler geride kaldı. Her yerde karşımızdaki neyse, biz de oyuz. Öyle el pençe duran bir Türkiye yok. Bunu herkes görecek, bilicek, buna göre konuşacak.
SORUNU BİZ BÜYÜTMÜYORUZ
Amerikan büroksasisi içinde kalan eski yönetimin bir kliği, yeni yönetimle Türkiye arasındaki ilişkileri baltalamaya çalışıyor. Sorunu büyüten, taraf biz değiliz. Temennimiz, muhataplarımızın bir an önce aklıselime, soğukkanlılığa geri dönmeleri, dostluğumuzu ve müttefikliğimizi zedeleyecek adımlardan vazgeçmeleridir.