İzmir'deki deprem bölgesinde inceleme yapan Genel Başkan Yardımcıları Ali Öztunç, Ahmet Akın, Seyit Torun ile Genel Sekreter Selin Sayek Böke, Bayraklı Belediyesi Osmangazi Hizmet Binası'nda basın toplantısı düzenledi.
Öztunç, 30 Ekim'de meydana gelen depremde hayatını kaybeden vatandaşlara Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara ise acil şifalar dilediğini belirterek, İzmir Büyükşehir Belediyesi ekiplerinin deprem bölgesindeki çalışmasıyla herkese örnek olduğunu, deprem gerçeğinin bir kez daha ülke gündemine geldiğini ifade etti.
"10-15 GÜN SONRA YİNE HERKES KENDİ İŞİNE BAKACAK"
Bu gerçeğin ilerleyen günlerde bir kez daha unutulacağını ancak bir sonraki yıkıcı depremde yeniden hatırlanacağını belirten Öztunç "Fay yasası bir an önce tamamlanarak uygulamaya girmeli. Başta İstanbul olmak üzere fay hattı üzerinde bulunan bütün şehirlerde risk analizleri yapılmalı, buna odaklanmalıyız" ifadelerini kullandı.
Öztunç şunları kaydetti: "Anlaşılan o ki 4-5 gün daha deprem konuşulacak. Bir hafta sonra yavaş yavaş gündemin sonlarına gidecek bu deprem meselesi. 10-15 gün sonra herkes yine işine bakacak. Kimse depremi konuşmayacak. Ta ki Allah göstermesin yeni bir deprem olana kadar. Yeni bir deprem olduktan sonra yeniden fay kanunu deprem vergisi, bunlar tartışılacak.
"BURASI ŞOV YERİ DEĞİL"
Yapılması gereken yeni bir strateji. Deprem olur, insanları enkazdan nasıl çıkartırız? Bunu düşüneceğiz ama deprem olduğu zaman binaların çökmesini nasıl engelleriz? Bunu da düşünmemiz gerekiyor. Hükümete düşen bir görev var: Hemen, acilen başta İstanbul olmak üzere fay hattı bulunan bütün şehirlerde risk analizi yapılmalı. Biz de üzerimize düşeni yapacağız. Türkiye'nin bir deprem ülkesi olduğu gerçeğini artık depremlerde hatırlamayalım. Her daim aklımızda olsun. Artık yeter. Görevliler, yetkililer görevini iyi yapsın istiyoruz. Bakanlar, AK Parti milletvekilleri… Bir görüntüye girme derdi… Bırakın da arama kurtarma ekipleri işini yapsın. Burası şov yeri değil."
"GÜN BU ACIDAN SİYASET YAPMA GÜNÜ DEĞİL..."
Genel Başkan Yardımcısı Torun da enkazda arama kurtarma çalışmalarında umutlu bekleyişin yerini tedirginliğe bıraktığı bir saatte 3 yaşındaki Elif'in enkazdan çıkarıldığını, bunun herkesin ümidini yeşerttiğini söyledi.
Torun şunları kaydetti: "Bugün kurtulan Elif bebeğimiz hepimiz umut oldu, yüreğimize su serpti. Burada toplumu tüm kesimleri çalışmalara destek veriyor. Herkes elinden geldiğince katkıda bulunmaya çalışıyor, bir canımızı daha nasıl kurtarırızın çabası içindeler. Ama görüyoruz ki sanki bazılarına talimat vermiş gibi çalışmada AFAD ve AKP'li belediyeler var. Bu doğru değil. Gün birlik günü, gün dayanışma günü. Gün, bu acıdan siyaset yapma günü değil. Ama maalesef görüyoruz ki acıdan bile siyaset yapan bir anlayışla karşı karşıyayız. Bunu da reddediyoruz."
"İNSANLAR ÖLDÜKTEN SONRA GELSE NE ANLAMI VAR?"
CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın da Ağustos başında gündeme gelen Fay Yasası için yasama yılının başının işaret edildiğini, ancak 1 Ekim'de TBMM'nin açılmasına rağmen meclise böyle bir çalışmanın gelmediğini söyledi.
"İnsanlar hayatını kaybettikten sonra Meclis'e gelecek kanun tasarısının ne anlamı var" diyen Akın, "Bu yasa neden ve hangi gerekçe ile Meclis'e gelmedi diye soruyoruz. Hep mış, muş ile devam edersek ileride yine bugünkü gibi bir manzara ile karşılaşacağız. Bir an önce Fay Yasası'nı kanunlaştırmak gerekiyor" diye konuştu.
"BU PARALAR NEREDE?"
'Geçici' denilerek getirildiği 1999 yılından bu yana 70 milyar 985 milyon TL deprem vergisi toplandığını hatırlatan Akın, şunları söyledi:
"Bu paralar nerede? Nereye harcandı? Hani bu paralarla Türkiye'nin deprem güvenliği sağlanacaktı? Dönemin Maliye Bakanı dedi ki; 'Vergiler duble yollar için harcandı. ' Hemen ardından bir önceki bakan dedi ki; 'Milleti kandırmayın, milleti aldatmayın, bu paralar bütçenin ihtiyacı olduğu için harcandı."
"BİZ ÜZERİMİZE DÜŞENİ YAPACAĞIZ"
CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke de depremin ilk anından itibaren bölgede olduklarını, burada olmaya devam edeceklerini ifade etti.
Böke şunları söyledi: "Bir sonraki depremde yine can kayıplarını değil ne kadar sağlam yapılarımız olduğunu kavuşmamız için ruhsatlı ruhsatsız bütün binaların deprem ve afet güvenliği karnesinin hazırlanması gerekiyor. Bu sorumluluğu yüklenmiş olan yetkililerin bunu yerine getirmesi için biz üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz."