CHP, PYD’ye neresini yasladı?

Figen Yüksekdağ, “sırtımızı PYD’ye yasladık” demeden önce kimse için pek bir şey ifade etmiyordu bu örgüt. ABD ve Rusya’nın da henüz dikkatini çekmemişti. Kemal Kılıçdaroğlu içinse, “vatanını kurtarmak için örgütlenmiş bir oluşumdu.”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk kez “PYD bir terör örgütüdür” dediğinde, cevap vermeyi kendine görev bilen Kılıçdaroğlu, “PYD bizim için terör örgütü değildir” diyerek, örgüte kol kanat germeyi üzerine vazife edinmişti. Sezgin Tanrıkulu’nun PYD’lilerin cenazelerine katılması, yurt içi ve yurt dışında katıldığı toplantılarda PYD’nin terör örgütü olmadığını açık ve ısrarla vurgulaması CHP’nin durduğu noktayı gösteriyordu aslında.

Partinin genel başkan yardımcısı olan Tanrıkulu’na partiden yapılan bir düzeltme olmuyordu. Tanrıkulu’nun sözleri, partinin resmi sözleri olarak muhataplarına ulaşıyordu. Deniz Baykal’ın “PYD terör örgütüdür” çıkışı dışında Atatürk’ün Partisi (!) CHP’den tek bir itiraz sesi yükselmedi. Türkiye’nin toprak bütünlüğünü ve ulusal güvenliğini tehdit eden, Türkiye vatandaşlarını öldüren PYD militanlarının, savunmasını Atatürk’ün partisi iddiasındaki CHP’nin yapıyor olması anlaşılır değil. Baykal’ın ima ettiği gibi artık CHP Atatürk’ün CHP’si değildir.

Mehmetçik'in PYD ile birlikte savaşmasını ve Kobani için sınır ötesi operasyon düzenlemesini talep eden Kılıçdaroğlu, bugün Azez’e saldırarak Türkiye’yi hedef alan örgüte sessiz kalıyor. Suriye’de kaybedenleri sıralarken, “Türkiye, Suriye halkı ve Türkmenler” ifadesini kullanan Kılıçdaroğlu, bu manzaranın oluşmasından duyduğu memnuniyeti ifade ediyor adeta. Kılıçdaroğlu’na göre Suriye’nin kazananları da şunlar, “Eset, Hizbullah, İran, Rusya, PYD/PKK, Şii terörist gruplar.” Siz bu tesbitten, bir “yerlilik” ve “millilik” görebilir musunuz?

Kılıçdaroğlu’nun PYD ile muhabbeti bunlarla sınırlı değil tabi. PYD, CHP'nin de üyesi olduğu Sosyalist Enternasyonal'e kabul edilirken, Kılıçdaroğlu’ndan itiraz ve bunu engelleme girişimi olmadı. PYD, Sosyalist Enternasyonel’de CHP ile aynı masada söz hakkı sahibi.

CHP Gençlik Kollarının Kobani’de PYD’ye yaptığı ziyaret, burada PYD’ye düzülen övgülerden bahsetmek bile istemiyorum.

Tüm bunlar yaşandıktan sonra Kılıçdaroğlu, “PYD terör örgütüdür” demez mi. Onu da dedi. Şimdi hangisi doğru diye kafanız karışmasın. CHP ve Kılıçdaroğlu’na göre, “PYD terör örgütü değildir. Halkını ve vatanını koruyan vatanseverlerdir.”

Türkiye’ye Suriye topraklarında saldıran PYD militanları, Türkiye’ye sızıp Sur’da, Cizre’de polis ve askerimizi şehit ederken ve bu saldırılarını arttırarak devam ettireceği açıkken, “PYD terör örgütü değildir” demek gaflet ya da ihanettir. Kılıçdaroğlu, gaflet uykusunda mıdır, yoksa Atatürk’ün koltuğunda oturup Türkiye’ye ihanet mi etmektedir?

Kamuoyu Kılıçdaroğlu’ndan bu sorunun cevabını duymak istiyor; “Terör örgütlerine karşı Türkiye’nin yanında mısın, değil misin? Türkiye’nin PKK ve Suriye kolu PYD ile mücadelesinde Polisin, askerin mi, teröristin mi yanındasın? DHKP-C sana göre nedir?”

Kılıçdaroğlu’nun Sur’da, Cizre’de “arkadaş” diye hitap ettiği hendek kazan teröristlere bu ülke onlarca polis ve askerini şehit verdi. “Kemal beyin, arkadaşları” yüzlerce vatan evladını Cizre ve Sur sokaklarında ateş açarak, bomba patlatarak şehit ettiler.

Bu yazıyı yazdığım dakikalarda da Başbakan Davutoğlu, onlarca vatandaşımızın öldüğü Ankara’daki bombalı saldırıyı PYD’nin yaptığını açıklıyordu. Kemal beyin “vatanlarını ve halklarını savunuyorlar. Terörist değil, vatanseverlerdir” dediği PYD’liler Ankara’nın göbeğinde bombalı araçla saldırı düzenlemiş, 28 vatandaşımızı öldürmüş, yüzlercesini de yaralamıştır.

CHP’yi marijinal sol terör örgütlerinin hamisi yapması yetmemiş olacak ki, artık PKK, PYD’nin de koruyucu zırhı olmuştur. Deniz Baykal isyan etmesin mi?

Kılıçdaroğlu, Salih Müslim ile buluştuğu Sosyalist Enternasyonel platformu kariyerini, PYD Eş Genel Başkanı olarak taçlandırmalıdır.

Eset ve PYD de Kılıçdaroğlu’na, kendilerine üstün hizmet ve desteklerinden dolayı madalya vermelidirler. Türkiye’ye ne zaman benzin dökeceği belli olmayan bir Ana Muhalefet Partisi lideri ile karşı karşıyayız. Partisi ve seçmeni bizi ilgilendirmiyor. Ancak üstlendiği misyonun bize ve ülkemize verdiği zarar artık kabul edilebilir ve tahammül gösterilebilir bir durumda değildir.

PYD’nin dünya hamisi ABD ve Rusya’dan, Kılıçdaroğlu’na biçilen rol MEKAP yalayıcılığından başka bir şey değildir. Botlarını yalayacakları darbeci asker kalmayınca, terörist çarığı parlatmak kalmış CHP’ye. Yazık…

Nereden nereye….

YORUMLAR (9)
YORUM YAZ
UYARI: Hakaret, küfür, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış, Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır. (!) işaretine tıklayarak yorumla ilgili şikayetinizi editöre bildirebilirsiniz.
9 Yorum