Güleda Cankel'i canice öldüren Zafer Pehlivan'ın ölüm tehdidi içeren notunun ve saldırı sırasında öldüğünden emin olmak için üzerine oturmasının, mahkeme tarafından 'işkence ya da eziyet çektirme kastı olmaması' olarak değerlendirilmesi, tartışma konusu oldu.
Isparta'da 18 Kasım 2019 tarihinde 19 yaşındaki üniversite öğrencisi Güleda Cankel, eski erkek arkadaşı Zafer Pehlivan tarafından önce boğulup sonrasında kalbinden bıçaklanarak öldürülmüştü.
Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Zafer Pehlivan'ı 'kasten öldürme' suçundan müebbet hapis cezasına çarptırdı. Kararının gerekçesini açıklayan mahkeme sanığa neden 'tasarlayarak öldürme' ve 'canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme' suçlarından ceza vermediğini açıkladı.
" 'SAAT 00.00'DA SENİ ÖLDÜRECEĞİM' NOTU 'TASARLAMA' SAYILMADI"
Milliyet'ten Damla Güler'in haberine göre, mahkeme gerekçesinde sanığın olaydan iki gün önce Güleda Cankel'e yazdığı nottaki, "Bugün 00.00'a kadar önce seni öldüreceğim sonra da kendimi öldüreceğim" cümlesini 'tasarlama' olarak kabul etmedi. Sanığın suçu tasarlasa bile vazgeçmesi fakat başka bir nedenle ve başka ani kararla suçu işlemesinde 'tasarlamadan' söz edilemeyeceğini belirten mahkeme, sanığın mektubu yazsa bile Güleda Cankel'i gördükten hemen sonra öldürmediğini, öncesinde konuştuklarını, çoğu kez baş başa kaldıklarını belirtilerek, Cankel'in barışmak istememesi üzerine sanığın eylemini gerçekleştirdiği anlatıldı.
ÖLENE KADAR KARNINDA OTURDU, EZİYET SAYILMADI!
'Canavarca hisle eziyet çektirerek öldürme' suçunun unsurlarının da oluşmadığını belirten mahkeme, "Maktulün vücudunda meydana getirilen şiddet, öldürmenin şekli, yaranın çokluğu, failde canavarca his bulunduğuna delalet etmez" dedi. Eziyet süresinde mağdurun sağ ve bilincinin açık olması gerektiğini belirten mahkeme gerekçesinde, "Sanığın maktulle aralarında çıkan tartışma sonucunda önce kablo ile boğmaya çalışması, ancak maktulün ölmediğini anlaması üzerine bu kez kalbinden çok sayıda bıçak darbesi ile öldürmesi ve maktulün öldüğünden emin olana kadar karnına oturması şeklinde gelişen eylemde sanığın öldürme kastının yanında işkence ya da eziyet çektirme kastının da bulunduğuna dair her türlü şüpheden uzak delil bulunmamaktadır" denildi.
Mahkemenin verdiği karar Antalya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi tarafından da onaylandı. Tarafların itirazlarını Yargıtay Ceza Dairesi inceleyecek.