Yasa dışı bahis ve kumar bataklığı
Yürütülen bir soruşturma kapsamında, sanat ve eğlence dünyasının tanınmış isimlerinin ve bazı sosyal medya fenomenlerinin “yasa dışı bahsi teşvik” suçlamasıyla gözaltına alınması üzerine, kamuoyunun ve sosyal medyanın ilgisi bir anda “yasa dışı kumar ve bahis” konusuna yöneldi.
Türkiye’de sansasyon oluşturacak nitelikte veya medyanın popüler figürlerinin içinde olduğu büyük ölçekli kriminal bir vaka ortaya çıkmadıkça, kronikleşmiş ahlaki çöküntü ve dejenerasyon süreçleri, toplumun tüm dokularına nüfuz edecek ölçüde yaygınlaşmış olsa bile, kamuoyunun, hele ilgili ve sorumlu mercilerin dikkatini hiç çekmiyor.
Toplumu yıllardır içten içe kemiren, milyonlarca genç ve orta yaşlı insanın içine düştüğü, yıllık pazar büyüklüğü 100 milyar lirayı bulan bir kirli ilişkiler ağı ve bağımlılık batağından söz ediyoruz.
Bilgi ve iletişim teknolojilerinin gelişmesi ve çevrimiçi erişimin artmasıyla birlikte, özellikle İnternet ortamında gelişen yasa dışı kumar ve bahis bağımlılığı, geçmiştekinden farklı olarak toplumun geniş kesimlerinde bir virüs gibi yayılma imkanı bulmuş ve adeta “dijital bir pandemiye” dönüşmüştür.
Sağladığı yüksek heyecan ve cazip kazanç beklentisiyle insanları kendine çeken ve beraberinde güçlü bağımlılık riskleri getiren bu alışkanlık, çok kısa sürede geniş kitlelere ulaşabiliyor; kişiler ve toplum üzerinde büyük çapta ekonomik, sosyal ve psikolojik yıkımlara neden oluyor.
Türkiye özelinde baktığımızda, bu bağımlılığın temelinde, dijital ortamın sağladığı erişim kolaylığı, ekonomik krizlerin doğurduğu finansal zorluklar ve insanlardaki hızlı kazanç arayışı gibi faktörlerin yattığını görüyoruz.
Türkiye’de yasal olarak kumar oynanmasına, yalnızca belirli şans oyunları ve spor bahisleri kapsamında ve devlet kontrolünde izin veriliyor. Ancak yasa dışı oyun platformlarının çoğalması ve akıllı telefon kullanımının yaygınlaşması kapsamında dijital platformların sağladığı gizlilik, anonimlik ve sınırsız erişim imkanları, bağımlılığın hem şiddetini hem de yayılma katsayısını arttırıyor.
Çevrimiçi oyun platformları, hem kumarın hem de bahis alışkanlığının artmasını ve yaygınlaşmasını sağlamışsa da ikisi arasında; bağımlılık şiddetleri, gelişme hızları, yayılma kolaylıkları ve yol açtıkları yıkımın ölçeği açısından belirgin farklar bulunmaktadır.
Dijital mecrada casino oyunları, slot makineleri ve benzeri araçlarla yaygınlaşan kumar, yüksek şiddette bağımlılık oluşturma potansiyeline sahip bir alışkanlıktır. Büyük rakamlarla oynanması nedeniyle de insanları ciddi derecede maddi kayıplara ve ağır borç yüküne sürükleyebiliyor.
Nisbeten küçük rakamlarla oynanabilen bahis ise, bağımlılık şiddeti ve yol açtığı mali yıkım yönünden kumara göre daha düşük derecede görülüyor. Ancak çok geniş bir sosyal tabana hitap etmesi, yapısının basitliği, kolay erişilebilir olması ve genellikle spor karşılaşmaları gibi herkesin ortak merakı olan bir konu üzerinden yürümesi nedeniyle toplumun farklı katmanlarına çok daha kolay ve hızlı yayılabilme özelliğine sahiptir.
Kumar ve bahis bağımlılığı, dopamin salgılanmasıyla beyindeki ödül ve zevk merkezini uyararak insanların sürekli daha fazlasını arzulamasına neden oluyor. Tek tıkla yüksek miktarda para harcanabilecek bir ortam oluşturan dijital platformlar, kişinin bir defa oynadıktan, hele ufak bir kazanç sağladıktan sonra irade kontrolünü hızla kaybetmesine, kendisini çevrimiçi ortamın çekim gücüne kaptırarak tekrar tekrar oyun oynama arzusu duymasına yol açıyor.
Kumar ve bahis bağımlılığı, psikolojik açıdan kaygı, depresyon ve stres bozuklukları gibi ciddi zihinsel sorunlara yol açıyor. Sürekli kaybetme korkusu taşıyan ve borç yükü altında ezilen bağımlılar, kendi hayatlarında bir çıkış yolu bulamayarak derin bir sosyal ve ekonomik çöküntü yaşamaya başlıyorlar.
Kumara dayalı bir hayat tarzı, kişinin kendine olan güvenini, ruh sağlığını ve toplumla olan bağlarını olumsuz yönde etkiliyor. Bağımlılığın sonucunda insanlar toplumdan izole oluyorlar, aile ve arkadaş ilişkileri zayıflıyor.
Kumar ve bahis bağımlılığı, insanları iflaslara kadar varabilen ciddi ekonomik ve mali sonuçlarla karşı karşıya getiriyor. Kendilerini bu sarmala kaptıranlar, gelirlerinden daha fazlasını kaybetme eğilimine giriyorlar ve bu da servet ve mülkiyet kaybına ve aile içi finansal krizlere neden oluyor.
Kumardan gelecek kazanç umudu ile borç sarmalına giren insanlar, kaybettikçe zararlarını telafi etmek için daha büyük riskler almaya ve her defasında daha büyük miktarlarda borçlanmaya başlıyorlar. Kumar ve bahis nedeniyle biriken ekonomik yük, toplumda işsizlik, üretkenlik kaybı ve ailelerin finansal çöküşü gibi katlanılması güç sorunlara yol açıyor.
Kumar, eğitim ve refah düzeyi yüksek, yerleşik bir kumar kültürüne ve kumar bilincine sahip Batılı ülkelerde; genellikle sosyal etkinlik ve eğlence amacıyla, belirli kurallar ve standartlar çerçevesinde, yaşam şartlarını etkilemeyecek maddi tutarlarda ve kontrollü olarak oynanıyor.
Oysa, kumara ilişkin yerleşik kültür ve toplumsal bilinç eksikliğinin bulunduğu, daha az gelişmiş ve yoksul ülkelerde ve bu arada Türkiye’de, yasal düzenlemelerden uzak ve denetimsiz ortamlarda, sosyal damgalanma korkusu altında, gizli ve kontrolsüz olarak oynanıyor. Dolayısıyla, bağımlılığın insanlar üzerindeki psikolojik etkileri, getirdiği ekonomik yıkım, ailelerde ve toplumsal yapıda yol açtığı ahlâki çöküntü daha şiddetli oluyor.
Buna bir de dijital oyun platformlarının denetimsizlikleri ve yazılımlarının manipülasyona açık olma riski de eklendiğinde, İnternet ortamında yaygınlaşan yasa dışı kumar ve bahis bağımlılığının, Türkiye’de çok daha derin etkilere ve yıkıcı sonuçlara yol açacağını tahmin etmek zor olmayacaktır.
İnternet, doğrudan doğruya yaygın bir iletişim ve sosyal etkileşim aracı olarak, bağımlılığın geniş kitlelere ulaştırılmasında bizzat bir tanıtım ve reklam aracı olarak da işlev görüyor. Dijital oyun platformları, cep telefonlarına gün içinde onlarca kez gönderdikleri bağlantı adresleri ve peşin bonus sunan davet mesajlarıyla, daha önce hiç kumar ve bahis oynamayanlarda bile merak ve deneme arzusu uyandırıyorlar.
İnternet tabanlı dijital oyun platformları, aynı zamanda ünlü sosyal medya fenomenlerinin popüler etkileşim gücünü de kullanıyorlar. Onların hesapları üzerinden bir anda yüzbinlerce, hatta milyonlarca kişiye ulaşma imkanı elde ederek geniş kitlelere açılma ve sosyal tabanlarını genişletme hamlelerinin üstel gücünü çok daha yüksek katsayılarla arttırıyorlar.
Oyun sitelerinin olabildiğince geniş kitlelere ulaşma stratejilerinin başka ve önemli bir boyutu, doğrudan sosyal hayatın içine uzanarak belli yaş aralıklarındaki işsiz gençleri, ek gelir ve promosyon kazandırma vaadiyle birer aktif pazarlama elemanı olarak kullanma yoluna gitmeleridir. Siteler, bu yolla gençleri bir tür “uyuşturucu torbacısı” gibi kullanarak örgütlenmelerine “piramit” tarzı hiyerarşik bir model, müşteri getirdikçe daha fazla kazanmayı sağlayan “titan” benzeri bir saadet zinciri karakteri kazandırmaktadırlar.
“Çevrim içi bahis sitesi bayiliği” sıfatıyla rol üstlenen işsiz gençler, getirdikleri her üye başına aldıkları ödeme ile kazançlarının arttığını gördükçe, özgüvenleri daha da artmakta ve potansiyel adayların aklını çelmek ve topluluğa yeni müşteri kazandırmak için daha agresif bir tutum sergilemektedirler. Bu durum, sorunun özellikle toplumun geleceği açısından endişe verici bir boyuta ulaştığını gösteriyor.
Kumarın ve özellikle toplumda yaygınlaşan dijital tabanlı yasa dışı kumar ve bahis bağımlılığının, suç dinamiklerini besleyerek zincirleme yeni suç türlerini türetmek, böylelikle hacim ve suç çeşitliliği yönünden daha geniş bir suç ekosistemine yol açmak gibi ek çürütücü bir rolünün bulunduğunu da vurgulamak gerekiyor.
Kumar platformları, özellikle kumarın yasal düzenleme ve normlarla denetim altına alınmadığı, kontrolsüz ve örtülü oynandığı Türkiye gibi ülkelerde, ekonomik sıkıntı çeken kesimleri hızlı kazanç vaadiyle kendilerine bağımlı hale getirmekle kalmıyorlar. Ayrıca, bağımlılıklarının finansmanını karşılamada darboğaza giren kişileri, hırsızlık, dolandırıcılık, rüşvet, fuhuş, hatta uyuşturucu satıcılığı gibi yeni ve ikincil düzeyde suçları işlemeye yöneltebiliyorlar.
Öte yandan, yasa dışı kumar platformları üzerinden dönen büyük paralar, organize suç örgütlerinin kara para aklama faaliyetlerine zemin oluşturmakta ve piyasalarını genişletmektedir. Dolayısıyla bu platformlar, besledikleri ve geliştirdikleri ardıl suç türleri ve türev suç piyasalarıyla yeraltı ekonomisinin önemli bir parçası haline gelmekte ve toplumun tüm kesimlerine yayılan entegre bir suç ağı oluşturmaktadırlar.
Telefonlarımıza günün her saatinde düşen ve umursamayıp geçtiğimiz kumar ve bahis mesajlarının, kaç gencin aklını çelerek iradelerini zincire bağladığını, ilerleyen aşamalarda kaç kişiyi iliklerine kadar sömürerek tüm varlıklarını ellerinden aldığını ve ocaklarını söndürdüğünü bilmiyoruz.
İşin acı ve ümit kırıcı tarafı, bunu genç kuşakları ve toplumu bu tür vahim bağımlılıklardan kurtarma görevi ve sorumluluğu olan ilgili idari otoriteler ve bunların yetkilileri de bilmiyor.
Önümüzde çok sinsi bir şekilde ilerleyen ve kangrenleşmiş bir sorun var.
Ülkemizde yasa dışı kumar bağımlılığına karşı mücadelede, yeni teknolojilerin kullanılmasını, İnternet ve sosyal medya araçları üzerinde sıkı kontrol ve denetim yöntemlerini de içeren daha kapsamlı bir yaklaşım benimsenmesi gerekmektedir.
Her şeyden önce, devletin idari ve yasal düzenlemeler dışında, toplumsal bilinçlendirme kampanyalarıyla gençleri bu bağımlılıktan uzak tutması büyük önem taşımaktadır.